Marco’ya karşı Deniz Feneri

Güncelleme Tarihi:

Marco’ya karşı Deniz Feneri
Oluşturulma Tarihi: Eylül 16, 2008 00:00

Başkomiser Alexander Böhm, Alman hükümeti ile Türk hükümeti arasındaki teması dile getirirken, Mahkeme heyeti Başkanı Hakim Jochen Müller ile arasında şöyle bir diyalog yaşandı:

Haberin Devamı

BÖHM: 22 Kasım 2007’de Almanya’nın Ankara Büyükelçisi ile Başbakan Erdoğan arasındaki bir görüşmeyle ilgili bir notum var. Burada Erdoğan’a, Marco Weiss konusu soruldu. Erdoğan buna kısaca cevap verdikten sonra Deniz Feneri davasıyla ilgili soru yöneltti. Ancak bu herhangi bir şekilde siyasi etki değildi. Daha çok bilgi alışverişiydi.

MÜLLER: Hiçbir siyasi etki olmadı. Bu daha çok bir bilgi alışverişi şeklindeydi.

BÖHM: Aynen böyle. Almanya’nın Marco Weiss olayında yaptığı gibi.

MÜLLER: Almanya’nın bu girişimi de etki olarak değerlendirilmişti.

BÖHM: 5 Aralık 2007 tarihinde de Almanya Büyükelçisi ile Türk Adalet Bakanlığı arasında Marco Weiss’la ilgili bir görüşme oldu. Bu görüşmede Deniz Feneri davası da gündeme geldi. Adalet Bakanı, büyükelçiye, Deniz Feneri’nin yasadışı çalışmaları olup olmadığını, bir de bağış paralarının ne olduğunu sordu. Bakan’ın diğer sorusu, gözaltı süresinin neden uzun olduğuydu.

’Belgeleri Türk basınına kim sızdırdı’ sorusu

Bu sırada Kanal 7 Avrupa’nın genel müdürü Mehmet Gürhan’ın Türk avukatı Ünal Kaymakçı, söz alarak Böhm’e şu soruyu yöneltti: "Benim burada merak ettiğim, okuduğunuz bu belgelerin dışarıya nasıl sızdığıdır. Çünkü Türk basınında bu belgeler Türkçe’ye çevrilerek yayımlandı. Bu belgeleri siz mi tercüme ettirdiniz. Çünkü benim elimde bunların Türkçesi yok." Böhm’ün bu soruya yanıtı, "Bunu ben de merak ediyorum. Biz hiçbir zaman dışarıya belge vermedik. Hiçbir belgeyi de tercüme ettirmedik" oldu.

Haberin Devamı

 

 

 

 


 

 

 

 

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!