AFAD’ın yeni deprem haritasına tepki: ‘Bu haritaya göre yapılan binalar çürük olur’
Güncelleme Tarihi:
AFET ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), önemli bir deprem ülkesi olan Türkiye’de binaların daha güvenli inşa edilebilmesi için uzun bir çalışmanın ardından deprem yönetmeliği ve deprem haritasını güncelledi. 1 Ocak 2019 itibariyle yürürlüğe giren yeni yönetmelik ve haritaya, Jeofizik Mühendisleri Odası başta olmak üzere bazı meslek odaları ile bilim insanları itiraz etti.
46 İLİN RİSKİ DÜŞTÜ
Yeni haritayla 46 ilin deprem risk derecesi düşerken 6 ilin derecesi yükseldi. Kocaeli Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü, Yerfiziği öğretim üyesi Prof. Şerif Barış, haritada bazı diri fayların bile yer almadığını savunarak, eksikliklerin giderilmesi konusunda çağrı yaptı. Bilime göre son 10 bin yılda deprem üreten fayların diri fay sayıldığını belirten Şerif Barış, harita ve yönetmeliğin bu haliyle olası depremlerde can ve mal kaybı yaratabileceğini öne sürdü. Kocaeli Yer ve Uzay Bilimleri Araştırma Merkezi Müdürü de olan Prof. Barış, Jeofizik Mühendisleri Odası olarak yönetmeliğin bazı maddelerinin iptali için Danıştay’a dava açtıklarını belirterek, itiraz gerekçelerini şöyle sıraladı:
DİRİ FAYLAR DA EKSİK
“Örneğin 1938’de Kırşehir’de yıkıcı bir deprem oldu ve 158 insanımız öldü. Buranın deprem tehlike derecesinin düşmesi kabul edilemez. Gemlik’teki diri faylar haritada yok. Yine Adana Ceyhan, büyük deprem üretmesine karşın en tehlikeli sınıfta yer almıyor. 1 Ocak’tan sonraki binalar daha az riske göre yapılacağından yarın deprem olduğunda bunlar dayanıklı olmayacak. Deprem tehlike haritasının güncellenmesi şarttır. Bu harita üzerinden aldığınız parametrelerle yapılar inşa edilecek. Ancak zemini yanlış tarif ettiğinizde bina da yanlış oluyor. Ya çürük olur ya da fazla sağlam olur, paranız boşa gider. Depreme dayanıklı binalar inşa etmek için doğru zemin bilgisi çok önemlidir. Bunun tek doğru ve ucuz yolu, jeofizik yöntemler kullanılarak etüt yapılmasıdır. Oysa yönetmelikte jeofizik mühendisleri yok. Türkiye bir deprem ülkesiyse zeminleri, zeminlerin gerçek durumunu hesaplayan meslek grubunu dışlayarak depreme dayanıklı şehirler yapmak mümkün değildir.”