Erdoğan’ı yere göğe sığdıramadılar

Güncelleme Tarihi:

Erdoğan’ı yere göğe sığdıramadılar
Oluşturulma Tarihi: Kasım 17, 2007 00:00

İsrail’de yayınlanan Haaretz Gazetesi’nde çıkan, Yossi Sarid imzalı makalede, Başbakan Tayyip Erdoğan için şöyle dendi: "Yoksul doğan, gençliğinde ekmek satan, 5 vakit namaz kılan Erdoğan, ülkesini modern bir devlete dönüştürdü. O olmasaydı, Türkiye kavgacı İran, Ortaçağ’ı yaşayan Suudi Arabistan ya da sallantıdaki Pakistan’dan farksız olurdu."

İSRAİL’de yayınlanan Haaretz gazetesi, Cumhurbaşkanı Şimon Peres’in ziyareti ışığında yaptığı Türkiye değerlendirmesinde, Başbakan Tayyip Erdoğan’ı bol bol överken, Ankara’yı, sözde Ermeni ’soykırımı’ konusunda ortaya koyduğu tavırdan ötürü de eleştirildi. Haaretz gazetesinde Yossi Sarid imzasıyla yayınlanan makalede, resmi bir ziyaret için geldiği Ankara’da saygıda kusur edilmeyen Cumhurbaşkanı Peres’in de ev sahiplerine övgü yağdırdığı hatırlatılarak, "Övgü ve iltifatın her kelimesini hak ettiler" denildi.

EN İYİ LİDER Başbakan Erdoğan’ı, "En iyi dünya lideri kimdir diye sorulsa, hiç tereddütsüz Adalet ve Kalkınma Partisi lideri Başbakan Tayyip Erdoğan’ı seçerdik" ifadesi kullanılan yazıda, şu görüşler öne sürüldü: "Erdoğan’ın partisi, İslami kökenlidir. Bu gerçek, gerici ve terör yuvası oldukları yolunda şüphelerin doğmasına neden oldu. Ama öyle değil. Erdoğan’ın yönetiminde Türkiye, Dünya pazarındaki fırında pişmek üzere, ekmek hamuru gibi kabarıyor. Yoksul bir semtte doğan ve gençliğinde ekmek satarak geçinen, günde beş vakit namaz kılan Erdoğan, ülkesini modern bir devlete dönüştürdü. O olmasaydı, ülkesi, kavgacı İran, ortaçağı yaşayan Suudi Arabistan ya da sallantıdaki Pakistan’dan (Medreselerin kumpasıyla, olağanüstü hal arasında sıkıştı) farksız olurdu. Erdoğan’ın Türkiyesi, değişik türdeki bir devlet destekli İslam modelinin yaşayan örneğidir. Dünya, Türk modeli sayesinde, İslam ile demokrasinin birlikte yaşayabileceğini öğrendi."

AVRUPA’YA ÇAĞRI Makalede Türkiye-Avrupa ilişkilerine de değinildi. ’Hedonist (hazcı)’ olarak nitelenen Batı’nın Türkiye’den hálá korktuğunun belirtildiği makalede, "Avrupa’nın avlusunda 70 milyon Türk var. Türkiye’yi kucaklayacağına, hızla kaçıyor. Bunun ego, önyargı ve yabancı korkusu yüzünden olmadığını kanıtlayacağına, Türkiye’nin sunduğu mantıklı alternatifi elinin tersiyle itiyor" diye yazıldı. Makalede, Türkiye’de demokrasinin mükemmel olmadığı, insan hakları ihlallerinin görüldüğü belirtilen, Romanya ve Bulgaristan örnek gösterilerek, "Bu iki ülke de birçok açıdan iyi olmamasına karşın, AB’ye kabûl edildi. Kulübe, sadece iyi stoktan gelenler kabul ediliyor. Kapıdaki yalvarıp yakarmalar, seçicileri ikna etmiyor. Avrupa böyle davranarak, kökten dinciliğin ve cihadın tek alternatifini yok ediyor" ifadeleri kullanıldı.

TANIYIN YETER Kuzey Irak ve PKK sorununa da değinilen, bu konuda Başbakan Erdoğan’ın, ’kendine muhteşem şekilde hakim’ olduğunun belirtildiği yazıda, terör örgütünün neredeyse hergün askere ve sivil halka zayiat verdirdiği, Türk halkının intikam çağrıları yaptığı hatırlatıldı ve "Ama Ankara, soğukkanlı bir şekilde vereceği yanıtı hesaplıyor" denildi. Övgüyle devam eden yazı, sözde Ermeni ’soykırımı’ konusuna gelince, eleştiriye dönüşüyor. Yazıda, şu ifadeler yer alıyor: "Ermeni katliamına karşı Türkiye’nin tutumu, düş kırıklığı yaratıyor. Erdoğan’ın, soykırımda ülkesinin sorumluluğunu niçin reddettiği belli değil. Zaten kimse yeni Türkiye’yi suçlamıyor. Kimse tazminat ödemesini istemiyor. Herkes, sadece Türkiye’nin tanımasını istiyor. Bu tür itiraflar tarih boyunca yapılmıştır. Oğullar, babalarının günahlarını reddetme hakkına sahiptir."
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!