Akaryakıt istasyonları krizde daha fazla araç tanımaya başladı
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Ocak 14, 2009 00:00
Akaryakıt istasyonlarından para ödemeden ve aracından inmeden yakıt almayı sağlayan ’Taşıt Tanıma Sistemleri’ Türkiye’de son 5 yıldır hızla yaygınlaşıyor. Ağırlıklı olarak kurumlara ait filolarda kullanılmaya başlayan sistem, bireysel kullanımın da yaygınlaşmasıyla birlikte 600 bin araca ulaşmış durumda.
5 yıl önce ’AutoMatic’ ismiyle taşıt tanıma sistemini uygulamaya başlayan Petrol Ofisi, 2008 yılında yüzde 51’lik büyümeyle 120 bin araca ulaşarak dikkatleri üzerine çekti. Petrol Ofisi Filo Satışları Müdürü Bahadır Durusan, "Geçtiğimiz yıla kadar 50’nin üstünde aracı olan firmalar bu sistemi kullanırken krizinde etkisiyle 2-3 araçlı firmalar bile tasarruf için bu sistemi kullanmaya başladı" diye konuştu.
2010’DA HEDEF 200 BİN ARAÇ
1 Ocak 2008’te 60 bin araçta kullanılan ’AutoMatic Filo Yönetim’ sisteminin 2009 itibariyle 120 bine ulaştığını belirten Durusan şöyle konuştu: "Bu yılın sonunda 170 bin, 2010 yılında ise 200 bin araca ulaşmayı hedefliyoruz. Şu an yüzde 22 olan pazar payımızı yüzde 30’a çıkartacağız. Ancak 2008 yılında bu sistemi kullanan araç sayımızı yüzde 51 artırmamıza rağmen, akaryakıt kullanımında aynı ölçüde artış olmadı. Bu da krizin en net göstergesi."
20 BİN DOLAR YATIRIM
Yurt geneline yayılmış 3 bin 200 istasyonu ile Türkiye’nin en büyük akaryakıt şirketi olan Petrol Ofisi’nde ’AutoMatic’ sisteminin kullanıldığı istasyon sayısı şu an için 1300. Durusan, Türkiye’nin teknolojik ve en yaygın filo akaryakıt sistemine sahip olduklarını belirterek, "Biz Türkiye’nin her ilinde en az bir istasyonda bu sistemi kullanıyoruz. Bizden sonra en yaygın şirket 850 istasyonunda bu sistemi kullanıyor. Bu yıl içinde 100 ila 200 arasında istasyonda daha bu sistemi kullanacağız. Yaptığımız araştırmalar sonrasında daha fazlasına da gerek yok" dedi. Durusan, bu sistemin çalışması için her bir istasyonun 20 bin dolarlık yatırım yaptığını belirterek, "Hem uydu takip, hem de taşıt tanıma sistemi için bu teknoloji yatırımının yapılması şart" dedi.
YÜZDE 50’Sİ TİCARİ
AutoMatic sistemini kullanan araçların yüzde 80’inin dizel yakıt kullandığını söyleyen Durusan şöyle konuştu: "Sisteme bağlı 120 bin aracın yüzde 50’si binek araç yüzde 50’si ticari. Ticarilerinde yüzde 30’u hafif yüzde 20’si ağır ticari araç. Şirketler, bu sistemin gerçek zamanlı veri transferi teknolojisi sayesinde, filolarının giderlerini kontrol altında tutup, akaryakıt harcamalarını anında takip edebiliyor. Bu da krizde önemli bir avantaj sağlıyor."
NASIL ÇALIŞIYOR
Şirket araçlarına takılan ’Taşıt Tanıma Ünitesi’ aracın kilometre saatine bağlanan bir sensörden kilometreyi okuyarak, taşıtın deposuna bağlanan bir anten vasıtası ile taşıta ait firma bilgilerini, yakıt cinsini, aracın plakasını, pompa üzerindeki tabancadaki antene ve oradan istasyonda petrol şirketi merkezine bağlı bilgisayara aktarılıyor. Bu şekilde şirketler akaryakıt giderlerini, yakıt alınan istasyonları internetten takip edebiliyor.
2010’DA HEDEF 200 BİN ARAÇ
1 Ocak 2008’te 60 bin araçta kullanılan ’AutoMatic Filo Yönetim’ sisteminin 2009 itibariyle 120 bine ulaştığını belirten Durusan şöyle konuştu: "Bu yılın sonunda 170 bin, 2010 yılında ise 200 bin araca ulaşmayı hedefliyoruz. Şu an yüzde 22 olan pazar payımızı yüzde 30’a çıkartacağız. Ancak 2008 yılında bu sistemi kullanan araç sayımızı yüzde 51 artırmamıza rağmen, akaryakıt kullanımında aynı ölçüde artış olmadı. Bu da krizin en net göstergesi."
20 BİN DOLAR YATIRIM
Yurt geneline yayılmış 3 bin 200 istasyonu ile Türkiye’nin en büyük akaryakıt şirketi olan Petrol Ofisi’nde ’AutoMatic’ sisteminin kullanıldığı istasyon sayısı şu an için 1300. Durusan, Türkiye’nin teknolojik ve en yaygın filo akaryakıt sistemine sahip olduklarını belirterek, "Biz Türkiye’nin her ilinde en az bir istasyonda bu sistemi kullanıyoruz. Bizden sonra en yaygın şirket 850 istasyonunda bu sistemi kullanıyor. Bu yıl içinde 100 ila 200 arasında istasyonda daha bu sistemi kullanacağız. Yaptığımız araştırmalar sonrasında daha fazlasına da gerek yok" dedi. Durusan, bu sistemin çalışması için her bir istasyonun 20 bin dolarlık yatırım yaptığını belirterek, "Hem uydu takip, hem de taşıt tanıma sistemi için bu teknoloji yatırımının yapılması şart" dedi.
YÜZDE 50’Sİ TİCARİ
AutoMatic sistemini kullanan araçların yüzde 80’inin dizel yakıt kullandığını söyleyen Durusan şöyle konuştu: "Sisteme bağlı 120 bin aracın yüzde 50’si binek araç yüzde 50’si ticari. Ticarilerinde yüzde 30’u hafif yüzde 20’si ağır ticari araç. Şirketler, bu sistemin gerçek zamanlı veri transferi teknolojisi sayesinde, filolarının giderlerini kontrol altında tutup, akaryakıt harcamalarını anında takip edebiliyor. Bu da krizde önemli bir avantaj sağlıyor."
NASIL ÇALIŞIYOR
Şirket araçlarına takılan ’Taşıt Tanıma Ünitesi’ aracın kilometre saatine bağlanan bir sensörden kilometreyi okuyarak, taşıtın deposuna bağlanan bir anten vasıtası ile taşıta ait firma bilgilerini, yakıt cinsini, aracın plakasını, pompa üzerindeki tabancadaki antene ve oradan istasyonda petrol şirketi merkezine bağlı bilgisayara aktarılıyor. Bu şekilde şirketler akaryakıt giderlerini, yakıt alınan istasyonları internetten takip edebiliyor.