Alın size zorunlu bağışın belgesi!

Güncelleme Tarihi:

Alın size zorunlu bağışın belgesi
Oluşturulma Tarihi: Aralık 26, 2003 20:43

İstanbul'un sayılı okullardan biri Vefa Anadolu Lisesi.

Bildiğiniz gibi sınavla öğrenci alıyor.

Bir kızımız da iyi bir puanla bu okulu kazanıyor.

Babasıyla okula gidiyor.

Eline bir dosya tutuşturuluyor.

Kayıttan önce okulun koruma derneğinin odasına 'mecburen' yolu düşüyor.

Ancak, Vefa Lisesi Vakfı ve Koruma Derneği'nin biçtiği 600 milyon bağış bedeli babada yok.

Pazarlık ediliyor, 300 milyona kadar düşülüyor.

İşsiz baba, parasız olduğunu, dili döndüğünce bir kez daha anlatıyor.

Ve 150 milyon lira için el sıkışılıyor.

Tabii bu para da babanın cebinde yok.

'Zavallı adam ne yapacak şimdi?' diye merak etmeyin!

Çünkü 'işbilir' dernek üyeleri için hizmette sınır yok!

Hemen babanın önüne bir senet uzatıyorlar.

Çocuğunun kitabını almakta bile zorlanacak baba, kaydı yaptırabilmek için mecburen seneti imzalıyor.

*

Aradan dört ay geçiyor.

Evinin kapısı çalıyor.

Karşısında haciz memurları.

Bir banka göndermiş.

Şaşırıyor.

Devletin parasız okulunu sınavla kazanan kızının zoraki bağış parasının hacizle alınacağını akıl edememiş!

İmzaladığı senedi unutmuş.

Ama unutsanız da size unutturmazlar.

Çıkarıveriyorlar karşısına zorunlu bağışın 150 milyon liralık senedini.

Güler misin ağlar mısın?

İşte, zorunlu bağışın belgesini isteyenlere belge:

Zoraki imzalanan senet.

*

Alın size güzide okullarımızdan bir örnek daha:

Sevim Ercan'ın 1998 doğumlu bir kızı var.

Etiler'deki Hasan Ali Yücel İlköğretim Okulu'na göndermeye karar veriyor.

Ağustos'ta ön kayıt yaptırıyor.

Asil listede kızının ismi çıkıyor.

Gerekli belgeleri hazırlıyor.

Yanına bir miktar para alıyor.

Dört-beş kişilik komisyonun önüne çıkıyor.

Zorunlu bağış için kapıyı bir milyar liradan açıyorlar.

Pazarlık filan derken 600 milyon lirada el sıkışılıyor.

Ercan Ailesi, gözleri paradan başka bir şey görmeyen komisyon üyelerine ceplerindeki 300 milyonu o an ödemeyi, kalanı sonra vermeyi teklif ediyor.

Ancak, üyeler 'Nuh' diyor, 'Peygamber' demiyor.

Paranın tamamını görmek istiyor.

Aile kayıt yaptıramadan, odadan, -söylemeye dilim kolay varmasa da-'ticarethane'den ayrılıyor.

*

Ercan Ailesi başka okulların da kapısını çalıyor.

Sakın yanlış anlamayın kolej, özel filan değil.

Hepsi Etiler'de ilk gittikleri gibi devletin okulu.

Ama karşılarına hep 'bağış engeli' çıkıyor.

Rayiç de 500 milyon lira.

Sevim Hanım, geçtiğimiz günlerde okul öncesi eğitimin yararlarını anlattığım yazımı okuyunca dayanamamış, yazmış. Mektubunu şöyle bitirmiş:

‘‘Eğitim yılı başlayalı dört ay oldu. Kızım evde. Okul öncesi eğitim alan yüzde 14 içinde yok. Bu bizim okul öncesi eğitime inanmadığımız anlamına gelmiyor. Ama, para yok.‘‘
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!