Açık parfüm patlaması

Güncelleme Tarihi:

Açık parfüm patlaması
Oluşturulma Tarihi: Aralık 23, 2001 01:59

Dünyanın en ünlü parfümlerini taklit eden ve çok ucuza satan açık parfümcüler Türkiye'de ilk olarak Ankara'da piyasaya çıktı. Ardından İstanbul'a daha sonra da tüm ülkeye yayıldı.

Hatta bu sektör iyice gelişti. Örneğin bu alanda önde gelen firmalardan DP Parfüm'ün şu anda dokuz şehirde12 mağazası var. Açık parfüm satan dükkan sayısının Ankara'da 100, İstanbul'da ise 25 olduğu tahmin ediliyor.

Parfüm her zaman lüks tüketim malları arasında yer aldı. Ama krizden sonra hepten lüks oldu, fiyatlarına sürekli yeni sıfırlar ekleniyor. İşte bu sıfırlarla başa çıkamayanlar açık parfüm piyasasına yöneldi.

Açık parfüm satan Athena'dan içeri giren müşteri, doğrudan doğruya istediği markayı söylüyor, mesela ‘‘Angel’’ diyor. Tezgahtarın hemen çıkarıp verdiği şişenin orijinal Angel'le hiçbir alakası yok. Zaten içindeki parfüm de Athena 1003 adıyla tescilli. Müşteri, 100 ml'lik bu şişeye 18 milyon lira ödüyor. Eğer Angel'ın orjinalini almaya kalkışsaydı aynı miktar için 126 milyon lira vermesi gerekecekti.

Açık parfüm fiyatı miktarına göre değişiyor. Açık parfümcü Athena'da hangi markanın taklidi olursa olsun 100 ml’lik her şişenin 19 milyon lira olması gibi. Her açık parfümcünün kendine göre bir fiyat politikası var.

Taklit parfümlere korsan denemiyor, çünkü ambalajları ve resmi isimleri, orijinal parfümlerden farklı. Bu yüzden, orijinal markalar açık parfümcülere karşı yasal işlem yapamıyor. Açık parfüm satışlarına Sağlık Bakanlığı izin veriyor. Önce açık parfüm satışı yapacak firma marka tescili yaptırıyor. Ürünlerinin sağlığa uygun olup olmadığı test ediliyor ve İlaç ve Eczacılık Daire Başkanlığı'ndan onay alınıyor. Üretime geçildiğinde de bu fabrikalar bakanlık tarafından yapılan rutin denetimlerle kontrol altında tutuluyor.

Açık parfüm üreticisi DP'den Hakan Çapan, ‘‘Bizim yaptığımız koku orijinalinin aynısı ama ambalaj ve isim farklı. Bunları da aynı yaparsak korsanlık olur. Biz korsanlık yapmıyoruz’’ diyor.

Açık parfüm üreticileri, taklidini üretecekleri parfümün içinde neler olduğunu, orijinal ambalajın üzerinden tespit ediyorlar. Daha sonra bir fabrikada parfümün analizi yapılarak, hangi maddeden ne oranda bulunduğu belirleniyor. Formül, yeni isim ve ambalajla piyasaya çıkıyor.

Ancak sokakta satılan her parfüm veya esansın üretiminde bu özen gösterilmiyor. Sağlıksız koşullarda, deterjan üretimi için kullanılan yağlarla da bu iş yapılabiliyor. İyi taklitçi, kötü taklitçi var! Athena Parfüm'den Noyan Pamir ‘‘Ayakkabı dükkanının bir köşesinde parfüm üretenler bile var’’ diyor. Açık parfüm almayı tercih edenlerin Sağlık Bakanlığı onayına ve üretim tarihine dikkat etmesi gerekiyor.

D&P PARFÜM'DEN HAKAN ÇAPAN

Esansı Fransa’dan getirip üretiyoruz

D&P Parfüm'ün, Ankara, Adana, Antalya, Bursa, Gaziantep, Alanya, Mersin, İstanbul ve Tarsus'ta 12 satış mağazası var. Hammaddeyi yurtdışından ithal ediyorlar ve fabrikalarında parfüm haline getirip şişelere dolumlarını da burada yapıyorlar. Bakırköy mağazasını işleten Hakan Çapan, ‘‘Orijinal parfümde, distribütörler kendi kar marjlarını koyuyor, ithalatta vergiler çok yüksek, orijinal şişelerin maliyeti çok pahalı. Ayrıca büyük firmalar stoklu çalışmak zorundalar. Bütün bunlar birleşince parfüm fiyatları çok yükseliyor. Biz esansı Fransa'dan getiriyoruz. Esansın natürel ürünlerden üretilmesi çok önemli. Sentetiklerden üretilen esanslar sağlığa zararlı’’diyor. 240 çeşit ürünün satıldığı D&P'de 30 ml'lik şişe 5 milyon 500 bin, 50 ml'lik şişeler ise 7 milyon 500 bin TL.

SAĞLIĞA DİKKAT

Orijinal parfüm üreticilerine göre açık parfümlerde kullanılan ucuz ve düşük kaliteli hammaddeler tehlike yaratabiliyor. Renk ve kokuda kısa sürede bozulma, düşük kalıcılık ve alerjik etkiler bunlardan bazıları. Hunca Kozmetik Sanayi'nin Pazarlama Müdürü Niso Kalaonra şöyle diyor: ‘‘Konu maalesef tamamen ekonomiktir. Tüketicileri taklit ürünlerden korumak maksadı ile ambalajların üzerine 1998 yılından beri özel hologram etiket koyuyoruz. Bu yöntemle bilinçli ve sadık tüketicilerimize en sağlıklı şekilde ürünlerimizi ulaştırıyoruz.’’

ATHENA PARFÜM'ÜN KURUCUSU NOYAN PAMİR

Açık parfüm üreten 4-5 fabrika var

Athena Parfüm'ün kurucusu Noyan Pamir, altı yıl önce Ankara'da bu işe başlamış. İkinci şubesini İstanbul'da açtı. Anlaşmalı oldukları bir kimya fabrikasında parfümlerini üretiyorlar. Pamir, Türkiye'de bu şekilde üretim yapan 4-5 fabrika olduğunu tahmin ediyor. Şişe dolumları da buralarda yapılıp mağazalara gönderiliyor: ‘‘Açık parfüm şatışı mantar gibi türedi, el arabalarında satış yapılıyor. Açık parfüm alırken Sağlık Bakanlığı onayına bakılmalı. Bizde 50 ml'lik şişe ise 9 milyon. Şişeyi geri getirirseniz aynı parfümü 1 milyon ucuza alıyorsunuz.’
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!