Afrika sırları AIDS tedavisinin hizmetinde

Güncelleme Tarihi:

Afrika sırları AIDS tedavisinin hizmetinde
Oluşturulma Tarihi: Mart 26, 2002 11:30

Afrika ülkelerinde nesiller boyunca yaşlı bilgelere aktarılan bitkisel ilaç sırları, bu kıtanın büyük belası AIDS hastalığı ile mücadelenin hizmetinde. Kenyalı geleneksel bitkisel ilaç uzmanları (otacılar), Afrika'nın bitkilerinin iyileştirici gücünün kabulü halinde, AIDS hastalığının tedavi edileceğini savunuyor.

Kenya Dağı ve yaylalarında bitki toplayan bu kişiler, tabiat eczanesinden bazen mucize yaratan bitkisel ilaç girdisi topluyor. Bitkisel ilaçların dağıtımı için daha fazla destek isteyen otacılar, dünyadaki 40 milyon HIV-AIDS hastasının 28.1 milyonunun yaşadığı Afrika'da en şüpheci Batılı eğitimli doktorlara bile yardıma hazırlar.

Hapları ve preparatlarının ucuz, uzak yerleşimlerde bile bulunabilir ve herşeyin ötesinde işe yarar olduğunu savunan Afrikalı bitkisel ilaç uzmanları ölüme terkedilmiş hastalarda bile sonuç aldıklarını, onları ölümün kıyısından döndürdüklerini anlatıyor.

AIDS hastalığına bağlı aşırı zayıflamaya, erimeye karşı Afrika'ya özgü ''Sutherlandia Frutescens'' bitkisinden ilaç yapılıyor. HIV virüsünün zayıflattığı bağışıklık sistemine saldıran ishal ve akciğer enfeksiyonları gibi hastalıklara da bitkisel ilaçlarla çare bulunuyor.

Bir AIDS hastasının Afrika'nın yerli bitkisel ilacıyla bağışıklık sistemini güçlendirici tedavisinin haftalık masrafı 250 şilin (3 dolar 20 sent) iken eczanelerde bunun eşdeğeri dozlar 1,500 şiline (19 dolar20 sent) satılıyor. Bazı AIDS hastalarının ciltlerinde beliren uçuk, zona ve benzeri yaraların tedavisinde Neem ağacı sabunu kullanılıyor.

Dünya Sağlık Teşkilatı'na (WHO) göre, Güney Afrika'dan Etiyopya'ya kadar insanların yüzde 80'i bitkisel ilaçlarla tedavi görüyor. Batı Afrika ülkesi Gana'da 400 kişiye bir geleneksel doktor otacı düşerken,12 bin kişiye ise tıp doktoru düşüyor.

Tonik (güçlendirici) çorbalar ve bitki kökleri tozlarının kötü yanetkileri ile bunları arayan kişilerin şarlatanların eline düşeceği endişesi karşısında, otacılar, ilaçlarının hastanelerde daha yaygın kullanımı ve şarlatanların bertarafı için kayıt sistemi öneriyor.

Emperyalist, sömürgeci hükümetler, Namibya'dan Burkina Faso'ya kadar birçok Afrika ülkesinde geleneksel tıbbı ve ilaçları ''ilkel'' ve ilerlemeye engel olarak niteleyip yasaklamıştı.

Afrika'nın yerli doktorları geleneksel şifacıların yok sayılamayacağını, insanların tedavisine yardım için eğitilmeleri ve işbirliği gerektiğini savunuyor.

Büyükannelerden geçen bitkisel ilaç geleneği pek araştırılıp belgelenmiyor. HIV'li oranının yüzde 10-12'ye ulaştığı Fildişi Sahili'nde ''Therastim'' adlı bitkisel ilaç geçen yılın Ocak ayında harika ilaç diye sunulmuştu, ancak, araştırmacılar ilacın işe yaramadığını bildirince umutlar söndü.

Batı Afrika'nın minik ülkesi Benin 1998-99 bütçesinde geleneksel ilaçların geliştirilmesine 14 bin dolar ayırdı, Uganda hükümeti bu potansiyeli yeni idrak etti. Bu alanda ne konsey, ne kurul, ne politika ne mevzuat olmayışı, bitkisel ilaçlarla tedavinin el yordamıyla yürümesine neden oluyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!