Rektör, eşini ‘hamile kaldı’ diye boşuyor

Güncelleme Tarihi:

Rektör, eşini ‘hamile kaldı’ diye boşuyor
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 28, 2010 00:00

İzmir’deki Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Füzün (58) eşi, Suat Seren Göğüs Hastalıkları Hastanesi Başhekim Yardımcısı Ferda Ulviye Hoşgörler Füzün’den boşanmak için dava açtı.

Füzün dilekçesinde, eşiyle kültür ve sosyal davranış farklılığının ilk günden beri evliliği olumsuz yönde etkilediğini, çocuk yapmamak konusunda anlaştıkları halde eşinin gizlice hamile kaldığını ifade etti. “Şiddetli geçimsizlik” nedeniyle açılan davanın ilk duruşması 9 Haziran’da, İzmir 8’inci Aile Mahkemesi’nde yapılacak. Avukat Celal Rami Gürkan aracılığıyla Nisan’da İzmir Nöbetçi Aile Mahkemesi’ne sunulan dilekçede şu ifadeler yer alıyor: “Mehmet Füzün ile Ferda Ulviye Hoşgörler, 2004’te evlendiler. Hoşgörler’in, İzmir’de görev yapmasını sağlamak amacıyla anlaşarak evlenmeye razı olan Füzün, iyi bir ailede, iyi eğitim görmüş, mesleğinde üst düzeye gelmiş bir bilim adamıdır. Çift arasında evlilikleri süresinde duygusal anlamda yakınlaşma olmamıştır.
Aralarındaki kültürel fark nedeniyle taraflar, evliliğin uzun sürmeyeceği ihtimalini düşünerek evlilikten önce notere başvurarak mal ayrımı rejimini benimsemişlerdir. Füzün, Hoşgörler’in üzücü, başına buyruk davranışlarına katlanarak evliliğini sürdürmüştür. Aldığı evin yüzde 10’unu dahi karşılamamış olmasına rağmen, evin yüzde 50’sinin tapusunu eşine güvence olarak vermiştir. Boşanmaları muhakkak olan çift, anlaşıp çocuk yapmamışlardır. Gizlice hamile kalan Hoşgörler’in bu tutumu, başına buyruk tarzının en net belirtilerindendir. Davalıdan boşanmak zorunlu hale gelmiştir. Hoşgörler de bunu fark etmiş olacak ki, evini terk ederek annesinin yanına göç etmiştir. ”

Eşi boşanmak istemiyor

Rektör, eşini ‘hamile kaldı’ diye boşuyor


Ferda Ulviye Hoşgörler Füzün boşanmak istemiyor. Füzün’ün avukatı tarafından verilen dilekçede, “Çocuğunu mutlu ve huzurlu bir aile ortamı içerisinde büyütme gayesi ve davacının bulunduğu konumun getirdiği stres ve sıkıntının geçici olduğu düşüncesinde olduğundan haksız ve gerçeklikten uzak davanın reddini talep etme zorunluluğu hasıl olmuştur” denildi.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!