Güncelleme Tarihi:
ANAYASA Mahkemesi 2016 yılında aldığı bir kararla çocuk felci dışında anne-baba rızası olmadan çocuğa zorunlu aşı yaptırılmasını Anayasa’ya aykırı bulmuştu. AYM yetkilileri, zorunlu aşı konusunda yasal düzenleme yapılması gerektiğine hükmetmişti. Türkiye’de 2011 yılından beri aşı reddi sayısı kademeli olarak artmış ve geçen yıl bu rakam 23 bin ulaşmıştı.
Aşı reddinin bir önceki yıla göre iki kat artmaya başlamasıyla uzmanlar, “Aşı reddi 50 bini geçerse ülkede salgınlar başlayabilir” uyarısında bulunmuşlardı. Aşı konusunda vatandaşları bilgilendirmek için çalışmalarına hız veren Sağlık Bakanlığı, bu konuda yapılacaklar ve alınacak önlemleri belirlemek üzere uzmanlardan oluşan özel bir ekip oluşturdu.
Sağlık Bakanlığı Bağışıklama Danışma Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mehmet Ceyhan Hürriyet’e, salgın meydana gelmesi durumunda, kızamık geçiren her 1000 çocuktan 100’ünün hastaneye yatacağı, yaklaşık 20’sinin öleceği, 30’unda ise beyin hasarı meydana geleceği uyarısında bulundu.
AŞI ZORUNLU OLMALI
Türkiye Kamu-Sen ve Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, aşının halk sağlığının korunmasının temel taşlarından biri olduğunu belirterek, “Aşının reddedilmesi bireysel değil bir halk sağlığı sorunudur. 2017’de 23 bin ailenin aşıyı reddetmesi, Türkiye’de görülme sıklığı neredeyse sıfıra yaklaşmış olan hastalıkların salgınlara dönüşmesine neden olabilir. Aşının zorunlu olması alınacak önlemlerin başında geliyor” dedi.
TTB: HİÇBİR CİDDİ YAN ETKİ YOK
TÜRK Tabipleri Birliği (TTB) de 5 Nisan’da “Aşı Candır” kampanyası başlatmış, hazırladığı yasa değişikliği önerisini de TBMM’ye sunmuştu. TTB yetkilileri, aşıların son derece etkin ve güvenilir olduğunu belirterek, “Aşılarla ilgili kanıtlanmış hiçbir ciddi yan etki yok. Aşı yapılması, kişinin ya da ebeveyninin, bilimsellikten uzak, kanıtlanmamış bilgiler ve yanlış inançlar doğrultusunda aldığı keyfi kararlarına bırakılmamalıdır” dediler.