Ergenekon'da tanığı ağlatan duruşma

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Silivri Cezaevi içerisinde kurulan duruşma salonunda görülen davaya tutuklu sanıklardan İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Hayrettin Ertekin ve Erkut Ersoy katılmazken aralarında emekli Tuğgeneral Veli Küçük ve Danıştay saldırısı tetikçisi Alparslan Arslan’ın da bulunduğu 19 tutuklu sanık katıldı. Tutuksuz sanıklardan ise gazeteci Güler Kömürcü Öztürk duruşmada hazır bulundu.

AYSEL SAĞLAM TANIK OLARAK DİNLENİYOR

Mahkeme Başkanı Köksal Şengün’ün mazeret bildirerek katılmadığı ve yerine vekaleten üye Hakim Hasan Hüseyin Özese’nin heyete başkanlık yaptığı duruşmada Danıştay saldırısıyla ilgili tanıkların dinlenilmesine devam edildi. Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, tanık Aysel Sağlam’ı ifadesinin alınması için kürsüye çağırdı. Kimlik tespiti yapılan Sağlam, Genelkurmay Başkanlığı’ndan emekli eğitimci olduğunu belirtti.

"İSMAİL YILDIZ JİTEM’İN MESAJINI VERDİ"

Başkan Özese’nin "Danıştay davasının en önemli tanıklarındansınız" sözlerine Sağlam, "Hiç ilgisi yok efendim" şeklinde cevap verdi. Yemin ettirilen tanık Sağlam ifadesinde ilginç beyanlarda bulundu. Sağlam, "2 Aralık 2010 tarihinde konuşan davanın tutuklu sanığı SESAR Başkanı İsmail Yıldız bana şifreli mesaj gönderdi ve ölümle tehdit etti" diye konuştu. Sağlam, "Yıldız, beyanında Tuncay Güney ve Fettullah Gülen’in 35 gün önce öldürüldüğünü söylemişti. Ben şifreyi çözdüm. 12 Şubat annemin öldüğü tarih, benim de o tarihte öldürüleceğime dair JİTEM’in mesajını verdi. Ben size JİTEM’i anlatmak için geldim" dedi.

"BENİ JİTEM MAHVETTİ"

16 Mayıs 2006 tarihinde bir gazeteye başka bir konuda röportaj vermek için gittiği sırada Alparslan Arslan ve yanındaki avukata benzeyen iki kişiyi gördüğünü söyleyen Sağlam, olayı röportaj vermek için gittiği muhabire anlattığında ise haberin "Danıştay’ın sürpriz tanığı" şeklinde yayınlandığını söyledi. Ankara Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’nde anlattığını söyleyen Sağlam, çıkan haberlerde kendisinin bir Danıştay çalışanı olarak gösterildiğini ve bunun düzeltilmediğini öne sürerek, "Ben yıllarca silahlı kuvvetlerde çalıştım. Beni JİTEM mahvetti. Bana aileme ve çocuğuma zulmetti. Özellikle yargı içinde çok iyi örgütlenmiş, açtığım hiçbir davayı kazanamadım" şeklinde ilginç ifadelerde bulundu.

"DİĞER İKİ KİŞİNİN YÜZLERİNİ HİÇ HATIRLAMIYORUM"

Sağlam Alparslan Arslan ve iki kişiyi Danıştay binası yakınında gördüğü iddiasıyla ilgili olara da şunları söyledi:

"Necati Bey Caddesi’nden Danıştay’a giden dar ve arabaların olduğu yolda saat 11.30 civarında avukat olduğunu tahmin ettiğim üç kişiyi gördüm. Ellerinde çantalar vardı. Eşkal olarak sadece Alparslan Arslan’ı duruşundan ve yüzünden tanıdım. Diğer iki kişinin yüzlerini hiç hatırlamıyorum. Yolun dar olması nedeniyle karşı karşıya geldik. Beni fark etmediler bile, Yol vermediler. Geçtikten sonra ’Neden yol vermiyorsunuz?’ diye sormak istedim ama vazgeçtim. Olayla ilgili bilgim bu kadardır"

"BAS İMZANI ÇEK GİT’ DEDİLER"

Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese’nin Ankara Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’nde verdiği ifadeyi okumasının ardından , Sağlam, "Bana, ’Olay gününe ilişkin bir görgünüz yok. Siz olaydan bir gün önce oradaydınız. Görüntülerde de sizi göremedik. Bas imzanı çek git dediler’ Ben de olay zamanının stresi ile imzalayıp gittim. Sonra da polisin baskısı diye haberler yapıldı. Yapılan haberlerde Danıştay ve Oyak’ın, güvenlik kameralarının bozuk olduğu şeklinde açıklamaları bulunduğu çıktı. Oysa ben olay zamanı güvenlik kamera kayıtlarının alındığını ve incelendiğini çok iyi biliyorum" dedi.

"NEDEN GÜLÜYORSUN BANA?"

Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, duruşmalarda tanık olarak dinlenen Burhan Gür, Orhan Kadı, Recep Özkan, Osman Mutlu, Tarkan Toper ile sanıklardan Semih Tufan Gülaltay, Tekin Irşi ve Süleyman Esen’in de fotoğraflarının arasında bulunduğu bazı sanık ve tanıkların fotoğraflarını göstererek Danıştay saldırısından bir gün önce Danıştay binasının kapısı önünde Alparslan Arslan ile birlikte gördüğü iki kişinin bu fotoğraftaki kişiler arasında yer alıp almadığını sordu. Bu fotoğrafların daha önce emniyette gösterilen fotoğraflardan farklı olduğunu belirten Sağlam, fotoğraftaki kişileri tanımadığını söyledi. Başkan Özese, tanık Aysel Sağlam’dan arkasında kalan sanıklara da dönüp bakmasını istedi. Başkan Özese’nin, "Yakınlarına giderek oradan da bakabilirsiniz" demesinin ardından tanık Sağlam, Alparslan Arslan’ın bulunduğu bölüme giderek, "Bu bana bir işkence, gerçekten işkence" dedi. Sağlam, sanık Alparslan Arslan’ın yanına yaklaşarak "Neden gülüyorsun sen bana?" diye çıkıştı.

TANIK AĞLAMAYA BAŞLAYINCA DURUŞMAYA ARA VERİLDİ

Bu arada tutuklu sanıklardan emekli Yüzbaşı Muzaffer Tekin de "İşkence gördüğünü söylüyorsun. Sen bizim çektiğimiz işkenceyi görsen" diye oturduğu yerden konuştu. Kürsüye dönen Sağlam, "Gülüşünün arkasında çok farklı şeyler var. Birçok şeyi biliyor. Bana onun baskısıyla onca zamandır işkence yapıyorlar" dedi. Özese’nin, "Saldırıdan bir gün önce gördüğün kişilerden biri bu muydu?" sorusuna Sağlam,"Evet bu Alparslan Arslan, ilk mahkemede de böyle sinsi gülüşü vardı. Oradan hatırlıyorum. Ancak çok kilo almış" diye konuştu. Özese’nin, diğer kişilerden sanıklar arasında olan var mı?" sorusu üzerine diğer sanıkların bulunduğu bölmeye doğru da yürüyen Sağlam, "Yalan söyleyemem, hiçbirinizi görmedim" dedi. Sağlam, "Kim bana bu işkenceyi yaptıran sayın başkanım?" demesinin ardından ağlamaya başladı. Bunun üzerine Başkan Özese, duruşmaya ara verdi.