Validebağ'a gece yarısı çevik kuvvet

Güncelleme Tarihi:

Validebağa gece yarısı çevik kuvvet
Oluşturulma Tarihi: Ekim 27, 2014 01:30

VALİDEBAĞ Korusu’nun yanındaki alana cami yapımıyla ilgili 6 gün önce başlayan protestolar bu gece de devam ediyor. Koruya gece yarısı çevik kuvvet ve TOMA'larla birlikte inşaat kamyonları geldi. Geceyi koruda geçirmeye çalışan eylemcilerin karşısına çevik kuvvet ekipleri yerleşti. Koruda bekleyiş sürüyor.

Haberin Devamı

SOĞUK VE YAĞIŞLI HAVAYA RAĞMEN GECE NÖBETİ

Vatandaşlar, soğuk ve yağışlı havadan korunmak için bekledikleri alanın üzerine naylon çekti. Nöbet tutan kişiler, naylonun altında battaniye ve yorgan yardımıyla ısınmaya çalıştı. Masaların da kurulduğu nöbet noktasına bazı vatandaşların yiyecek de getirdiği görüldü. Nöbet tutulan alanda sıcak çay ve kahve servisi yapıldı. Polis ekiplerinin inşaat alanındaki bekleyişi sürüyor.



DÜN SABAH MASALAR KURULDU

Sabah saatlerinde ise masalar kuruldu, geceyi nöbet tutarak geçirenler yiyecek getiren mahalleliyle birlikte kahvaltı yaptı. Yağmura önlem için naylon brandadan derme çatma çadırlar kuruldu. Öğle saatlerinde Acıbadem Caddesi’nde toplanan 200 kişi, ‘Validebağ bizimdir, bizim kalacak’, ‘Diren Validebağ, diren Çamlıca-Ata yeşil alanı’ yazılı pankartlarla, “Her yer talan, her yer yolsuzluk”, “Susma sustukça her yer beton olacak”, “Cami bahane rant şahane” sloganları atarak yürüdü. Grubu inşaat alanında TOMA ve Çevik Kuvvet polisi karşıladı.

Validebağa gece yarısı çevik kuvvet


KOCASAKAL DA ORADAYDI

Haberin Devamı

İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal da saat 15.00’te avukatlarla birlikte Validebağ’a geldi. Kocasakal burada yaptığı konuşmada, şöyle dedi: “Konusu suç teşkil eden hiçbir şey idari faaliyet sayılamaz. Mahkeme kararına rağmen burada yapılan hukuksuzluğa ortak olan herkes suça ortak olmaktadır. Kimse yargı kararına meydan okuyamaz. Tüm yetkililer yargı kararını ivedilikle yerine getirmelidir. Aksi takdirde İstanbul Barosu olarak gerekeni yapacağız. Burada bir rant meselesi var. Mesele bir ibadet yeri, bir inanç meselesi değildir. Toplumların elbette ki ibadethaneye de ihtiyaçları var ama en az onun kadar sağlıklı bir çevreye, doğaya da ihtiyaçları var. Zaten doğayı, ağacı, yeşili korumakta bir ibadettir. Gerçek Müslümanlar da bunu çok iyi bilirler.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!