Kan almak mı kan vermek mi hoşunuza gidiyor?
Güncelleme Tarihi:
Okan KONURALP, ANKARA
Oluşturulma Tarihi: Mart 19, 2008 00:00
TBMM İdare Amiri DTP Muş Milletvekili Sırrı Sakık, geçen hafta Meclis’te kan verirken yanına gelerek "Kan almak mı, kan vermek mi hoşunuza gidiyor?" sözleriyle kendisine sataşan TBMM Eğitim ve Personel Dairesi’nde görevli Fikret Dadaş adlı personelin işten atılmasını istedi.
Sakık, TBMM Genel Sekreteri Ali Osman Koca’nın makamına giderek olayı anlattı daha sonra da yazılı başvuruyla Dadaş’ın görevine son verilmesini talep etti. Koca, Sakık’a "En kısa sürede gereken işlem yapılacaktır" cevabını verdi.
Sakık olayı ve gelişmeleri Hürriyet’e şöyle anlattı:
İNANMAK İSTEMEDİM "Geçen hafta Meclis Tören Salonu’nda Dünya Diyabet Günü nedeniyle düzenlenen törene katıldım. Tören sonrasında, sağlık görevlileri kurulan stantlarda isteyen milletvekillerinin parmaklarından kan alarak diyabet ölçümü yaptı. Ben de sıraya girdim ve diyabet ölçümü için parmaktan kan aldırdım. O sırada kalabalığın içinde bulunan Fikret Dadaş isimli Meclis TV eski çalışanı bana, ’Kan almak mı, kan vermek mi hoşunuza gidiyor?’ diye sataşmış. Ben duymadım. Aynı gün ilerleyen saatlerde, Meclis kulisinde otururken bir grup gazeteci yanıma geldi. Söz konusu şahsın bana yönelik kullandığı ifadeyi anlattı. İnanmak istemedim. Ne ben ne bir başkası, hiçkimse böylesi bir tutumla karşı karşıya kalamaz. Asla izin vermem.
Ertesi gün Meclis Genel Sekreteri Ali Osman Koca’nın odasına gittim. Olayı anlattım. Duymadığımı, ancak gazeteci arkadaşların anlattığına güvendiğimi söyledim. Ali Osman Koca da çok rahatsızlık duydu. Önceki gün de Meclis Genel Sekreterliği’ne yazılı olarak başvurarak yaşanılanları anlattım ve şahsın görevine son verilmesini istedim."
Sakık olayı ve gelişmeleri Hürriyet’e şöyle anlattı:
İNANMAK İSTEMEDİM "Geçen hafta Meclis Tören Salonu’nda Dünya Diyabet Günü nedeniyle düzenlenen törene katıldım. Tören sonrasında, sağlık görevlileri kurulan stantlarda isteyen milletvekillerinin parmaklarından kan alarak diyabet ölçümü yaptı. Ben de sıraya girdim ve diyabet ölçümü için parmaktan kan aldırdım. O sırada kalabalığın içinde bulunan Fikret Dadaş isimli Meclis TV eski çalışanı bana, ’Kan almak mı, kan vermek mi hoşunuza gidiyor?’ diye sataşmış. Ben duymadım. Aynı gün ilerleyen saatlerde, Meclis kulisinde otururken bir grup gazeteci yanıma geldi. Söz konusu şahsın bana yönelik kullandığı ifadeyi anlattı. İnanmak istemedim. Ne ben ne bir başkası, hiçkimse böylesi bir tutumla karşı karşıya kalamaz. Asla izin vermem.
Ertesi gün Meclis Genel Sekreteri Ali Osman Koca’nın odasına gittim. Olayı anlattım. Duymadığımı, ancak gazeteci arkadaşların anlattığına güvendiğimi söyledim. Ali Osman Koca da çok rahatsızlık duydu. Önceki gün de Meclis Genel Sekreterliği’ne yazılı olarak başvurarak yaşanılanları anlattım ve şahsın görevine son verilmesini istedim."