Gazi’de ’Polat Alemdarcılık’

BEN Gazi Üniversitesi Ticaret ve Turizm Eğitim Fakültesi 2. sınıf öğrencisiyim. Geçen günkü yazınızda eskiden Ramazan ayında sigara içen gençlerin dayak yediğini o günlerden bu günlere gelindiğini yazmışsınız.

Bence yanılıyorsunuz.

Sizi fakültemize davet ediyorum. Burada hergün bir genç (kız yada erkek farketmez) hergün kendine ülkücü diyen (tabii ki sözde ülkücü ve milliyetçi. Fakülteden sonra ne işler yaptıklarını herkes biliyor) diyen kimseler tarafından önce bir kenara çekilip tehdit ediliyor. Eğer karşı çıkarlarsa veya cevap verirlerse dövülüyor. Tabii olaylar bununla da sınırlı değil Bu kimseler küpe takan erkeklere, fikrini açıkça beyan edenlere, saçı uzun erkeklere, kıyafeti düzgün olup da yemekhanede yemek yiyen kızlara karşı şiddet uygulamaktan hiç kaçınmıyor. Eğer araştıracak olursanız haklarında defalarca dava açıldığını ve bir kısmının sabıkalı olduğunu göreceksiniz. Bu kimseler zaten elit bir aileden gelmiş yada kendini geliştirmiş vatana-millete faydalı olabilecek kimseler değildir. Bilakis tamamen ’Polat Alemdarcılık’ oynayan ve bazı kimselerin kendi amaçlarına alet ettiği maşalardır.

Bazıları doğuda neden kimsenin görev almak istemediğini merak ediyor. Bu soruya da cevabı fakültemizde bulabilirsiniz. Her doğulu öğrenciye potansiyel terörist gözüyle bakılırsa, sebepsiz yere tartaklanırsa ve hasta olduğunda kimse yardım etmez (vicdanlı kimseler hariç) ve hastane kapısına bırakılır geri dönülürse elbetteki o insan eğitimini tamamladığında (tabii buna genellikle izin verilmiyor) bu kimselere nefret duyacaktır.

Atatürkçü ve aydın olma yolunda ilerlemek isteyen bir öğrenciyim. Ama bu kimselerin yaptıklarını her görüşümde okulumdan soğuyorum. Kendimi derslerime adapte edemiyorum.

Sizce bu kimseler mi suçlu yoksa onlara bu fırsatı verenler mi?

K.K.

Kürt kardeşlerim artık uyanın

TÜRK Devleti; hangi Kürt evladına işe alırken Kürtmüsün-Türkmüsün diye sormuş?

Bu vatanda; Kürt kardeşlerimiz her yeri gezerken ve işler yaparken Kime ’Kürtsün, gezemezsin,şu işi yapamazsın’ denilmiş. Hangi sağlık kuruluşu sizleri kabul ederken "Siz Kürtsünüz, sizlerin sağlığınızla ilgilenmeyiz" demiş. Sizlerin temsilcilerini hiçbir ayrım göstermeden TBMM’ye getirip, Cumhurbaşkanı, TBMM Başkanı, Bakan yapan Türkiye Cumhuriyeti Devleti değil midir?

KÜRTLERE ömürleri boyunca en büyük kötülüğü eşkıyalar yapmıştır bilirsiniz.

Bilin ki; Türkler ne kadar Kürt ise, Kürtler de o kadar Türk’tür. Yani birbirlerinden fazlaları-eksikleri yoktur, olamaz da... Aksini savunanlarda bilin ki bölücüdür, haindir, baykuştur. Artık "Biz onlara destek vermiyoruz" sözde savunmalardan da kendinizi sıyırıp, doğruya dönmelisiniz.

Bu duygularla artık titreyip-kendinize dönmelisiniz ve tüm kapılarınızı bu soysuzlara kapatmalısınız.

Göktürk TUNÇTÜRK

Metro inşaatları neden duruyor

KENNEDY
Caddesi’nden Atatürk Bulvarı’na dönüşün açılmamasının nedeni Rus Elçiliğinin arazisini vermemesi değil de; Ankara Oteli inşaatının altı aydır Atatürk Bulvarı’nı işgali olabilir mi? Araç trafiğinde lokal sıkışıklığa yol açan, yaya geçişini de zorlaştıran bu işgal için Belediye’ye bir ödeme yapılıyor mu? Ruslardan alınacak izinle otel inşaatının bitimi, tesadüfen aynı günlere denk gelebilir mi?

Son bir yıldır memur servis araçlarının hergün 17.00-18.00 arasında Ekrem Barlas Köprüsü boyunca sıralanması, Trafik Kanunu’nun "Köprü üzerinde park edilmez" yasağına aykırı değil mi?

Sokak köşelerinde tabela dikerek (3-5 otoluk) taksi park yeri izni verilmesi, Trafik Kanunu’nun "Şehir içi kavşaklarda 30 metre park yasağı"na aykırı değil mi?

Hoşdere Caddesi’nin üst ucundan girişindeki koca tabeladaki "Cadde boyunca duraklamak ve park etmek yasaktır" uyarısı 2 km’lik o caddede dolmuş, otobüs, taksi veya özel otoların durup yolcu indirip bindirmesini yasaklıyor ve tabii bu yasağa uyulmuyor. Tabelayı sadece "Park etmek yasaktır" olarak düzeltmeyi düşünür müsünüz?

Metro inşaatları neden duruyor? Durmakla kalmayıp trafiği de tıkıyor. Kaynak bulunamadığı, para arandığı söyleniyor; doğru mu? Hani gecekonduya çatı yapmayıp, demir filizlerini açıkta bırakırsınız; paranız olunca kat çıkarsınız ya. Durumumuz bu mu? Eğer öyleyse Büyükşehir’e sormak gerek: Ödeme planını, fizibilitesini tam yapmadan bu işe alelacele girişilmesinin nedeni, geçen belediye seçimlerinde fazladan oy toplamak arzusu mu idi?

Doç. Dr. Özden ŞENER-Ankara Üniversitesi

Kanal B ve Halk TV’nin duyarlılıkları

PAZAR günü Başkent Televizyonu’nun (Kanal B) ana haber bülteninden sonra "Bugün Şırnak’ta 13 askerimizin PKK teröristlerince şehit edilmesi üzerine şimdiki müzik programımızı iptal ediyoruz" dedi; Halk TV de "terörü lanetleyerek" yayınını sabaha kadar durdurdu.

Bu konuda her iki kanalı da gösterdikleri duyarlılıktan ötürü takdirle karşıladığımı bildiririm.

İzleyebildiğim kadarıyla şehitlerimize saygı göstermeyen öteki ’eğlence kanalllarını’ da protesto ederim.

Emin KAYAOĞLU
Yazarın Tüm Yazıları