Gizli belge davasında aile dramı

Güncelleme Tarihi:

Gizli belge davasında aile dramı
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 15, 2013 17:41

İzmir’deki 49’u muvazzaf asker 79’u tutuklu 357 sanığın yargılandığı, "Gizli bilgi ve belge bulundurma" davasının 19’uncu gününde tutuklu sanıkların savunmalarının alınmasına devam edildi. Eşinin kan kanseri olduğunu söyleyen tutuklu sanık Yüzbaşı Hamza Kaya, "3 yaşındaki kızımı bir yıldır göremiyorum. Annesinin hastalığı nedeniyle beni anne de bildi. Bir babanın çığlığının duyulmasını ve eşimin son günlerinde yanında olmak istiyorum" dedi.

İzmir 12’nci Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada, "Suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgüte üye olmak ve gizli kalması gereken bilgileri temin etmek" suçlarından 2-6 yıl arasında hapis cezası istenen Deniz Albay Hakan Gürdal, iddianamede, birbirini tanımayan iki kişinin "sözde örgütte ast üst ilişkisinin" olduğunun ileri sürüldüğünü, suç örgütünün üyelerini ve yöneticilerini tanımadığını, dijital verilerin kendisine ait olmadığını ve kimseye vermediğini ifade etti. Davada müşteki olması gerekirken sanık konumunda olduğunu belirten Gürdal, ceza verilmesi halinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair muvaffakıyetinin olmadığını, suçsuzluğuna inandığı için beraatını talep ettiğini söyledi.

EŞİM KAN KANSERİ

Aynı suçlamayla yargılanan Yüzbaşı Hamza Kaya da, hayatı boyunca hiçbir örgüte üye olmadığını, evinde yapılan aramalarda hiçbir suç unsuruna rastlanmadığını, "Pandora" veri tabanında ismi geçtiği için suçlandığını belirterek, suçlamaları reddetti. Eşinin 2010 yılından bu yana kanser tedavisi gördüğünü, doktor raporlarına göre günlerinin sayılı olduğunu aktaran Kaya, kendisinin ve ailesinin bu hastalıkla mücadele ederken, bilgi ve belge temin ettiği gibi iddialarda bulunulmasının büyük bir iftira ve vicdansızlık olduğunu dile getirdi. Kaya, "Üç yaşındaki kızımı bir yıldır göremiyorum. Oysa annesinin hastalığı nedeniyle beni annesi bildi kızım. Lütfen, bir babanın çığlığının duyulmasını ve eşimin son günlerinde onun yanında olmak istiyorum" dedi.

ÖZEL YAŞAM

"Suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgüte üye olmak ve Devletin güvenliğine ilişkin bilgileri temin etme suçlarından 4-11 yıl arasında hapis cezası istenen Albay Hami Çetiner, iddianamede yer alan HTS kayıtlarının özel yaşamına dair olduğunu, konuşmalarında hiçbir suç unsurunun bulunmadığını belirterek beraatını ve tahliyesini istedi.

Aynı suçlamalarla 4-11 yıl hapis cezası istenen Binbaşı İhsan Gökoğlan, tehdit edilmediğini, şantaja maruz kalmadığını, kimseye şantaj yapmadığını, yaklaşık 2 bin sayfalık iddianamede kendisiyle ilgili tek bir sayfa olduğunu söyledi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!