Geriye doğru ileri...

Güncelleme Tarihi:

Geriye doğru ileri...
Oluşturulma Tarihi: Mart 25, 2005 00:00

SONUNDA Tayyip Erdoğan’ı canla-başla destekleyen Almanya Başbakanı Schröder uyandı ve sordu:‘Hani hiç ilerleme yok?..’AB ile ucu tartışmalı müzakere tarihi imza töreninden ve Kızılay’da yapılan zafer kutlamalarından bu yana ilerleme olmadığını demek ki herkes görüyor.‘İlerleme’ beklemek zaten yanlıştı.Çünkü ‘gerici’ unsurlarla ‘ilerleme’ nasıl olur?(.......)Tutucu kadrolar alttan dalga dalga gelip kamu kurumlarına yerleştiler. İmamlar en üst düzeylerde görev aldılar. Yeşil sermaye, artık liberal sermayeyi tehdit ediyor. Din ile ticareti birleştiren ekipler, işadamı-esnaf-sermaye kuruluşlarını ele geçirmeye başladılar.Tarikatların şeriat fetvaları mahkeme kararları ile köşelerimizde yayınlanıyor.Selamlaşmalar dahi değişti.Zina, türban, tarikat kursları, içki yasağı, protokolde tesettür, haremlik-selamlık gibi ortaçağ gelenekleri arada bir dayatılıyor, iktidar ile kendisini destekleyen çağdaş (!) medya arasında bile sık sık anlaşmazlık çıkıyor.Schröder de oradan soruyor:‘Hani hiç ilerlenme yok...’ *Ne ilerlemesi?..İlerleme, uygarlık, çağdaşlık bir sevdadır.Bir tutkudur.Kimliktir, benliktir, duygudur. Bir aşktır, koşarsınız.Hem geri hem ileri olunmaz.*Peki, o AB’ye girme çırpınışı, koşuşturma, kopan kıyamet, yaygara, bayram, şenlik neydi derseniz:İmza atıp, gün alıp, muhtemel müdahalelere karşı on beş-yirmi sene dokunulmazlık kazanmak içindi. İmza atıldı, gün alındı.Buraya kadardı.Şimdi birçoğumuz gibi Schröder de elini gözlerine gölgelik yapıp, tek gözünü kısarak uzaktan Türkiye’ye bakıyor ve soruyordur:‘Hani ilerleme var mı?..’Yok...
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!