5.Dünya Odalar Kongresi

5. Dünya Odalar Kongresinde yaptığı konuşmada Grameen Bank'ı kurmaya nasıl karar verdiğini anlatan Yunus, ilk önce normal bankalarla, fakir insanlara kredi vermeleri yönünde çalışmalar yaptığını, 2 yıllık lobi çalışmasının ardından hükümeti yeni bir yasa çıkması yönünde ikna ettiğini ve köy bankası adı altında bir banka kurarak fakir insanlara kredi sunmaya başladığını söyledi.

Grameen Bank'ın farkının sadece küçük miktarda kredi vermesinden kaynaklanmadığını vurgulayan Yunus, “Bizim yaptığımız sadece yoksullara az miktarlı kredi vermek değil, yoksul insanlarla yeni yöntemlerle bankacılık işlemleri yapmak” dedi.

Bankanın çalışma yöntemlerini belirlemek için öncelikle geleneksel bankalara baktığını ve onlarda geçerli ilkelerin tam tersini uyguladığını belirten Yunus, en az şeyi olan insanlara kredi verdiklerini, hiçbir garanti istemediklerini, hukuki işlemler yürütmediklerini, erkeklere değil kadınlara kredi verdiklerini dile getirdi.

“SİZ DE İSMİNİZİ ERKEKLER BANKASI OLARAK DEĞİŞTİRİN”

Yunus, kendilerine sürekli neden kadınlara kredi verdikleri yönünde sorular geldiğini belirterek, kendisinin de “Siz hiç geleneksel bankalara (Neden erkeklere borç veriyorsunuz) diye soruyor musunuz? diye yanıtladığını, bankasının adını köy kadınları bankası şekline çevirme önerilerini de “Siz de isminizi .... erkekler bankası olarak değiştirin” diye yanıtladığını söyledi.

Bankanın para kaynağının toplanan mevduatların partnerlere dağıtılmasından geldiğini ve bir şube açıldığında şubenin önce gittiği yerdeki mevduatları harekete geçirerek kendi kaynağını oluşturmasını beklediklerini ifade eden Yunus, “Peki bütün dünya neden bunu yapmıyor? Bu benim için bir bilmece haline geldi” dedi.

Yunus, geleneksel bankaların karşılıksız paranın nasıl kredi olarak verileceği sorusuna yanıt veremediğini, ancak sivil toplum kuruluşlarının bu konuda harekete geçtiğini belirtti.

Artık fakir insan görmek istemediklerini ve bunu önlemenin mümkün olduğunu dile getiren Yunus, “Bangladeş'te fakirlik yılda yüzde 2 düşüyor. Böylece 2015'te yarıya indirme hedefi yakalanabilir. Fakirliği 2015'te yarılayabilirsek, 2030'da sıfırlayabiliriz” şeklinde konuştu.

“FAKİRLİĞİ YARATAN İNSANLAR”

Kendisine, her fakir insanın girişimci olmayabileceği yönünde eleştiriler geldiğini söyleyen Yunus, insanların doğası gereği girişimci olduğunu, belki bazılarının bu yeteneğinin farkında olmadığını belirterek, bu tezi çürütmek için Bangladeş'te dilencilere yönelik olarak yürüttükleri bir proje hakkında bilgi verdi.

Muhammad Yunus, her insanın güçlüklerle mücadele etme yeteneği bulunduğunu, ancak içlerindeki cevheri ortaya çıkarmalarına toplumun izin vermediğini ifade ederek, “Fakirlik insanlar tarafından yaratılıyor. Fakirliği yaratan bizim yarattığımız sistem. Dışarıdan empoze edilen her şey tekrar kaldırılabilir. Burada önemli olan ilk adımı atmaktır” diye konuştu.

Bütün herkesi kapsayan bir bankacılık sistemi oluşturulması gerektiğini, tek hedefin karın maksimizasyonu olmasını insanoğluna bir hakaret olarak gördüğünü ifade eden Yunus, insanın diğer özelliklerini de ele alan bir yaklaşım geliştirilmesi gerektiğini, bunun da sosyal ticarette bulunabileceğini kaydetti.

Yunus, sosyal ticaret konusunda Bangladeş'te telefon şirketi, göz hastaneleri, güneş enerjisi şirketi ve Danone ile yaptıkları bir ortaklığı örnek göstererek, bunları diğer sektörlere de yaymanın mümkün olduğunu dile getirdi.