Ankara'da sürpriz zirve

Hükümet kaynakları, görüşmenin seçimlerin hemen sonrasına denk gelmesine rağmen asıl konunun, Dışişleri Bakanlığı'ndaki Suriye konulu kritik toplantının ses kayıtlarının geçen hafta sızdırılması konusunda olduğunu kaydettiler.

Başbakan Erdoğan, görüşmenin ardından özel uçak "ANA" ile saat 20.10'da İstanbul'a gitti. Erdoğan'ı, Esenboğa Havalimanı'ndan Ankara Valisi Alaaddin Yüksel, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, Ankara Emniyet Müdürü Kadri Kartal ve öteki yetkililer uğurladı.

GÜL "EN ŞİDDETLİ ŞEKİLDE CEZALANDIRILACAKLAR" DEMİŞTİ

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Dışişleri Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve Genelkurmay İkinci Başkanı Yaşar Güler'in konuşmaları geçen hafta kamuoyuna sızmış, gerek Cumhurbaşkanı Gül, gerekse Başbakan Recep Tayyip Erdoğan kritik toplantının dinlenmesi ve sızdırılmasına çok sert tepki göstermişlerdi.

Kritik Suriye toplantısı kayıtlarının sızdırılmasının ardından seçim yoğunluğu nedeniyle Cumhurbaşkanı ve Başbakan'ın yüzyüze görüşme imkanı bulamamışlardı.
Cumhurbaşkanı Gül, ses kayıtlarının ortaya çıkmasından hemen sonra yaptığı açıklamada, "Bu işe bulaşanlar kimlerse, katkı verenler kimlerse muhakkak ortaya çıkartılacak ve kanunların emrettiği şekilde, en şiddetli şekilde muhakkak ki cezalandırılacaktır" demişti.

Başbakan Erdoğan da ses kaydının sızmasından hemen sonra Diyarbakır mitinginde yaptığı konuşmada, "Bu Pensilvanya ihanet içinde. YouTube'a bugün bir şey düşürdüler. Ulusal güvenliğimizle ilgili, Süleyman Şah Türbesi’yle ilgili bir görüşme yapılıyor. Bunu bile YouTube'a düşürdüler. Bu ahlaksızlıktır, bu adiliktir, bu alçaklıktır, bu namussuzluktur. Bunların inine gireceğiz. Şu hale bak ya. Bu kadar önemli bir görüşmeyi ortam dinlemesi yaparak sen kime servis yapıyorsun?" ifadesini kullanmıştı.

BALKON KONUŞMASINDA DA DEĞİNMİŞTİ

Başbakan Erdoğan, seçim sonuçlarının ortaya çıkmasının ardından AK Parti Genel Merkezi'nde yaptığı konuşmada da bu konuya değinerek, şöyle konuşmuştu:
"Bu milletin bu devletin bu ülkenin ulusal güvenliğine en yazık ki müdahale ederek dışişleri bakanlığını dinleyecek kadar ihanet ,içinde olan vatan hainlerini bu ülke tanıma fırsatı buldu doğru.Onların kaos planı buydu. Ne diyordum ben aylardır? Bunların inine gireceğiz inine..."

Ses kaydının sızmasının ardından o toplantıda olanlardan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da çok sert bir açıklama yapmıştı. Türkiye Cumhuriyeti devletinin en üst düzey güvenlik ve kriz masasıyla ilgili tahrif edilmiş bir ses kaydı yayınlandığını ve bu durumun ülke güvenliği açısından son derece vahim bir gelişme olduğunu ifade eden Davutoğlu, "Bu ses kaydının muhteviyatıyla ilgili herhangi bir yoruma ihtiyaç duymuyoruz, tahrif edilmiş yönleri var. Ama esas itibarıyla bu ses kaydına mevzu teşkil eden bu toplantıyla ilgili böyle bir müdahalede bulunulmuş olması, açık bir siber saldırıdır. Türkiye Cumhuriyeti devletine ve aziz milletimize yönelik bir saldırı gerçekleştirilmiştir" diye konuşmuştu.