Seçim rüyası görmeyin

Güncelleme Tarihi:

Seçim rüyası görmeyin
Oluşturulma Tarihi: Ocak 09, 2010 00:00

Başbakan Tayyip Erdoğan, muhalefetin erken seçim açıklamalarına, “Yenilen pehlivan güreşe doymazmış. Kimse seçim rüyası görmesin” yanıtını verdi.

Haberin Devamı

Erdoğan partisinin kadın kolları eğitim toplantısında yaptığı konuşmada erken seçimin geri kalmışlığın göstergesi olduğunu belirterek, şunları söyledi:

Sözümüz nakit

Batılı ülkelerde erken seçim yoktur. Erken seçim geri kalmışlığın alametidir. Türkiye yıllar yılı ortalama 16 ayda bir seçime gitmiştir. Bunu değiştiriyoruz. Diyoruz ki, ‘İlan edilen neyse o zaman yapılacak.’ Ona da alışacaklar. Biz alışılmış liderlerden değiliz. Ağzımızdan çıkan söz nakit değerindedir.

Açık ara öndeyiz

Seçimler Anayasamızın öngördüğü çerçevede, zamanında yapılacaktır. AK Parti, sapasağlam durduğu yerde duruyor. Gücünü koruyor. AK Parti hâlâ açık ara önde, hâlâ 1’inci partidir, gücüne güç katmaktadır. Birkaç gündür Sayın Baykal bir yandan, Sayın Bahçeli bir yandan seçim kelimesini telaffuz etmeye başladılar. Yahu el insaf, daha 9 ay önce seçim yapıldı ve haliniz ortada. Yenilen pehlivan güreşe doymazmış. Siz güreşe doyacaksınız diye her yıl seçime gidemeyiz ki!

Hazımsızlar

Anayasa ne diyor, ‘Seçimler 4 yılda bir yapılır’. Şimdi kaç yıl oldu? 2.5 yıl. Daha 1.5 yıl var. Seçim kelimesini telaffuz etmenin dahi ülke ekonomisi üzerindeki etkilerini bunlar düşünmüyor, düşünmek istemiyorlar. Çünkü bunların ülkenin kaynaklarının güçlenmesi diye bir dertleri yok. Bunlar, ‘Ne yapalım da ülke karışsın’ diyorlar. Ama ne ister Ergenekon’un avukatı olun, ister çetelerin, mafyanın avukatı olun, bu ülkeyi karıştıramayacaksınız. Bu ülke her geçen gün daha iyiye gidecek. İşte bakın dünyada 70’i aşkın ülkenin kredi notları düşürülürken kredi notu yükseltilen 17 ülkeden biri de Türkiye. Nedir bu hazımsızlığınız?

İkiyle çarpın

Sayın Baykal, ‘AK Parti’nin oy oranı şuralara düştü’ diyor. 29 Mart’taki gibi kendi partisinin oy oranlarını bir kenara bıraktı. Bizim oy oranımızla uğraşıyor. Bundan sonra kamuoyu araştırmacılarına para veremeyeceğiz. Ama siz Baykal ne diyorsa onu en az ikiyle çarpın.

Annelere görev

Evlatlar vurulup yere düştüğünde ne kadar uzakta olursa olsun anne bunu hisseder. Çünkü canından can kopmuştur. Bunu en iyi kavrayacak olan annelerdir. Onun için sürece el koymanızı, süreci omuzlarınızda hatta yüreğinizde taşımanızı istiyorum. Memleketinize döndüğünüzde her bir anneye ulaşacağız. Onlara ne kadar samimi olduğumuzu, tek amacımızın annelerin gözyaşını dindirmek olduğunu anlatın. Tahriklere kulak asmasınlar. Çözüm istemeyenlerin kurdukları tuzaklara düşmesinler. Ninnilerin dili yoktur. Her anne şefkatle çocuğuna ninniler söyler. Hepimiz bu ezgiyle büyüdük. Ama bazı anneler ninniyle büyüttükleri çocuklarının başında ağıt yakmak zorunda kaldılar.

Beşikteki bilmez

Allah aşkına beşikteki yavru için Alevilik, Sünnilik nedir? O yavrucaklar için Türk, Kürt nedir? Roman, Gürcü nedir? Yahu bunlar sorulur mu? Hangimiz dinimizi, etnik mezhebimizi doğmadan önce seçtik. Her doğan farklı bir ırk, kabile halinde doğar. Zaten zenginlik de orda değil mi? Bunu göremeyecek kadar zavallı olanlar var.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!