PKK’nın asimetrik avantajı bitiyor

Güncelleme Tarihi:

PKK’nın asimetrik avantajı bitiyor
Oluşturulma Tarihi: Haziran 19, 2008 00:00

Kanadalı askeri strateji uzmanı Dr. Andrew McGregor, ABD’li düşünce kuruluşu Jamestown vakfı için Türk Silahlı Kuvvetleri ile ilgili bir rapor hazırladı.

Raporda, TSK’nın üstün ve modern istihbarat toplama yöntemleri ile büyük darbe vurduğu PKK’nın ’asimetrik avantajını’ yitirdiği yer aldı. McGregor, Türk Ordusu’nun modern silah teknolojisinde ’bağımsız ve kendine yeter’ olmak için çok önemli adımlar attığını da kaydetti.

AMERİKAN düşünce kuruluşu Jamestown Vakfı’nın hazırladığı bir raporda, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin, üstün istihbarat toplama yöntemleriyle son zamanlarda attığı adımlar sonucu PKK’nın asimetrik avantajını yitirdiği belirtildi. Raporu kaleme alan Kanadalı Dr. Andrew McGregor, Jamestown Vakfı’nın düzenlediği bir toplantıda yaptığı kapsamlı sunumda, TSK’nın silahlanma politikaları ile "asimetrik savaş" konularında konuştu. Raporunda, Türkiye’nin silahlanmada ’kendine yeterlilik’ hedefi doğrultusunda hareket ettiğini anlatan McGregor, yapılan tüm reformların ülkenin bölgesel bir güç olmayı sürdürmesi temelinde gerçekleştirildiğini kaydetti.

Andrew McGregor, Türk Ordusu’nun NATO’da iki numaralı ve Avrupa’nın da en büyüğü olduğunu kaydetti. Silahlanmada yerli üretim katkısının giderek artırıldığını ifade eden McGregor, 2001 itibarıyla, içteki silah üretiminin yüzde 25’ten yüzde 50’ye, NATO projeleri çerçevesindeki üretimin de yüzde 4’den yüzde 20’ye çıkarılmasının hedeflendiğini söyledi. Türk silahlanmasının, hem konvansiyonel savaş, hem de asitmetrik savaşa (terörizm gibi) göre tasarımlandığını ifade eden McGregor, sol, sağ, dini ve etno-milliyetçi aşırılıkları ’iç tehditler’ olarak saydı. McGregor, PKK, El Kaide, Türk Hizbullahı ve İBDA-C’yi bu gruplar arasında gösterdi.

Süper istihbarat

McGregor, TSK’nın, istihbarat, izleme, keşif ve enformasyon yönetimini 21. yüzyıldaki asimetrik savaşta başarının "anahtarları" olarak gördüğünü belirtti. Dışarıdan silah alımlarında, Türkiye’nin teknoloji transferi kısıtlamaları ve koşullardan kaçındığını söyleyen McGregor, insansız hava araçları (UAV) ve askeri uydular gibi alanlarda atılan adımlara dikkat çekti. McGregor, Türk savunma endüstrisinin "bağımsız olma ve ileri teknoloji üretimi yönünde" ilerlediğini kaydetti.

Andrew McGregor, PKK’nın asimetrik savaştaki avantajlarının, alan bilgisi, sınırı geçerek güvenli yer bulma ve yeni militanları saflarına katma olduğunu, ancak Türkiye’nin artık bu avantajlara karşı koymanın araçlarını bulduğunu belirtti. McGregor, TSK’nın, insansız araç ve ABD uydularının kullanımı ile artık üstün istihbarat topladığını, bu durumun da, PKK’nın gözlenmeden hareket etme yeteneğini elinden aldığını kaydetti. McGregor, Kuzey Irak yetkilileri ile iyileşen ilişkilerin PKK’ya yönelik sınırötesi operasyonlarına zemin sağladığını söyledi ve Güneydoğu Anadolu’da ekonomik ve sosyal adımlar atılmasını, PKK’nın insan gücünün kurutulması yolunda "umut verici" bir gelişme olarak tanımladı.

Avrupa ağı hálá sorun

McGregor, PKK’nın Almanya ve Belçika’daki propaganda ağının hala sorun olduğunu, ancak bir süre öncesine kadar aşılmaz gibi görünen sorunların şimdi aşıldığını ifade etti ve "Bu güçlüğün de yakın gelecekte Türkiye’yi tatmin edecek şekilde çözüleceği için umut var" dedi.

McGregor, bir Ermeni kuruluşunun temsilcisinin sorusu üzerine, 90’lı yıllarda Güneydoğu Anadolu’da insan hakları ihlalleri yaşandığını, ancak bunun bir hata olduğunun TSK tarafından anlaşıldığını ve emekli subayların da bunu açıkça kabul ettiğini belirtti.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!