Gülçin yazıyor

Gülçin TELCİ
Haberin Devamı

Savcıyı ziyaret

PERŞEMBE günü saat 10.00’da Şişli Cumhuriyet Savcısı'nın çok özel bir misafiri vardı. Savcı Bey, ‘‘Bu bir dost ziyareti, ikimiz de kamu görevlisiyiz. Bana yeni başkan yardımcısı Ahmet Bey'i tanıştırdı, başka bir şey yok’’ diye özetliyor bu ziyareti. Ben de kendisine ‘‘Bu sıralarda galiba sizi bazı dosyaları nedeniyle daha sık ziyaret etme durumunda kalacak. Alıştırmak için gelmiş olmalı!’’ demekten kendimi alamıyorum.

BORCUN BİRİ BİN PARA

Şişli Belediyesi'nin bankalara borçları da çok. Bir de bugünlerde Danimarka'dan almak istediği kredi var. Sonra bunlar nasıl ödenecek?. Gülay Hanım durmadan fikir değiştiriyor. Hakkında soruşturma önergesi verilince önce yanındaki başkan yardımcılarını görevden alıyor, sonra tekrar işe alıyor. Bu garip kararı aldığı gün Şişli Belediyesi'ni yakından tanıyanlar, ‘‘Hanım'ın yeni gövde gösterisi iki gün sonra hepsi eski görevlerine iade edilecekler’’ diye yorumlamışlardı. Aynen de öyle oldu.

150 MİLYAR

Okmeydanı'ndaki Mahmut Şevket Paşa Parkı niye imara açıldı? Maçka Palas'ın arka bahçesine nasıl imar izni verildi? Ermeni Karagözyan Vakfı'nın Şişli'deki arsasınının bir bölümü kamulaştırılsaydı ne yapılacaktı? Kasımpaşa Piyalepaşa'da tapuda 16 milyar gösterilen Belediye arsasından alınan 150 milyar nereye gitti? Yapı Kredi Plaza'nın yanında gökdelen projesi, Polat'a verilen imar izinleri, Singapur modeli hayaller, Nişantaşı kaldırımları. Bunlar anlamadığım şeyler. Gülay Hanım'la ilgili İstanbul Defterdarı'nın hazırladığı 82 dosya olduğu ise konuşulmakta.

Onlar erdi muradına

GÜLAY Hanım ünlü çiftlerin nikahlarını kıya kıya herhalde gelinleri kıskandı ve önce boşandı, sonra kendisi de nikah masasına oturuverdi. Süslendi, püslendi 42 yaşındaki damat adayının 3'ncü karısı olma şerefine nail oldu. Damat, 1980 öncesi yıllarda ülkücülerin Orta Anadolu sorumlusu olmuş, beş lisan bilen Kayserili Orhan Aslıtürk'ten başkası değildi. Aslıtürk, Altemur Kılıç'ın kızı olan Fatoş Hanım'la da birkaç kez evlenip ayrılmıştı. Eşinin arkadaşları Fatoş Hanım'ın bu boşanmalar sırasında zaman zaman yüzünde ünlü estetikçi Moris Dray'de tedavi olan hanımların yüzlerindeki gibi şişler olduğunu hatırlıyorlar.

Demirel'in T.C. siyasetine dekor olarak düşünüp sunduğu Gülay Hanım'ın geçenlerde bir gazeteciye ‘‘hiç flört etmedim'' demesi aklıma çok sevdiğim bir fıkrayı getirdi. Kadın içini çekerek çocuğuna ‘‘Ah canım annen koca yüzü mü gördü? Recep, Şaban, Ramazan bir de rahmetli baban’’ der.

UÇAĞI DA VAR

‘‘Lüküs Hayat’’ opereti yeniden yazılsa ‘‘Şişli'de bir apartman o da yoksa halin duman’’ mutlaka bu devre uydurabilmek için ‘‘Göcek'te bir tekne, Dalaman'da özel uçak ve Cannes'da da bir villa’’ diye düzeltilirdi. İşte bizim damadımız ‘‘Lüküs Hayat’’ operetine konu olacak zenginlik boyutlarında. Hem yatı, hem katı hem de uçağı var. Hoş bu serveti elde etmek herhalde kolay olmadı. Yaptığı işlerin çarpıklığı yüzünden aleyhine açılmış bol bol davası var. ‘‘Yaptığı yanına kâr kalanların Cumhuriyeti’’inde bileği güçlü, cebi şişkin olanlara açılan davalara ne olur? Ya zaman aşımı, ya delil yetersizliği ile davalı beraat eder.

ASLITÜRK MÜ, ASİLTÜRK MÜ?

Eski tekstilci Orhan Aslıtürk'ün kurduğu ya da ilişkisi bulunduğu şirketlerinin isimlerini alt alta yazacak olursam başka şey yazmaya yerim kalmaz. Ama bu şirketlerindeki bazı işlemler yüzünden damadımızın adı ‘‘hayali ihracatçı’’ya çıkmış. Bu davaların bazıları hâlâ sürüyor. En yakın arkadaşları eski uranyum kaçakçısı, tekstilci Pınar Bakır ve Kayserispor'un eski başkanı Ahmet Haseki. (Bana arkadaşını söyle sana kim oluduğunu söyleyeyim.)

Gaziantepli Sani Konukoğlu gibi ünlü bir tekstilciye ‘‘takmış’’. Konukoğlu sonunda parasını kurtarmış ama iki yıl mücadele etmiş.

Osman Kavala da, Birleşik Yatırım Bankası'ndan aldığı teminatlardan ötürü Orhan Aslıtürk'le mahkemelik olmuş, dava şimdi Yargıtay'da. Kavala, Aslıtürk'e kaptırdığı 5.5 milyon dolarlık teminat mektubundaki yolsuzluğun peşini bırakacağa benzemiyor.

Orhan Aslıtürk, başı sıkışınca soyadını 'Aslı' veya 'Asiltürk' olarak değiştirmekte de bir sakınca görmemekte. Soyadı değişikliğinin nedeni basit. İstanbul 3'ncü İflas Mahkemesi'nde ‘‘müflis’’ olarak anılıyor. İflas eden bir işadamı yeniden A.Ş. kuramayacağı için de soyadını değiştirerek müflis konumundan yakayı kurtarıvermiş.

Bayrampaşa Vergi Dairesi'ne 1994'ten kalma yüklü bir borcu var. Öteki vergi dairelerindeki borçlarını araştıracak vaktim olmadı. Nasıl olsa bir bir öğreniriz.

AŞKIN GÖZÜ KÖR

Gülay Hanım ise, ‘‘sırılsıklam’’ aşık olduğu yeni kocasını bakın nasıl tarif ediyor: ‘‘Kendisinden çok ülkesini düşünen ve ülkesi için birşeyler yapmak isteyen biri...’’

İşte Gülay Hanım'ın aynasından kocasına bakışı.

CHP'liler soru önergesi verince ablasından öğrendiği taktiklerle ‘‘her şey araştırılmalı’’ diyerek işleri yokuşa sürer.

SAVCILIĞA SUÇ DUYURUSU

CHP Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Sevigen, CHP Şişli İlçe Başkanı Dursun Çaltı ile beraber Şişli Cumhuriyet Başsavcılığı'na bir suç duyurusunda da bulundular. ‘‘Şişli Belediye Başkanı Gülay Aslıtürk'ün (Atığ) eşi Orhan Aslıtürk'e rant sağlamak amacıyla Şişli Belediyesi sınırları içinde kalan Ayazağa Cendere yolu üzerindeki 44 dönümlük imara kapalı alana ve yeşil saha olarak gözüken araziye, kanuna aykırı olarak Teknoloji Vadisi adı altında plan değişikliği yaparak imar durumu verdi’’ diye.

Babasına bak kızını al

İKİ sevgili ‘‘Allahın hakkı üçtür’’ diyerek üçüncü kez nikah masasına oturdular. Taze damadın toplu kaçakçılık ve dolandırıcılıktan 23 yıl hapsi isteniyor. Ahmet Haseki ile ortağı olduğu Oras adlı şirket aracılığıyla hayali ihracat yaparak haksız vergi iadesi almakla suçlanıyor. Gülay Hanım'ın gazeteleri ‘‘hayatımda kimse yok anlaşamıyorduk’’ diye dolaşmasından tam 9 gün sonra Aslıtürk'le evlenmesine bir anlam verememiştim. Atığ'ın sık sık ‘‘yerel yönetim toplantısına katılıyorum’’ diye gittiğini söylediği her seyahat sonrası yerel yönetim toplantısı olmadığını, bu arada evliyken Orhan Bey'le birlikten fotoğraflarının çekildiğini ve ‘‘onlar yayınlanırsa durumum daha zor olabilir’’ düşüncesiyle hemen evlendiğine karar verdim. Gülay Atığ'ın röportajlarını tek tek okudum. Gülay Hanım'la röportaj yapmanın zorluğunu anladım. Doğru söylemeyi sevmiyor. Her yanlışın mutlaka ona göre bir

yorumu ve kurtuluşu var. Doğuştan politikacı. Babası Çatalca'da imar müdürüyken işten el çektirilmiş. İlyas Bey sonraları köftecilik yapmaya başlamış. Sonra çiftlik sahibi olmuş ve çiftliğinde bir yangın çıkmış. Yangında önce itfaiye müdürü tarafından ‘‘ihmali’’ olduğu yazılmış. Aynı müdür daha sonra İlyas Bey'i aklamış. Çiftlikte bulunan eski bir R.R de yanmış. İlyas Bey tedbirli adammış çiftlik ve R.R yüksek primlerle sigortalıymış. Yangından sonra itfaiye müdürünün dişleri altın olmuş. O günlerde müdürün uğradığı Çatalca’daki kahvede herkes fıkra anlatma hünerini göstererek müdürü güldürmeyi başarmış. Müdür güldükçe altın dişleride pırıl pırıl parlamış. Eskiler ‘‘anasına bak kızını al’’ derlerdi. Gülay Hanım'ın babası sayesinde bu halk deyimi de değişmiş. Çatalca halkı ‘‘Babasına bak kızını al’’ demeye başlamış. Bu iki çift aşklarının sonucunda evlenmişler, onlar ermiş muradına biz çıkalım kerevetine.

Top Yılmaz'da

MESUT Yılmaz'ın bir an evvel İçişleri Bakanı'nı devreye sokup Orhan Aslıtürk'e müfettiş yollaması, bu araştırmanın selameti açısından Gülay Hanım'ı görevden alması şart gibime geliyor. Yoksa İSKİ'ye benzer bir skandal ANAP'ı yıpratacak. Aslıtürk'ün kızkardeşlerinin ünlü politikacılarla evli olması da ayrı bir olay. Lütfen kımıldayın Mesut Bey, yarın çok geç olabilir. Sümer Oral, Maliye Bakanlığı sırasında Orhan Aslıtürk'ün hayali ihracat dosyaları vardı, sonra Sümer Bey'e sorarlar. ‘‘Bir ihmaliniz oldu mu?’’ diye... Ecevit'in fotoğraf arkadaşı, Hüsamettin Özkan'ın yeğeni olması da Aslıtürk'ün bir başka şansı. Özkan'ın da canı sıkılabilir!..

Yazarın Tüm Yazıları