Bakan Bozkır: "Bu muhalefetle AK Parti 500 yıl daha iktidar olacaktır"

Bozkır, AK Parti Beyoğlu 5. Olağan İlçe Kongresi'nde yaptığı konuşmada, Beyoğlu'nun kendisi için çok önemli bir ilçe olduğunu dile getirdi. Seçim kampanyası sırasında yürüdüğü Beyoğlu yokuşlarını hiç unutamadığını söyleyen Bozkır, ilçede sokakları beraber dolaştığı AK Parti Beyoğlu İlçe Başkanına, "Benim bir lakabım var biliyor musun? Benim adım 'Yokuş çıkmayan Volkan' haberin olsun" şeklinde takıldığını anlattı. Rusya'da Putin'in Medvedev'den görevi devraldığı kongrede bulunduğunu ve orada eksik bir şey olduğu duygusuna kapıldığını aktaran Bozkır, "Beyoğlu'na geldim ve eksikliği anladım. İnsan faktörü var, davullar, zurnalar... Dedim ki 'şükürler olsun iyi ki Türkiye'de doğmuşum, AK Partili olmuşuz, iyi ki Türkiye'nin geleceğine bakıyorum.' Her sabah bunu hatırlıyorum ve dua ediyorum" ifadelerini kullandı.

Bakan Bozkır, "Türkiye'nin kaderini değiştirmiş demenin de ötesinde makus talihini yenmiş bir insanın doğduğu yer. Gerçekten Türkiye'yi belki de bundan sonraki yüzyıllar boyunca gelemeyeceği noktaya getirmiş ve bugün güven duyduğumuz, gıpta olarak bakılan, onur duyduğumuz bir Türkiye'yi yaratan Recep Tayyip Erdoğan'ın da doğduğu yer" diyerek, Beyoğlu'nun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da doğduğu yer olması dolayısıyla kendisi için özel bir önem taşıdığını dile getirdi. Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan'ın ilçeye çok yakışan bir başkan olduğunu kaydeden Bozkır, "Belediye seçimlerinde bir hanım kardeşimiz, kendini feda etti, karşısına çıkmaya cesaret etti. CHP'lilerin bir huyu var, 'Seçimi kazanıyoruz' diyorlar. 2011 seçimlerinde de öyle oldu, 2 puan kaldı, 5 puan kaldı... Geçen seçimlerde de 'Başbaşayız' dediler. Belediye Başkanımız da dedi ki 'Ne başbaşası, 15 puan fark attım ben ona' dedi. Nitekim de öyle oldu" diye konuştu.

Türkiye'de iktidar değil muhalefet sorunu olduğunu söyleyen Bozkır, "Bu bizim sorunumuz değil ama Türkiye'nin bu sorunu çözmesi lazım. Bu muhalefetle AK Parti bundan sonraki 500 yıl daha iktidar olacaktır. Bundan şüphe yok ama Türkiye'nin de iyi bir muhalefete ihtiyacı var" ifadelerini kullandı.

"SARAY MARAY DEĞİL CUMHURBAŞKANININ MEKANI"

Cumhurbaşkanlığı Sarayı tartışmalarına değinen Bozkır, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Kafayı takmışlar Cumhurbaşkanlığı mekanına. Bunu diyenlerin ne yaptığına da bakmak lazım. CHP iktidarlarında Başbakan, Allah rahmet eylesin, Bülent Ecevit, 'Renault 12'ye bineceğim' dedi, yerli araba diye ama adının Renault olduğunu unutuyor... Koruma arabaları ABD arabası. Havaalanına gidiyorlar, koruma arabaları Başbakan'dan 10 dakika önce varıyor. Böyle bir şey olabilir mi? Devlet Başbakanına Başbakanlığı layık görüyorsa, Başbakan da kendine o makamı layık görecektir. Devlet işi böyledir. Cumhurbaşkanımız yeni, çok büyük, güzel, hepimizin iftihar ettiği bir bina inşa ettirdi. Şimdi başkent, Ankara'ya taşındığında Ankara'nın nüfusu 10 bin. 10 bin kişilik bir şehir ve oraya giderken 700 yıllık bir Osmanlı İmparatorluğu'ndan sonra kurulmuş tabii başkenti İstanbul'u bırakıp oraya gitmişler. Ankara'da hiçbir şey yok. O Ankara'yı 4 milyonluk bir şehir haline getirmişiz, bugün her şeyi mükemmel işleyen; Başbakanlık binası, Bakanlar Kurulu yerin iki kat altında, Bakanlar Kurulunun altında misafir kabul edilen yer 3 kat altında, o da yine AK Parti zamanında renove edildi ama bir yabancı misafiriniz geliyor, sokaklarda, bir köşede simitçiler, bir köşede çiçekçiler var, yabancı misafire bir ağırlama yapıyorsunuz... Türkiye herşeyin en iyisine layıktır. O da saray maray değil, Cumhurbaşkanın mekanıdır. Cumhurbaşkanı 12 sene Keçiören'de kirada oturdu. İstese istediği yerde otururdu."

Bozkır, CHP'nin adayının seçimi kazanması halinde onun da bu Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nı kullanacağını, Cumhurbaşkanlığı Sarayı tartışılırken CHP Genel Merkezinden hiç söz edilmediğini belirterek, "CHP Genel Merkezinden kimse bahsetmiyor. CHP Genel Merkezi gecekondu mu? Koca bir bina var, niye ondan kimse bahsetmiyor? Allah daha iyisini versin, daha iyi binalar yapalım, itibarımız daha da yükselsin. Gerçekten bunlar unutuluyor" ifadelerini kullandı. Başbakanlık binasında kaloriferler yanmadığı için palto ile oturulduğu, kuponla benzin alındığı dönemleri, gazozla tıraş olunan, süt bulunamayan günleri hiç unutmadığını kaydeden Bozkır, "Bu CHP büyüklüklerin hiçbirini sevmez. Devlet küçük olsun, az olsun, benim olsun, aman büyümeyelim. Köprü yapacağız aman ne lüzum var... Zap suyunun üstünde köprü yoktu... O karşı çıkana da Allah ilk köprüyü nasip etti. Fakat o kadar beceri var ki az kalsın köprü çöküyordu açılış günü. Çünkü köprünün alamayacağı kadar insanı yığmışlar..." diye konuştu. Bakan Bozkır, CHP'nin AK Parti'nin icraatlarına sürekli karşı çıktığını aktararak, "Gezi olaylarında talep olarak sunulan 7 maddelik listeye bakın, CHP kafasının tam görüntüsüdür. Neler talep edildiyse aslında onları yapmak lazım. Yapmamak değil, yapmak lazım. 'Havaalanı yapmayın' diyor, 'köprü yapmayın' diyor, 'onu yapmayın, bunu yapmayın' diyor. Bu kafayla Gezi olayları çıkar ama Türkiye öyle Gezi'ymiş meziymiş, darbeymiş hiçbir şeyden etkilenecek konumda değil. Türkiye geleceğe bakıyor, geçmişinden güven alıyor" değerlendirmesinde bulundu.

"BAŞARININ TEMELİ İSTİKRAR"

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş da AK Parti teşkilatının mensubu olmanın her zaman gurur duyduğunu anlattı. AK Parti'nin Türkiye'de büyük başarılara imza attığını dile getiren Topbaş, "Başarının temeli istikrardan geçmektedir. İstikrarlı yönetimler başarıyı götürür. Sürdürülebilir bir gelişmenin temeli istikrardır. İstikrarı yakaladığı için yönetimde bu başarı sürdürülmektedir. Partimizin en büyük başarısı, istikrarlı bir yönetim anlayışını ortaya koymasıdır. 'Sen, ben' demeden, 'biz' diyerek... Her seçimde yurttaşlarımız bize destek veriyorlar. 2015 seçimlerinde de inşallah partimiz birinci parti olarak çıkacak fakat diyoruz ki hedeflerimiz büyük" şeklinde konuştu.