Alem arabesk olmuş abi!

Güncelleme Tarihi:

Alem arabesk olmuş abi
Oluşturulma Tarihi: Eylül 13, 2003 00:00

İnsan ister istemez bir yafta yemeye, dar bir çerçeveye hapsolmayagörsün; vay háline!..Öyledir yani; ‘‘bir kısım dinleyici’’nin nezdinde ‘‘bir kısım sanatçı’’nın imajı, hayati ehemmiyet arz eder. Üzerine tartışma, haşa, yürütülemez...Kimileri, ideolojik bakış açısıyla değerlendiği bir sanatçının müziği hakkında yaptığınız yoruma bozulur. Kimileri, müziğini sevdiği sanatçının yaşam tarzına dair iki kelám ettiğinizde darılır. Kimileri zaten fanatiktir; sevdikleri sanatçı mutlak koşulda dokunulmazdır. Ya da kimileri zaten önyargılıdır; seçkinci dünyasında ve seçmiş olduğu, kendine láyık gördüğü medyumda, ‘‘o gibi zevatın’’ ismini cismini görmek istemez, yok saymayı yeğler...Peki ama her tür müziğin aynı potada eritildiği bir ülkede, arabeskin, popun, cazın, rock'ın adını koyabilmek mümkün müdür günümüzde Allah aşkına? Musa Eroğlu'nun distorted elektro gitar ve saz sololarıyla kaydettiği türküleri içeren son albümüne ne diyeceksiniz peki? Arif Sağ'ın klásik müzik orkestrasıyla albüm yapmasına? Anjelika Akbar'ın Bach L'Oriental'in tanıtım konserlerinde Asena ile sahneye çıkmasına? Memlekette Mercan Dede ile konser vermemiş hemen hemen kimsenin kalmamasına?Vallahi dinlediğiniz müziğe bir kıstas koyabiliyorsanız, tebrik ederim; ne mutlu size... Zira benim şablonlarım hafif dağılmış vaziyette.Misál arabeskin Müslüm Baba’sının, son zamanlardaki hakikatli çıkışlarını esasta bir Nilüfer klásiği olarak bilinen Son Pişmanlık olsun, Teoman şarkısı Paramparça olsun, daha önce ‘‘pop’’ tarzında değerlendirilen şarkılarla yaptığını görmezden gelemeyiz herhalde?Müslüm Gürses, son olarak, bir Sezen Aksu-Tarkan ortak yapımı olan, daha önce Tarkan tarafından seslendirilen -gerçi söz konusu hálet-i ruhiyeyse, Tarkan'ın seslendirdiği zamanlarda da gayet arabesk bir ruh taşıyan- İkimizin Yerine ile klip Top 10 listelerinde dolanıyor bu aralar.Bildiğiniz Müslüm Baba yorumlarından, bildiğiniz Müslüm Baba kliplerinden biri... Yalnız bu kez görüntüler, dekor olarak kullanılan kazıklar ve saman çöplerinden dolayı hayli ‘‘dikenli...’’Klibin bir kısmı, ‘‘bilenler derneği’’nden bir arkadaşımızın tahminine göre Sülüklü Göl'ün kıyısında çekilmiş Müslüm Gürses görüntülerinden oluşuyor. Sudan yükselen sivri ağaç gövdeleri önünde -Ata Demirer'in kulakları çınlasın- málûm el-kol hareketleri ve acılı ifadesiyle Müslüm Baba... (Kimilerinin iddiasına göre, mekánın bir balık çiftliği ya da dalyan olma ihtimali de varmış... Ben ne desem boş...)Klibin geri kalanında ‘‘sahne’’ taşınıyor. Artık orası bir hara mıdır, mandıra yemliği midir, samanlık mıdır, ahır mıdır, bilinmez... Fabrika ambarı görünümlü, her yerde saman balyalarının asılı olduğu içmekánda, bu kez üzerinde kırmızı ekose gömlekle, yani daha renkli ve ‘‘spor’’ bir gardırop politikasıyla, ancak yüz ifadesindeki acı dozajında bir fark olmaksızın, şarkının ikinci bölümünü söylüyor Müslüm Gürses...Araya giren kesik kesik sahnelerde de, belli ki ‘‘sarmısaklasak da mı ayrılsak, sarmısaklamasak da mı ayrılsak’’ muallaklarında genç bir çifti, dağ başlarında, su kenarlarında ‘‘hüzünlü hüzünlü takılırken’’ izliyoruz.Ama şarkı tabii ki pop parçası. Böyle bir ‘pop dinamizmi’ Müslüm Baba'ya uymaz; öyle değil mi?Hakikaten merakımdan sormak isterim: Nedir şimdi bu şarkının janrı? Müslüm Gürses'in kulvarı?..Varsa keskin bir makasla biçip ayırabileceğiniz münasip bir yeri, açıklarsanız, minnettar kalırım. Yok, sizin de ezberiniz benim kadar şaşmış vaziyetteyse: Sen üzülme, gülüm, incinme / Canımın içi, iki gözüm, sakın küsme / Bana hediye bırak bütün kederleri / Ben ağlarım ikimizin yerine...
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!