Güncelleme Tarihi:
Karabük’te konuşan Erdoğan, özetle şunları söyledi:
ÖĞRENECEKLER
“Başkanlık sistemi deyince hemen işi, diktatörlüğe, tek adamlığa döküyorlar. Çünkü bunların kültüründe sadece o var. ‘Milli şef’lik var. Seçimle, demokrasiyle, milletin gönlüne girerek, millete hesap vererek bu ülkenin yönetilebileceğini akıllarına, havsalalarına sığdıramıyorlar. Geçtiğimiz 12 yılda 7 seçim ve 2 referandumda kafalarını hep duvara vurdular, hâlâ bunları öğrenemediler. Ama öğrenecekler. Kaç seçim, kaç referandum sonra öğrenecekler bilmiyorum ama öğrenecekler. Ya demokrasi içinde mücadele etmesini ve yapabiliyorlarsa kazanmasını öğrenecekler ya da kendilerinden öncekiler gibi tarihin tozlu sayfalarındaki yerlerini alacaklar.
Ben daima milletimin yanında oldum. Cumhurbaşkanlığı yeminine aykırı hareket ediyor, tarafsız davranmıyor diyorlar, ben bir partinin tarafı olduğumu ifade etmiyorum, milletimin tarafı olduğumu ifade ediyorum. Onlar bunu anlayacak kadar siyaseti de bilmiyorlar. Bu, asla bir partiden yana olmak değildir. Hükümet, devleti yönetir, devleti temsil eder. Ben de şu anda Cumhurbaşkanıyım, onların yanında olmaktan başka benim daha keyif verici, önemli görevim olamaz. Buralarda bir eksiklik, bir aksaklık, sapma gördüğüm zaman gerekli uyarıyı arkadaşlarıma yaparım. Bu da hakkım ve vazifem.”
BUNLAR HİZMET YAPIYOR SANIP ELİMİZDEN GELEN DESTEĞİ VERDİK
“Siyaset başka, ihanet başka bir şey. Hizmet başka şey, hainlik başka şey. Demokrasi başka, ülkeyi ve milleti bölmeye çalışmak başka şey. (Paralel nerede, kardeşlik burada sloganları) Dosyalar açıklandıkça, bakıyorsunuz imamlarıyla beraber kaçıyorlar. Niye? Çünkü Pensilvanya’daki 1999’da öyle kaçtı. Davet ettim, gelmedi. Siyasete sonuna kadar saygımız var ama ihanete asla tahammülümüz yok. Biz bunların gerçekten hizmet ettiğini sanıyor, onun için de elimizden gelen desteği veriyorduk. Hizmet edene saygılıyız ama haine asla.”