Gül sen gülün olayım

ESKİ fotoğraflarını görene kadar mütemadiyen gülmesini başına konan devlet kuşuna bağlıyordum.

Değilmiş.

Meğer doğduğunda ‘‘Gül’’ demişler, gülmüş, gülüş o gülüş.

Hele 9 yaşında ablasıyla çektirdikleri bir fotoğraf var... Ağzı dursa gözü gülüyor.

Bir de nasıl sevimli, camınızı kırsa bir şey diyemezsiniz. Hálá da öyle görünüyor. Yani memleketi bir defa da o batırsa kızamazsınız.

***

Ádet olduğu üzere yedi sülalesini birkaç günde tanıdık.

Ben en çok babasını sevdim.

Torna tezgáhının başında, bembeyaz sakallı, nur yüzlü bir ihtiyar. Hani son ustanın yok olmasıyla tarihe karışacak işleri anlatan belgeseller vardır... Baba o belgesellerin bir parçası sanki.

Hakikaten çok sevdim. Emanetçi olduğu söylenen oğlu için de cuk oturan bir laf etti: ‘‘Çok itaatkárdır.’’ İyi bari.

***

Doğum günü için ne diyeceğimi bilemiyorum.

29 Ekim.

‘‘Fıkra gibi’’ ya da ‘‘Kaderin cilvesi’’ denebilir.

Doğum 29 Ekim, seçim MSP ekolü. Tek kişilik mozaik Cumhur Abdullah.

Doğum yılı var bir de.

1950.

Çok partili döneme geçiş yılı.

Ne kadar ince ayar yapılırsa yapılsın bu denk düşüşler sağlanamazdı.

Düşününce, ‘‘Acaba seçilmiş biri mi?’’ diyor insan.

İlk defa doğumuna bile bir mana, hatta iki mana katılmış bir başbakanımız oluyor. Bunun şeyi içindeyim. ‘‘Neyi?’’ derseniz, bilmiyorum.

Ama başbakan olduğu 2002 yılına mim koymak lazım diye düşünüyorum. Her ameli bir mühim tarihe denk geldiğine göre... Gerçi 1.5 ay kaldı bitmesine ama... Mesela, AB gün verebilir.

Ya da Cumhurbaşkanı'nın görev verdiği güne, hükümeti kurduğu güne veya güvenoyu aldığı güne falan dikkat edin. 16 Kasım, şu Kasım, bu Kasım... İlerki yıllarda ortaya çıkarmak üzere içinde memleket için bir hayır barındırıyor olabilir bu Kasım'lar.

***

Yalnız sünneti ile ilgili bir habere rastlayamadım gazetelerde. Acaba hangi tarihte vuku buldu?

23 Nisan olabilir.

Bakın şimdi 23 Nisan deyince... O 29 Ekim'de doğduysa ben de 23 Kasım'da doğdum. Üstelik ben de çocukluğumda ‘‘Buz gibi gazoooz’’ diye bağırmadım.

Bu durumda ister misiniz günün birinde bana da millete hizmet etmek kısmet olsun?

Aslında bu hükümette de yer alabilirdim. Dışarıdan bakan olarak. İsmim çok uygun zira. Pakize. Çağla veya Papatya falan olsa arada sırıtabilir.

Başbakan Abdullah Gül.

Başbakan Yardımcısı Abdülkadir Aksu.

Maliye Bakanı Abdüllatif Şener

Orman Bakanı Papatya Suda.

Uymuyor görüyorsunuz. Ama Pakize cuk.

Şimdi detaycı okurlarım misal için bile olsa neden kendime Orman Bakanlığı'nı uygun gördüğümü düşünüyorlardır. Söyleyeyim, Hayvan Bakanlığı olmadığından, ikinci tercihimi kullandım.

***

Neticesi olmayan, sadece Sayın Abdullah Gül'e ‘‘Hoşgeldiniz’’ deme maksadıyla kaleme alınmış bir yazıyı okumuş bulunuyorsunuz.

Teşekkür ederim.


MIŞ-MUŞ


Tecavüze uğrayanın orucu bozulmuyormuş.

Yani sırf bu yüzden kendinizi sıkıyorsanız, sıkmayın.

*

Baykal, Gül için, ‘‘Bundan iyisi Erdoğan’’ demiş.

‘‘Ama en iyisi benim tabii’’ dememiş mi?

*

Duruşmaya giden hırsız, hákimin çantasını çalmış.

Her bahaneyle işini ihmal edenlere örnek olsun.
Yazarın Tüm Yazıları