Güncelleme Tarihi:
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, kapatılan DTP'nin eski milletvekilleriyle ilgili, “İstifanın tek yönlü tasarruf olması sebebiyle MHP, TBMM'de istifaların kabulü yolunda oy kullanacaktır” dedi.
Ankara'da basın kuruluşlarının temsilcileriyle bir araya gelen Bahçeli, kapatılan DTP'nin eski milletvekillerinin, istifa dilekçelerini TBMM'ye vererek sürecin başlatılması düşüncesinde olduklarını ifade ettiklerini anımsattı.
Bahçeli, kapatılan DTP'nin eski milletvekillerinin, “Demokratik Toplum Kongresi kararıyla da pekiştirilmiş olan tek yönlü istifa tasarrufunu, bir tercih olarak gördüklerini” dile getirerek, “Kararlarına saygı duyuyoruz. Anayasanın 84. maddesine göre, istifaların TBMM'ye gelmesi halinde orada onaylanması gerekmektedir. Onay sürecinde, DTP milletvekillerinin almış oldukları kararlar doğrultusunda, onların bir tercihi, istifanın tek yönlü tasarruf olması sebebiyle MHP, TBMM'de Anayasanın ilgili maddesi gereğince oylamaya sunulduğunda, istifaların kabulü yolunda oy kullanacaktır” diye konuştu.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün, siyasi parti liderleriyle yapması öngörülen toplantıyla ilgili, “Henüz böyle bir davet söz konusu değildir ama olması halinde verimli bir görüşme olmayacağı kanaati ilk görüşmede ortaya çıktığı için tekrarında yarar görmüyoruz” dedi.
Ankara'da basın kuruluşlarının temsilcileriyle bir araya gelen Bahçeli, “Türkiye'de son günlerde artan tansiyonun düşürülmesi konusunda MHP olarak ne tavsiye edersiniz?” sorusu üzerine, AK Parti'nin 7 yılı aşkın süredir, TBMM'de yüksek oranda temsil kabiliyetiyle Türkiye'yi yönetmeye gayret ettiğini belirtti.
Bahçeli, şöyle konuştu:
“AKP'nin bu süre içinde uyguladığı politikalar çok yönlü değerlendirildiğinde, AKP yönetiminin gerilim stratejisine dayalı, cepheleşmeyi ve kamplaşmayı öngören, çatışmayı körükleyen bir anlayışla siyasi tavrını ortaya koyduğunu görüyoruz. Bu süreç hala devam ediyor. Türkiye'nin birçok yerinde, özellikle Güneydoğu il ve ilçelerinde başgösteren ve ayaklanma provası niteliği taşıyan toplumsal olaylar karşısında sessiz kalmasıyla da bunu bölücü terörü cesaretlendirebilin bir davranış gibi görüldüğü ifade edilebilir.”
MHP'nin, ülkenin cephelere ayrılması, kamplara bölünmesi, ırk ve mezhep temelinde bir ayrışmanın ortaya çıkması ve bunun bir çatışmaya dönüşmesi halini kabul etmediğini sürekli dile getirdiğini ifade eden Bahçeli, şunları kaydetti:
“Bununla ilgili de ortaya koyduğu siyasi tavır ve yaklaşımlar, uzlaştırmacı, toplumu çatışmadan uzak tutucu, öncelikle de kendi mensuplarını sokağa dökmeyen kararlı bir tutumla olaylara yaklaşmaktadır. Pazar günü düzenlenen 'Bin Yıllık Kardeşliği Yaşa ve Yaşat' mitinginde de bir bölümü, Türkiye'de sağduyu ve aklıselimin hakim olması gerektiğini ifade ederek, mitingimizi şereflendirenlere de bunu tavsiye ederek bakış açımızı bir kez daha ortaya koymuş olduk. Bundan sonraki davranışlarımız da böyle olacak. Ülkeyi kardeş kavgasına götürebilecek hatalardan uzak kalmalıyız.
Açılım projesi, bize göre yıkım projesi şeklini almıştır. AKP yönetimi hala gerekli dersi çıkarmamaktadır. Türkiye'nin her tarafında olayların yaygınlaşmakta olduğunu görüyoruz. Toplumsal olayları önleyici tedbirler, zamanında ve yeterli ölçüde alınmadığı takdirde, bu ayaklanma geçmişte de belli şekilde yaşanmış olan kurtarılmış bölgeler yaratarak, daha sonra bunu belli amaçlar doğrultusunda kullanma eğilimi ortaya çıkabilir. Ülkenin bölünmesini gerçekleştirebilecek büyük hatalara da sebebiyet verebilir.”
“CUMHURBAŞKANI GÜL, AÇILIM PROJESİNİN BİR TARAFIDIR”
Devlet Bahçeli, bir gazetecinin, Cumhurbaşkanı Gül'ün, siyasi parti liderleriyle bir toplantı yapmayı öngördüğünü belirterek, “Bu toplantıya gider misiniz?” sorusuna da şu karşılığı verdi:
“Sayın Cumhurbaşkanı'nın, uzlaşma zemininin oluştuğu düşüncesinden hareketle, liderleri teker teker Çankaya Köşkü'ne davet ederek görüşmeler yaptığını hatırlıyoruz. MHP olarak bu davete katıldık ve 1 saat 10 dakika süren görüşmemizi gerçekleştirdik. Görüşmenin özü ve öze dayalı sonraki gelişmeleri birbirleriyle ilişkilendirerek değerlendirdiğimizde, Sayın Cumhurbaşkanı açılım projesinin bir tarafıdır. Dolayısıyla, bu görüşmeden hayırlı sonuç elde edilememiştir. Açılımın bu gidişatını durdurabilecek ya da farklı bir zemine çekecek yaklaşımlar üzerinde bir gayreti olmamıştır. Açılımın bir ayrışmaya dönüştüğü bir ortamda yapacağı bir toplantı, çok geç kalmış bir toplantıdır. Sayın Cumhurbaşkanı, liderlerle toplantı yapacağı yerde, Bakanlar Kurulunu yönetme yetkisi de kendisinde olduğu için Bakanlar Kuruluna başkanlık yaparak, Türkiye'nin bu gidişatını mevcut siyasi iktidarla bir değerlendirme yapıp, nerede bir yanlışlık yapılmışsa, ondan vazgeçme kararını oluşturması ve bu kararı da kamuoyula paylaşması daha doğru olacaktır.”
Bahçeli, Cumhurbaşkanı Gül'den, toplantıyla ilgili henüz bir davetin söz konusu olmadığını bildirerek, “Ama olması halinde verimli bir görüşme olmayacağı kanaati ilk görüşmede ortaya çıktığı için tekrarında yarar görmüyoruz” dedi.