Şengün'den Balbay'a: Akli selim şekilde cevap verin

Güncelleme Tarihi:

Şengünden Balbaya: Akli selim şekilde cevap verin
Oluşturulma Tarihi: Kasım 24, 2009 14:21

İkinci Ergenekon Davası'nın 20’inci oturumunda çapraz sorgusuna devam edilen tutuklu sanık Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay Cumhuriyet Savcıları Mehmet Ali Pekgüzel ve Nihat Taşkın tarafından yöneltilen soruların çoğuna "Daha önce yanıtlamıştım" diye cevap verdi.

Haberin Devamı

Mustafa Balbay’ın "Öyle bölük, pörçük notlar ki olmadık şekilde birbirine bağlanması olağanüstü bir zorlama" diye konuşması üzerine Mahkeme Başkanı Köksal Şengün, "Sizi zorlayan kızdıran sorularla karşılaşabilirsiniz. Ancak akli selim şekilde cevap vermeniz gerekir" dedi. Bunun üzerine Mustafa Balbay da "Haklısınız. Sakin olmak faydalı ama her soruda bir ’fay dalı’ gibi efendim" diye yanıt verdi.

Savcı Mehmet Ali Pekgüzel’in Mustafa Balbay’a ait olduğu belirtilen notlarla ilgili olarak soruya ise Mustafa Balbay, "Savcı emekli olursa senarist olur. Aynı zamanda yazarda olabilir" diye yanıt verdi. Mustafa Balbay’ın avukatlarının savcıların soruları soruş şekline itiraz etmesi üzerine mahkeme başkanı Köksal Şengün mesleği ile ilgili değil suçlamalarla ilgili sorular olduğunu söyledi.

Yapılan itirazların ardından söz alan Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel ise "Siz hiçbirşeyi açıklamayor ve cevap vermiyorsunuz, gördüğümüz kadarıyla" dedi.

İki kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle yargılanan Mustafa Balbay’a Cumhuriyet Savcıları Mehmet Ali Pekgüzel ve Nihat Taşkın tarafından sorulan bazı sorular ve cevapları ise şöyle:

Savcı Mehmet Ali Pekgüzel: Bilgisayarınızda ele geçirilen notlarda bazı kişiler hakkında bilgiler yer almaktadır. Dr. Gürbüz Çapan, Taner Akçam’la ilgili notlar da var. Açıklar mısınız? Bu notlar terör örgütünün istihbarat çalışması çerçevesinde mi alındı?

Mustafa Balbay: Bu soruya daha önce yanıt vermiştim.


Savcı Mehmet Ali Pekgüzel: Engin Aydın’la ilişkinizi açıklar mısınız?

Mustafa Balbay: Bu soruya daha önce yanıt vermiştim.


Savcı Mehmet Ali Pekgüzel: Erdal Şenel ile ne zaman tanıştınız?

Mustafa Balbay: Gazeteciliğin nasıl yapıldığını anlatmıştım.

Savcı Mehmet Ali Pekgüzel: Erdal Şenel, Engin Aydın yapılan toplantıya ilişkin 'AK Parti yükseliyor. Erbakan’dan daha beterler, Cemsede yer ayırdım' şeklinde notlar var. Bu toplantıyı kim yaptı? Notlarda E.Ş. diye geçen kişi Erdal Şenel’midir? Erdal Şenel’in ’Cemsede yer ayırdım sözünü açıklar mısınız? Bu görüşmlere yapıldığında Erdal Şenel görevde miydi?"

Mustafa Balbay: Bu soruya yanıt vermiştim. Gazetenin terör üssü gibi gösterilmesini kabul etmiyorum. Sorunun sorulma şekli ile adeta Atatürkçü olmak da terörist olmakla eş değerde gösterildiğini düşünüyorum.

Savcı Mehmet Ali Pekgüzel: Mini Ehli-dil toplantısı... Gazi Orduevi’nde... Ev sahibi Şenel, ’ben çok karamsarım’ dedi. ’Fethullah iktidarda, biz patinaj yapmışız, CHP umut vermiyor’ şeklinde notlarınız var. Bu notlar size mi ait, notlarınızdaki sözler Erdal Şenel’e mi aittir? Mini Ehli-dil kimlerden oluşuyor?Buradaki kısaltmalar kimdir?

Mustafa Balbay: Bu toplantılara katılanlardan K.Ö. şu anda Ankara Valisi olan Kemal Önal’dır. Ankara Valisi de mi terörist. Yücel Y. TRT eski Genel Müdürüdür. Bu toplantılara çok geniş kesimden insanlar katılırdı. Yargıtay, Danıştay üyeleri, AK Parti Milletvekilleri, bürokratlar da katılırdı.

Savcı Mehmet Ali Pekgüzel: ’Bu işi 28 Şubat'ta bitirecektik. 3 kişi planladık. Bir, Fevzi ve ben... Karadayı bizi uyuttu. Bir numara teslim olmuş durumda. Bu notlar size mi ait? Bu sözleri kim söyledi?

Mustafa Balbay: Bu soruyu yanıtladım. Tipik montajlanmış, anlamı bölünmüş notlardan biri.

Savcı Mehmet Ali Pekgüzel: Bu konuşmadaki montajlı bölümleri açıklar mısınız?

Mustafa Balbay: Tek tek bu montajlanmış, şu montajlanmış diyemem. Anlamları bozulmuş.

Savcı Mehmet Ali Pekgüzel: Tuncer Kılınç ile ne zaman nerede tanıştınız?

Mustafa Balbay: MGK sekereteriydi. Bu nedenle tanıştım.

Savcı Mehmet Ali Pekgüzel: Notlarınızda yer alan ’desteklenmesi gereken yeni oluşum’ nedir? Notlarda yer alan Tuncer Kılınç’ın ’AK Parti’yi yasal yollarla durdurmak mümkün değil’ sözü doğru mudur? Bunu haber yaptınız mı? Suç oluşturacak faaliyetlerin sizinle paylaşılmasının nedeni nedir? Bu samimiyet ve güven nereden kaynaklanmaktadır?

Mustafa Balbay: Bir gazeteci hangi sözün suç olup olmadığını araştırmaz. Savcıların soruyu soruş şekli ön yargılıdır. Bu iddia makamının kafasında oluşturduğu düşünceyi bana doğrulatma biçimidir. Ama gerçekten bu soruların soruluş şeklinde itiraz ediyorum. İddia makamı kafasında oluşturduğu terör örgütünü benim cevaplarımla güçlendirmeye çalışıyor. Ben derin bir nefes çeksem. Bunun anlamı nedir diye soracaklar.

Savcı Mehmet Ali Pekgüzel: İlhan Selçuk ile ilgili de notlar almışsınız? ’Herşey için erken’ sözü ile ne kastedilmektedir. ’9 Mart-12 Mart açısından bakılan olay’ nedir? Orduyu yanlızlaştıracak olay nedir? Açıklarmısınız?

Mustafa Balbay: Bu soruya da daha önce yanıt vermiştim. Cumhuriyet Gazetesi ve İlhan Selçuk ile ilişkimi anlatmıştım.

Savcı Mehmet Ali Pekgüzel: Notlarınızda Mustafa Sarıgül’ün görüşmek istediği ve İ.S.’nin Sarıgül’ü desteklemek görüşünde olduğu yazıyor. Bu notlar size mi ait. Açıklar mısınız?

Mustafa Balbay: Bu soruyu da yanıtladım. Mustafa Sarıgül, CHP Genel Kurulu’nda adaydı. Bizde gazeteci olarak olup olamayacağını konuşuyorduk. Mustafa Sarıgül bugün parti kurdu, Ergenekon mu? Abdullatif Şener parti kurdu, Ergenekon mu? Hüsamettin Cindoruk iki partiyi birleştirdi, Ergenekon mu? Parti kurmanın terör örgütü kurmakla eş değer görüldüğü dünya tarihinde görülmemiş bir önyargı ve bağnazlık söz konusudur.

Savcı Mehmet Ali Pekgüzel: Notlarınızda yer alan ’Fitili ateşlemek ne demektir’ açıklar mısınız?

Mustafa Balbay: Mecazi bir anlamda söylenmiş bir sözdür. Yoksa bombayı ateşleyip beklemedim. ’İnsanlar ne oluyor ne bitiyor farkında olsun’ o anlamda söylemiş birşeydir.

Savcı Mehmet Ali Pekgüzel: Notlarınızda ’kale’ ve ’merkez’ olma konusunu açıklar mısınız?

Mustafa Balbay: O dönemde bir siyasi arayış vardı. İktidar bile arayış içerisindeydi. ’Demokrasi içerisinde ne yapılır’ diye düşünüyorduk. Mustafa Özbek parti kurmak istiyordu. Ben de tutmayacağını ve oy alamaz ise bugüne kadar kazandıklarını da kaybedebileceğini söyledim. Ankara’daki en büyük mezarlığın siyasi parti mezarlığı olduğununu belirttim. Tuncay Özkan Kanaltürk’ü satmıştı. Buna kızdım ve eleştirdim. Bu kanal ulasalcıların kalesi gibiydi.

Savcı Mehmet Ali Pekgüzel: ’Mustafa Özbek ile işbirliğini geliştirmek’ notu ne demektir?

Mustafa Balbay: Yasalar izin vermedi. Sadace Strateji ekini çıkarmaya karar verdik. Diğerleri için yasalar izin vermedi.

Savcı Mehmet Ali Pekgüzel: Sendikanın 8 trilyonu nedir? Ne kadarını harcadın?

Mustafa Balbay: Yasalara sonuna kadar bağlıyız. Sendikanın 5 kuruşunu bile harcamadım.

Savcı Mehmet Ali Pekgüzel: Tuncay Özkan ile ilgili notlarda var. Bu notları siz mi tuttunuz?

Mustafa Balbay: Tuncay Özkan ile uzun süre Cumhuriyet Gazetesi’nde birlikte çalıştık. Son yıllarda bir iki kez telefonla görüştük. Başka irtibatımız olmadı.

Savcının sorusundaki tarihe itiraz eden Tuncay Özkan ise, savcıların 2000 olan tarihi bilerek 2003-2004 olarak sorduğunu ve bunu kasıtlı olarak yaptıklarını söyledi. Tuncay Özkan’ın araya girerek sinirli bir şekilde konuşmasına mahkeme başkanı Köksal Şengün müdahale ederek "Burası kahvahane değil" diyerek uyardı.

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!