Gençlik silahı genler

Genler, artık yaşlanma ve kırışıklıklarla savaşta en önemli alan. Bunu keşfeden kozmetik bilimi, yaşlanma etkilerini yok etmeye bir adım daha yaklaştığını ilan ediyor.

New York Times, son olarak Lancôme laboratuvarlarında geliştirilen genler arası iletişimin çözülen barkodunu sayfalarına taşıdı.

Bilim insanları yıllardır yaşlanma ile savaşta genlerin rolünü araştırıyor. Bu araştırmaların sonucunda da hangi genlerin cildin genç görünümü üzerinde etkili olduğunu belirlendi. Bu buluşun sonucunda artık cilde genç bir cildin özelliklerini veren ürünler tasarlanabiliyor. Kozmetikte de bu araştırmaların sonuçları yeni cilt bakım ürünü gelişiminde kullanılıyor. Günümüzde ise bu konuda Lancôme’un ciddi araştırmaları bulunuyor. Marka 3 binden fazla araştırmacı ile çalışıyor ve bu bilim insanlarının yarısı kadın. Ürünler kimya formülleri yerine biyolojik araştırmalarla geliştiriliyor. Araştırmaların bilimsel sonuçları yayınlanıyor ve marka birçok üniversite ile de ortak çalışmalar yürütüyor.

CİLT KENDİNİ SÜREKLİ YENİLİYOR

Cilt çok farklı bir yapıya sahip ve sürekli bir değişim halinde. Cildi oluşturan hücreler sürekli hareket halindeler ve cildin alt katmanlarından üst katmanlarına doğru yukarı çıkıyorlar. Üst katmana ulaştıktan bir süre sonra ise ölüyorlar. Cilt hücrelerinin oluşturduğu üst katmana epidermis, alt katmana ise dermis adı veriliyor. Kırışıklıklar, cildin alt katmanı olan dermis tabakasında oluşuyor.
Kaz ayağı, mimik çizgileri gibi ince çizgiler ise ciltteki protein eksikliğinden dolayı oluşuyor. Örneğin, kolajen ve elastin liflerindeki protein eksilmesi de sarkmalara ve kırışıklıklara sebep oluyor. Bütün proteinler genlerin komutlarıyla çalıştığından işte bu noktada bilim devreye giriyor. Ne zaman ki bilimadamları proteinlerin genç ve canlı görünen bir cilt için kritik öneme sahip olduğunu keşfettiler, o zaman, cilt yaşlanmasına sebep olan proteinleri araştırmaya başladılar. Proteinler de genler tarafından üretildiği için aslında bu güzellik genlerini belirlemeyi hedefleyen bir çalışmaydı. Ve sonunda bilim dünyasında çığır açan bir gelişme gerçekleşti ve güzellik genleri bulundu. Peki bu güzellik genlerinin keşfi, cildimizi nasıl canlı ve genç görünümlü kılacak?
Bu araştırmaların sonucunda üretilen, ciltteki gençlik proteinlerini aktive ederek, üretim sayılarını artıran ilk ürün, Lancôme tarafından geliştirildi. Böylelikle ciltte maksimum protein üretimi sağlanacak ortam sağlanarak, cilt elastikiyeti korunuyor ve daha genç bir görünüme kavuşuyor.

Keşif nasıl gerçekleşti

Bilimadamları, genlerin en kritik sürecinin protein üretimi olduğunu gördüler ve araştırmalarını bu yönde yoğunlaştırarak sonuca adım adım yaklaştılar.

G en teknolojisinin temelinde ciltteki her bir proteini barkod ile belirlemek yatıyor. Vücudunuzdaki her hücre, genlerin bir bütününü taşıyor ve bu toplamda 25.000 gen demektir. Tabii ki, nasıl bir yemek kitabındaki bütün tarifleri aynı anda kullanmıyorsak, cilt de tüm genlerle aynı anda ilişki kuramaz. Cilt sadece kendi ile ilgili genler üzerinden ilerler. Cilt ile ilgili genleri de bulmak için bilimadamları, genlerin en kritik süreci olan protein üretimi üzerinde ilerlediler. Bu sürece transkripsiyon adı veriliyor. Ve bu sayede, canlı ve genç bir görünüm için, genlerin kimliklerini belirleme fırsatını yakaladılar.
Lancôme bilimadamları araştırmalarında, yaşlı bir cildin, genç bir ciltten farklı bir barkodu olduğunu gördüler. Ciltteki 568 gen, yaşa bağlı olarak ciltte çalışıyor bu genlerin içerisinde sadece 184 tanesi ciltteki genç görünümden sorumlu.
İşte bu barkod çözüldüğünde, bilimadamları da ciltteki gençlik genlerini keşfetmiş oldular.

Gecenin karanlığından siz de yararlanın

Gece kremleri giderek daha çok tercih ediliyor. Bronzlaştıran ya da saçlara bakım yapan yeni ürünler artık geceleri çalışıyor.

Bronzlaşarak uyanın: Artık ay ışığında bile taze ve sağlıklı bronz bir cilde sahip olmak an meselesi. Özellikle gece etkisini gösteren hafif bronzlaştırıcı ürünler giderek daha fazla ilgi görüyor. Kremi sürdükten sonra beş dakika bekleyin. Böylece ürünün giysinizi boyamasını engellemiş olursunuz.
Ve sabah parlayan saçlar: Gece yatmadan önce kuru saçlara sıkın. Özel kür gece boyunca saçlarda kalıyor ve nemlenmesini sağlıyor. Ayrıca sürtünmeden dolayı yıpranmasını önlüyor.
Tatlı rüyalar, kusursuz ciltler: Sabah uyandığınızda ayna karşısında sürpriz sivcilcelerle karşılaşmaya paydos! Yağ üretimi gece boyunca dengelendiği ve cilt anti-bakteriyel olarak desteklendiği için cilt temizliğini uzun süre koruyor.
Yumuşacık dudaklar: Onların özel bir bakıma gereksinim duyduklarını hatırlatmakta fayda var. Dudak bakımında özellikle üzüm çekirdeği yağı öne çıkıyor, bilginize.
Uykuda kusursuz eller: Elllerimiz gün içinde sürekli suyla temas halinde oluyor. Buna karşın onların geceleri vitaminler ve nemi huzurlu bir şekilde emerek bakımını yapmak mümkün. Böylelikle cilt ve tırnakların yeniden yapılandırılması mümkün oluyor.

Kusursuz bronzluğun sırrı

Güneşe henüz hasretiz ama cildimizde sağlıklı güneş dokunuşları için işte size birkaç ipucu...

Kış aylarında cildimiz çoğunlukla solgun görünür. Oysa bir tutam güneş dokunuşuyla ona daha genç bir görünüm sağlamak mümkün. Pudrayla bunu sağlamanın ne kadar kolay olduğuna inanamayacaksınız.

Kış aylarında cildimiz çoğunlukla solgun görünür. Oysa bir tutam güneş dokunuşuyla ona daha genç bir görünüm sağlamak mümkün. Pudrayla bunu sağlamanın ne kadar kolay olduğuna inanamayacaksınız.

ÜRÜN MARKET

Koku ikizlerine özel


Azzaro Twin, parfümlerine feminen-maskülen, siyah-beyaz, yin-yang ve aydınlık-karanlık kontrastını katıyor. Kibirli, narin ve şaşırtıcı tarzıyla hem kadınlara hem erkeklere hitab ediyor. Aşkın, rengin ve parfümün kodu olarak tanımlanan yeni Azzaro Twin, kendi gücünü tenlere yansıtmaktaki ustalığını bu kez yeni notalarıyla ispatlıyor. Fiyatı: 50 ml. 132 TL
Yazarın Tüm Yazıları