Danıştay'dan dinleme açıklaması

Güncelleme Tarihi:

Danıştaydan dinleme açıklaması
Oluşturulma Tarihi: Kasım 13, 2009 12:21

Danıştay Başkanı Mustafa Birden, “Yargı mensuplarının dinlenilmesi, fiziki takibe alınması, yazılı ve görsel basında haber ve görüntülerine sıklıkla yer verilmesi yargıyı kontrol etme ve üzerinde etkili olma gayesinden başka bir şey değildir. Bu durumu insan haklarına saygılı, demokratik ülke kavramıyla bağdaştırma olanağı bulunmamaktadır” dedi.

Haberin Devamı

Danıştay Başkanı Mustafa Birden, “Yargı mensuplarının dinlenilmesi, fiziki takibe alınması, yazılı ve görsel basında haber ve görüntülerine sıklıkla yer verilmesi yargıyı kontrol etme ve üzerinde etkili olma gayesinden başka bir şey değildir” dedi.

Birden, yargıda telefonların dinlenildiği iddialarına ilişkin görüşlerini açıkladı.

“Haberleşme özgürlüğü ve özel hayatın gizliliğine ilişkin anayasal temel hak ve özgürlüklerde ciddi bir aşınma ve ihlal varlığının söz konusu olduğunu” ifade eden Birden, “gelinen noktada sadece yüksek yargı mensupları, hakim ve savcılarla ilgili değil, tüm dinleme kararlarında gerekli özen ve hassasiyetin gösterilmediğinin görüldüğünü” söyledi.

Birden, “(Ben de dinleniyor muyum) yolundaki endişe ve korkular toplumda ciddi bir güven bunalımı yaratmıştır” dedi.

Haberin Devamı

Her gün yeni bir ses ve görüntü kaydının internet ortamında, haber ve yayın organlarında yer aldığını belirten Birden, şöyle konuştu:

“Bu, mahkeme kararıyla yapılan teknik takip ve dinlemeler dışında gayri hukuki dinleme yol ve yöntemlerine sıkça başvurulduğu konusunda kamuoyunda yaygın bir kanının oluşmasına sebebiyet vermiştir.

Yargı mensuplarının dinlenilmesi, fiziki takibe alınması, yazılı ve görsel basında haber ve görüntülerine sıklıkla yer verilmesi yargıyı kontrol etme ve üzerinde etkili olma gayesinden başka bir şey değildir. İnsan hak ve özgürlüklerine yönelik ihlallerin engellenmesinde çok önemli konumları bulunan yargıç ve savcıların aynı neviden hak ihlallerine muhatap olmaları, yargı bağımsızlığı ve yargıç güvencesini zedelediği gibi bu durumu insan haklarına saygılı, demokratik ülke kavramıyla bağdaştırma olanağı da bulunmamaktadır.

Toplumda oluşturulan güven bunalımı en kısa sürede telafi edilmeli, en etkili ağızlardan kamuoyunu tatmin edici açıklamalar yapılmalıdır.”

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!