Kardeşinin sesini taklit ederek dolandırdılar
Güncelleme Tarihi:
A.A
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 16, 2013 12:43
Eğil ilçesinde yaşayan Saim Can adlı vatandaş, kendini emniyet mensubu diye tanıtan ve kız kardeşinin sesini bilgisayar programıyla taklit eden kişiler tarafından dolandırıldı.
Emniyet Genel Müdürlüğünce, özellikle telefon dolandırıcılığına yönelik olarak vatandaşlara yapılan tüm uyarılara rağmen, gün geçmiyor ki yeni bir olay olmasın. Eğil ilçesi, İŞ-KUR projesinde geçici işçi olarak çalışan Saim Can'ın yaşadığı ilginç bir dolandırıcılık öyküsüne sahne oldu.
Can, kendini emniyet mensubu olarak tanıtan ve bilgisayar programıyla kız kardeşinin sesini taklit ederek inanmasını sağlayan kişilerce dolandırıldı. Bin 500 lirasını dolandırıcılara kaptıran Can, ilçe emniyet ekipleri ile Cumhuriyet Başsavcısı Ramazan Yazır'ın dikkati sayesinde 14 bin lirasını kurtarabildi.
Saim Can, sabah saatlerinde arayan bir kişinin, Eğil İlçe Emniyet Amirliği'nden aradığını, adına açılan hesaptan terör örgütüne para aktarıldığını söylediğini bildirdi.
Kendisine, hesabı açan kişinin yakalandığı ancak örgüte ulaşmak için verdikleri hesap numarasına acilen para yatırılması gerektiğinin anlatıldığını aktaran Can, yaşadıklarını şöyle anlattı:
"Üzerimde para yok, evde altınlarım var' dediğimde 'Tamam o zaman eve git altınlarını al ve emniyete getir, arkadaşlar kayıt altına alacak. Biz de evde sonra arama yapacağız. Bu süre zarfında telefonunu sakın kapatma' dediler. Ben de eve gidip ablam Gülnaz'ın altınlarını aldım ve geri geldim. Tam emniyet binasına yaklaşıyordum ki telefondaki şahıs bana 'emniyete gelme, yakaladığımız şahıs seni görebilir, altınları kuyumcuya emanet ver, parayı alıp hesaba yatır. Polis arkadaşlar da şu anda evinde arama yapıyor. Kız kardeşin yanlarında' dedi. Ben de 'inanmıyorum, sizin dolandırıcı olmadığınızı nereden bileyim' deyince 'şimdi seni kız kardeşine bağlıyorum' dedi. Telefonda konuştuğum kişi kız kardeşim Makbule idi. Ses onun sesiydi. Bunun üzerine olayın doğru olduğuna inanarak altınları kuyumcuya verdim. Altınlar karşılığında 13 bin 800 lira para aldım. Ancak telefon nedense hiç kapanmıyordu. Telefondaki kişi parayı söyledikleri hesaba yatırmamı isteyerek, 'Arkadaşlar, bunun karşılığında 14 bin lirayı kız kardeşine verdi' dedi. Ben de 'nasıl inanayım' deyince tekrar telefonu bağladılar. Ses yine kız kardeşimin sesi. Bana 'abi parayı bana verdiler. Polisler burada arama yapıyorlar. Resmi ve sivil polisler resmi araçla geldiler, 14 bin lirayı bana teslim ettiler' dedi."
"Polis eve gelmedi' deyince dolandırıldığımı anladım"
Can, kız kardeşinin sesini duyunca olanlara inandığını, ancak hala şüphelerinin devam ettiğini ifade ederek, kendisini arayan kişiye yanındaki sivil polislerin isimlerini öğrenmek istediğini söylediğini kaydetti.
Bunun üzerine bu kişinin, ilçede tanıdığı bir sivil polisin ismini söylemesiyle artık şüphesinin kalmadığını ve parayı PTT şubesinden dolandırıcıların bildirdikleri hesaba yatırdığını anlatan Can, şöyle devam etti:
"Bu arada şahıs telefonu yine kapatmıyordu. Ben bir akrabamın yanına gelerek onun telefonu ile kız kardeşimi aradım. Kız kardeşime 'polisler aramayı bitirdi mi?' diye sordum. Kardeşim 'ne araması, polis eve gelmedi' deyince dolandırıldığımı anladım. Telefonu hiç kapatmayan şahsa eve kimsenin gitmediğini söyledim. Bunun üzerine adam sustu ama telefonu da kapatmadı. Ben de hemen ilçe emniyet amirliğine giderek durumu anlattım. Telefonu görevli bir polis aldı, kişiyle konuştu. Ben durumu anlattım. Hemen savcılığa bildirildi. Parayı yatırmamın üzerinden yarım saat geçmeden savcılık hesabı bloke ettirdi. Dolandırıcılar sadece bin 500 lira alabilmişler. Daha sonra bu şahısların, dolandıracakları kişileri önceden herhangi bir bankanın veya şirketin müşteri hizmetleri gibi arayarak seslerini kaydettiklerini ve sesi başkasının sesine benzeten bir bilgisayar programı ile aynısını taklit edebildiklerini öğrendim. Ben bu hataya düştüm, başkası düşmesin."
Olayda parasının büyük kısmını PTT şubesinden geri alan Can, emniyet amirliği ekipleri ile Başsavcı Yazır'a teşekkür etti.
İlçede dolandırıcılara karşı anons
Öte yandan olayla ilgili Eğil Kaymakamlığı da kamu kurum ve kuruluşların adını kullanarak veya elektronik ortamda yakınlarının sesini taklit ederek maddi talepte bulunan kişilere itibar edilmemesi, böyle bir durumla karşılaşılması durumunda vatandaşların ilçe emniyet amirliğine başvurmaları için sık sık belediye hoparlöründen anons yaptırıyor.
Polis ekipleri de kahvehanelerde vatandaşları konuyla ilgili bilgilendiriyor.
Can, kendini emniyet mensubu olarak tanıtan ve bilgisayar programıyla kız kardeşinin sesini taklit ederek inanmasını sağlayan kişilerce dolandırıldı. Bin 500 lirasını dolandırıcılara kaptıran Can, ilçe emniyet ekipleri ile Cumhuriyet Başsavcısı Ramazan Yazır'ın dikkati sayesinde 14 bin lirasını kurtarabildi.
Saim Can, sabah saatlerinde arayan bir kişinin, Eğil İlçe Emniyet Amirliği'nden aradığını, adına açılan hesaptan terör örgütüne para aktarıldığını söylediğini bildirdi.
Kendisine, hesabı açan kişinin yakalandığı ancak örgüte ulaşmak için verdikleri hesap numarasına acilen para yatırılması gerektiğinin anlatıldığını aktaran Can, yaşadıklarını şöyle anlattı:
"Üzerimde para yok, evde altınlarım var' dediğimde 'Tamam o zaman eve git altınlarını al ve emniyete getir, arkadaşlar kayıt altına alacak. Biz de evde sonra arama yapacağız. Bu süre zarfında telefonunu sakın kapatma' dediler. Ben de eve gidip ablam Gülnaz'ın altınlarını aldım ve geri geldim. Tam emniyet binasına yaklaşıyordum ki telefondaki şahıs bana 'emniyete gelme, yakaladığımız şahıs seni görebilir, altınları kuyumcuya emanet ver, parayı alıp hesaba yatır. Polis arkadaşlar da şu anda evinde arama yapıyor. Kız kardeşin yanlarında' dedi. Ben de 'inanmıyorum, sizin dolandırıcı olmadığınızı nereden bileyim' deyince 'şimdi seni kız kardeşine bağlıyorum' dedi. Telefonda konuştuğum kişi kız kardeşim Makbule idi. Ses onun sesiydi. Bunun üzerine olayın doğru olduğuna inanarak altınları kuyumcuya verdim. Altınlar karşılığında 13 bin 800 lira para aldım. Ancak telefon nedense hiç kapanmıyordu. Telefondaki kişi parayı söyledikleri hesaba yatırmamı isteyerek, 'Arkadaşlar, bunun karşılığında 14 bin lirayı kız kardeşine verdi' dedi. Ben de 'nasıl inanayım' deyince tekrar telefonu bağladılar. Ses yine kız kardeşimin sesi. Bana 'abi parayı bana verdiler. Polisler burada arama yapıyorlar. Resmi ve sivil polisler resmi araçla geldiler, 14 bin lirayı bana teslim ettiler' dedi."
"Polis eve gelmedi' deyince dolandırıldığımı anladım"
Can, kız kardeşinin sesini duyunca olanlara inandığını, ancak hala şüphelerinin devam ettiğini ifade ederek, kendisini arayan kişiye yanındaki sivil polislerin isimlerini öğrenmek istediğini söylediğini kaydetti.
Bunun üzerine bu kişinin, ilçede tanıdığı bir sivil polisin ismini söylemesiyle artık şüphesinin kalmadığını ve parayı PTT şubesinden dolandırıcıların bildirdikleri hesaba yatırdığını anlatan Can, şöyle devam etti:
"Bu arada şahıs telefonu yine kapatmıyordu. Ben bir akrabamın yanına gelerek onun telefonu ile kız kardeşimi aradım. Kız kardeşime 'polisler aramayı bitirdi mi?' diye sordum. Kardeşim 'ne araması, polis eve gelmedi' deyince dolandırıldığımı anladım. Telefonu hiç kapatmayan şahsa eve kimsenin gitmediğini söyledim. Bunun üzerine adam sustu ama telefonu da kapatmadı. Ben de hemen ilçe emniyet amirliğine giderek durumu anlattım. Telefonu görevli bir polis aldı, kişiyle konuştu. Ben durumu anlattım. Hemen savcılığa bildirildi. Parayı yatırmamın üzerinden yarım saat geçmeden savcılık hesabı bloke ettirdi. Dolandırıcılar sadece bin 500 lira alabilmişler. Daha sonra bu şahısların, dolandıracakları kişileri önceden herhangi bir bankanın veya şirketin müşteri hizmetleri gibi arayarak seslerini kaydettiklerini ve sesi başkasının sesine benzeten bir bilgisayar programı ile aynısını taklit edebildiklerini öğrendim. Ben bu hataya düştüm, başkası düşmesin."
Olayda parasının büyük kısmını PTT şubesinden geri alan Can, emniyet amirliği ekipleri ile Başsavcı Yazır'a teşekkür etti.
İlçede dolandırıcılara karşı anons
Öte yandan olayla ilgili Eğil Kaymakamlığı da kamu kurum ve kuruluşların adını kullanarak veya elektronik ortamda yakınlarının sesini taklit ederek maddi talepte bulunan kişilere itibar edilmemesi, böyle bir durumla karşılaşılması durumunda vatandaşların ilçe emniyet amirliğine başvurmaları için sık sık belediye hoparlöründen anons yaptırıyor.
Polis ekipleri de kahvehanelerde vatandaşları konuyla ilgili bilgilendiriyor.