4 deve küstük

Güncelleme Tarihi:

4 deve küstük
Oluşturulma Tarihi: Nisan 27, 2015 01:23

24 Nisan’ın 100’üncü yıldönümü, Türkiye’nin diplomatik ilişkilerinde onarılması zaman alacak hasarlar doğurdu. Bazı Avrupa ülkelerinin parlamentolarının bireysel kararları, Avrupa Parlamentosu’nun kararıyla birleşti.

Haberin Devamı

BM Güvenlik Konseyi’nin Çin ve İngiltere dışındaki üç önemli daimi üyesi, Rusya, ABD ve Fransa ile dünya meselelerinde Güvenlik Konseyi Daimi üyeleri kadar ağırlık koyan Almanya da Türkiye ile karşı karşıya gelmeyi tercih etti.
Ermenistan ve Ermeni diyasporası, olayları ‘soykırım’ olarak tanıyan ülkeler listesini geliştirmek için çaba harcıyor. Bu yıl 100’üncü yıl nedeniyle kampanyanın zirve yapması bekleniyordu. Öyle de oldu. 14 Nisan’dan itibaren parlamento kararları ve liderlerin açıklamaları birbirini izledi:
Katolik dünyasının ruhani lideri Papa Francesco, 14 Nisan’da 1915 olaylarını anmak için Vatikan’da düzenlediği ayinde “20’nci yüzyılın ilk soykırımının Ermeni toplumuna karşı yapıldığının söylendiğini” ifade etti.

15 Nisan’da Avrupa Parlamentosu, Avrupa Birliği ülkelerini 1915’te yaşananları ‘soykırım’ olarak tanımaya çağırdı.
Aynı gün Çek Cumhuriyeti Meclisi’nden ‘soykırım’ kararı geldi.
Bir hafta sonra 22 Nisan’da Avusturya Parlamentosu ‘soykırım’ dedi.
24 Nisan’da Rusya lideri Putin, Almanya Cumhurbaşkanı Gauck, Fransa Cumhurbaşkanı Hollande ve Fransa Başbakanı Valls, Ermenistan tezlerine açık destek verdi. Putin ve Hollande bizzat giderek Erivan’daki törenlere de katıldı. ABD Başkanı Obama ise ‘soykırım’ ifadesini kullanmayarak Ermeni diyasporasını kızdırsa da çok ağır ifadeleriyle Türkiye’nin de sert tepkisini çekti.
25 Nisan’ın sürprizi Bulgaristan Parlamentosu’nun aldığı ‘soykırım’ kararı oldu.

ÇANAKKALE YETMEDİ

Haberin Devamı

Türkiye 24 Nisan gündemini Erivan’ın belirlememesi için aynı gün Çanakkale Kara Savaşları’nın 100’üncü Yıldönümü törenleri düzenledi. Başarılı da oldu. Galler Prensi Charles ve oğlu Prens Harry, Avustralya Başbakanı Tony Abbott ve Yeni Zelanda Başbakanı John Key Çanakkale’de hazır bulundu. Törenlere Cibuti, Mali, Azerbaycan, Türkmenistan gibi ülkelerin de aralarında bulunduğu 21 devlet veya hükümet başkanı katıldı. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Erivan ile Çanakkale’yi kıyaslarken “Onlara 2, bize 20 geldi” diye özetledi.

AÇIKLAMALAR
Türkiye gelen ‘soykırım’ karar ve açıklamalarına karşı da kayıtsız kalmadı. Viyana ve Vatikan’daki Türk Büyükelçiler Ankara’ya çağrıldı. Diğer taraftan, siyasilerin ayaküstü yaptığı açıklamaların yanında, Dışişleri Bakanlığı da 11 gün içinde tam 7 yazılı açıklama yaparak Türkiye Cumhuriyeti’nin resmi tepkisini ortaya koydu. Üstelik, her zamanki klişelerle dolu diplomatik üslubun yerini ilgili ülkeleri, liderleri doğrudan hedef alan, suçlayan siyasi bir üslup tercih edildi. Örneğin, Avrupa Parlamentosu’nun kararına karşı yapılan 117 numaralı açıklamadaki üslup, “Açıklamayı kim yazdı” sorusunu da beraberinde getirdi. Resmi olarak “Dışişleri’ndeki ilgili daire yazdı” denilse de genel görüş, “Zaten AP, Avrupa’yı temsil etmiyor” temasının işlendiği açıklamanın bir siyasetçi tarafından kaleme alındığı yönündeydi.
22 Nisan günü saat 20.51’de Avusturya Parlamentosu’nun kararına karşı yayınlanan 126 numaralı açıklama ise Avusturya’ya “Türkiye ve Türk milleti tarihine atılan bu iftirayı unutmayacaktır” mesajını iletiyordu.
24 Nisan günü dört ayrı açıklama geldi.
İlki 129 numaralıydı ve 19.03’te yapıldı. Putin’in ‘soykırım’ ifadesinin reddedildiği açıklamada, Rusya Kafkaslar, Orta Asya ve Doğu Avrupa’da yüz yıl boyunca kitlesel katliamlar gerçekleştirmekle suçlandı. Bununla da yetinilmedi sürgünler ve Holodomor gibi topluca cezalandırma yöntemleriyle özellikle Rusya tarihinde Türk ve Müslüman halklara yönelik insanlık dışı uygulamalar hatırlatıldı.
130 numaralı ikinci açıklama 22.41’de geldi ve Almanya Cumhurbaşkanı Gauck’un açıklamasına tepki gösterilirken “Türk halkı, Almanya Cumhurbaşkanı Gauck’un bu ifadelerini unutmayacak ve affetmeyecektir” denildi.
Saat 22.45’te gelen 131 numaralı açıklamada ise Obama’nın açıklamalarına diğerlerine göre daha ‘dikkatli’ bir üslupla tepki gösteriliyordu.
24 Nisan’ın son açıklaması 132 numaralıydı ve Fransa içindi. Saatler 23.42’yi gösterirken yapılan açıklamada hem Hollande, hem de Valls eleştiriliyordu. Fransızlar gerçekleri çarpıtmakla suçlanıyordu.
Dışişleri’nin 134 numaralı açıklaması ise 25 Nisan’da geldi. Bulgaristan Parlamentosu’nun kararına ilişkin açıklamada tavrın ‘dostça’ olmadığı vurgulandı.

ŞİMDİ NE OLACAK

Haberin Devamı

Açıklamalardaki sert üslup ve içerikten sonra Türkiye’nin, dünya siyasetine yön veren önemli ülkelerle ilişkilerinin nasıl ilerleyeceğine dair sorumuzu yanıtlayan bir diplomat, “Bir süre ‘küs’ kalabiliriz ya da ‘sınırlı’ iletişim kurabiliriz. Ancak neticede karşılıklı çıkarlar bu gündemin tozlu raflarda unutulmasını sağlar” yorumunu yaptı.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!