Alkollü sürücüye ‘tehlikesiz’ beraatı
Güncelleme Tarihi:
1.26 promil alkollü bir sürücü hakkında ‘trafik güvenliğini tehlikeye düşürmek’ten 2 yıl hapis istemi ile dava açıldı. Mahkeme, alkol tespit tutanağı yanında kan tahlili de yapılması gerektiği yönündeki itirazı yerinde buldu, sanık hakkında beraat kararı verdi.
İSTANBUL’DA işadamı S.T. 14 Aralık 2013 gecesi katıldığı yemekte bir miktar alkol aldı. Yemek sonrası Kadıköy Salı Pazarı çıkışı trafik polisi kontrolüne denk geldi. Alkol muayenesinde S.T.’nin 1.26 promil alkollü olduğu belirlendi. Hazırlanan Alkol Tespit Tutanağı ile para cezası kesildi; durum savcılığa bildirildi. İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı, S.T.’nin emniyetli bir biçimde aracı kullanamadığı, kişilerin can ve mal güvenliğini tehlikeye düşürdüğü gerekçesi ile 2 yıla kadar hapis istemiyle dava açtı. Yargılamaya İstanbul Anadolu 66’ncı Asliye Ceza Mahkemesi’nde başlandı.
‘KAN TAHLİLİ YAPILMALI’
S.T.’nin avukatı Yasemin Bal, savunma dilekçesinde, yeni Türk Ceza Kanunu’nda benimsenen ‘kişilerin lekelenmeme hakkı’nın müvekkili açısında ihlal edildiğini savundu. Dilekçede ayrıca, ‘Ölçümler reel olarak alkol oranını yansıtmaz. Kan tahlili yapılması gerekir. Bu tespit yapılmadan tutanaktaki verilere itibar edilemez. Emniyetli bir şekilde aracı kullanamayacağı Adli Tıp Kurumu’nca tespit edilsin. Dosyada, somut tehlike oluşturabilecek husus yok’ denildi. Dilekçede ayrıca ölçümü yapan cihazın kalibrasyon ayarının yapılıp yapılmadığı da sorularak S.T.’nin beraatı istendi.
‘ALKOL YETMEZ’
Duruşma savcısı da mütalaasında, S.T.’nin trafik güvenliğini tehlikeye soktuğu yönünde bir tespitin olmadığına işaret ederek “Sırf alkol kullanma, bu suçun oluşmasına yetmez” diyerek sanık hakkında beraat istedi. S.T. hakkında beraat kararı veren mahkeme gerekçeli kararında, güvenli bir biçimde araç kullanmayı etkileyecek alkol miktarının kişiden kişiye değişeceğine vurgu yaptı. S.T.’nin avukatı Bal, kararın önemine dikkat çekerek, bu kararla birlikte kesilen para cezalarının da geri alınabilmesinin yolunun açıldığına işaret etti.
EHLİYETE DAVA YOLU
Bal ayrıca, el konulan ehliyet için yeni bir dava açılabileceğine işaret ederek şunları söyledi: “Bu karar üzerine, el konulan ehliyet ile ilgili de yeni bir dava açılması gerekir. Yapılan işlemin iptali istenebilir. Çünkü sonuçta kişinin siciline işlenen bir durum bu. Bilindiği gibi 3’üncü kez alkollü araç kullanımında ehliyet 5 yıl süreyle alınıyor. Dolayısı ile ilk el koyma işleminin iptali istenebilir. Bunun için idareye karşı yeni bir dava açılması gerekir.”
YARGITAY’DAN BENZER KARAR
Yargtay 12’nci Ceza Dairesi, geçen mart ayında, Yalova’da 0.74 promil alkolle yakalanan sürücü hakkında da benzer bir karara imza atmıştı. Güvenli sürüş yeteneğini kaybettiğine dair bulgu olmayan, kazaya karışmayan ve trafik kuralı ihlaline rastlanmayan sürücüye ‘trafik güvenliğini tehlikeye sokmadan’ verilen ceza kararı bozulup, beraata karar verilmesine hükmedilmişti.