Gelin adayı çirkin diye dava

Güncelleme Tarihi:

Gelin adayı çirkin diye dava
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 07, 2006 17:27

Üstüne üstlük, cicilik yapası tutmuş kadının:

- Bey, demiş en kırıtık haliyle, yüzümü kime göstereyim, kime göstermeyeyim?

- Bana gösterme de, kime gösterirsen göster! Demiş Hoca...

*

Kimseyi gücendirmeyeceğimi umut ederek...

Bu ‘görücü usulü’ evlilikler bana çok garip gelmiştir her zaman. Hele hele böyle, kimi çevrelerde olduğu gibi, evlenecek çiftin birbirini doğru dürüst görmediği evlilikler...

Evimizde bir delikanlı çalışıyordu. Evlilik yaşı gelmiş geçmek üzere. “... Hanım’ın kardeşinin bir kızı var, onunla evlendirelim” dediler, sorduk ‘Olabilir’ dedi bizimki. Kız da ‘Niye olmasın’ demiş. Bir gün, kızı bizim çiftliğe davet etti teyzesi. Biz de delikanlıyı götürdük. Kız bahçe çapalarken, bizimki yanından geçip kümeslere gitti. Sonra bana döndü:

- Tamam, olur bu iş patron! dedi.

Kız da, o arada kaçamak bir göz atmış, o da beğenmiş.

Bu işler böyle oluyor Anadolu’da, hatta İstanbul’da birçok ailede. Belki yirmi sene oldu, görebildiğim kadarıyla, gül gibi geçinip gidiyorlar Allah bozmasın...

Ama bu yollarla yapılan kaç evlilik kadın için, erkek için bir işkenceye dönüşüyor, kaçı hır gürle bitiyor... bilmek mümkün değil elbet!

*

Hint kökenli Amerikalı doktor Vijai Pandey ve eşi, 1979 yılında aynı kökenden ama çok daha ‘orta halli’ bir çift olan Lallan ve Kanti Giri ile tanışmış ve dost olmuşlar. Giri’ler sık sık Pandey’lerin havuzlu villasına misafir olurlarmış. Bu ziyaretlerden birinde, Hindistan’da yaşayan Savita Giri adlı bir kuzinlerini, Pandey’lerin küçük oğlu Pranjul’a ‘almayı’ teklif etmişler.

Pandey çifti, arkadaşlarını uyarmış:

- Oğlumuz Pranjul 37 yaşında, açık tenli, iyi huylu, yakışıklı ve İngilizce’yi iyi konuşan bir genç adam. Gelin adayınız da böyle bir kız mı?

Pandey’lerin iddiasına göre, Giri’ler bu suale olumlu cevap vermişler.

Giri’lerin verdiği tek fotoğrafta, kızın yüzü iyi seçilemiyormuş.

Pandey’ler kızı ta Hindistan’dan arayıp konuşmak için ‘bir servet’ harcamışlar, pasaport çıkartsın ve düğünden sonra Amerika’ya gelsin diye para göndermişler.

Ağustos 2003’te Pranjul, annesi ve kızkardeşi Pamila, gelin adayı Savita ve ailesiyle tanışmak üzere New Delhi’ye uçmuşlar.

Gerisini Dr.Pandey’den dinleyelim:

“Lalita, Pranjul ve Pamila havaalanında Savita’yı görünce gözlerine inanamamışlar, mideleri kalkmış. Kız çok çirkinmiş, teni kapkara, dişleri sarıymış, üstelik İngilizce de bilmiyormuş...”

Dr.Pandey, eski dostları Giri’lere “kasıtlı olarak ailesinin maneviyatını bozmak” suçlamasıyla dava açmış. “Zanlıların tutum ve hareketleri, ailemde ve bende - depresyon, uykusuzluk, zihinsel buhran, korku ve şüphecilik krizleri şeklinde tezahür eden - ruhsal çöküntüye sebep oldu” diyor dava dilekçesinde ve eski-potansiyel dünürlerinden 200.000 $ manevi tazminat talep ediyor; “Başkalarına da zarar veremesinler ve bu dava Hindistan için bir örnek teşkil etsin...” diye.

Amerikan adaleti üç senedir karar verebilmiş değil anladığım kadarıyla. Gerçekten de hâkimler, ‘GELİN ADAYI ÇİRKİNDİ, ONUN İÇİN TAZMİNAT TALEP EDİYORUM’ diye açılan bir davaya sık rastlamasa gerek...

Bu arada bir de bilgi vereyim: Babası, yaşı 40’a gelen evladımız Pranjul’u hâlâ baş göz edebilmiş değil. “Oğlum bir gelin arıyor kendine ama, artık kolay değil, bir kere ağzımız yandı. Yahu neler oluyor hayatta...” diyor. 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!