Gates babamızın hayrına gelmiyor

Her zamanki gibi ‘görmemişin oğlu olmuş’ misali, Bill Gates’in gelişini de büyük bir olay yaptık. Neredeyse adamın ayağına kırmızı halı döşeyip, devlet töreniyle karşılayacağız. Neredeyse dedim ama ister misiniz gerçek olsun? Olur vallahi...Microsoft tüm dünyada, kamu sektöründe köşeye sıkışmış durumda. Evlerde, orta ve küçük işletmelerde yakaladığı muhteşem başarı ve özel sektörde eriştiği nispeten büyük başarıya rağmen, kamu sektöründe farklı ülkelerden darbe üstüne darbe yiyiyor.Nedeni gizlilik derecesi yüksek, sistem kararlılığı kritik kamu uygulamalarında, hükümetlerin açık sistemlere yönelmeyi giderek artan oranlarda devlet politikası haline getirmeye başlamaları.KAMU ‘AÇIK’TANYANAKapalı sistemler, adı üzerinde kapalı birer kutu gibiler. Yani siz böyle bir bilgiişlem sistemini kullandığınızda, sistemin yazılım kodları kapalı olduğu için inceleyemiyorsunuz ve sistemin tam olarak ne yaptığından emin olamıyorsunuz. Bu güven kuşkusu, tüm sistemlerin İnternet’e bağlı olduğu günümüz dünyasında katlanarak artıyor. Sistemin sizin bilginiz dışında herhangi bir ileşitimde bulunup bulunmadığı, sizin için güvenlik riski taşıyan bilgilerin başka yerlere gönderilip gönderilmediği, herhangi bir savaş durumunda sistemlerinizin karşıdan gönderilecek bir kodla işlemez hale getirilip getirilemeyeceği meçhul.İşte bu durum devletlerin birer birer, giderek artan oranlarda kapalı sistemler kullanmaktan kaçınmaya başlamasına yol açıyor. Bill Gates de bunun farkında ve bu eğilimin başladığı yıllarda, sistemlerinin kaynak kodlarını isteyen üst düzey kamu yöneticilerinin incelemesine kısmen açacağını açıklayarak, gidişatı yavaşlatmaya çalışmıştı. Ancak kodları tamamen açmaya yanaşmadığından olacak, bu eğilim halen devam ediyor.Hal böyle olunca, Türkiye gibi bilişim kültürü cehalet seviyesinde olan ve henüz bilişim altyapısı penetrasyonu tamamlanmamış ülkelerin kamu sektörleri Microsoft için bulunmaz bir hedef oluyor.Hedef yeni nesilMilli Eğitim Bakanlığı’nın (MBE) yılan hikayesine dönen Bilgisayar Destekli Eğitim (BDE) projesi de, Microsoft’un hedefleri için biçilmiş kaftan. Geleceğin nesilleri üzerinde ürün bağımlılığı yaratmak, her şirketin genç kızlık rüyası ne de olsa.On yıldır yazıyorum. MBE, BDE projesini yanlış yürütüyor. Yapılması gereken öncelikle okullar arası geniş bantlı iletişim altyapısının tamamlanması, bu arada Türkiye’ye uygun eğitim amaçlı bilgiişlem araçlarının geliştirilmesi için şartname hazırlanıp, AR-GE için süre tanınması ve bu süre sonunda ihaleye çıkılmasıdır. Okullara birkaç sene içinde ıskartaya çıkan kişisel bilgisayarlar satın almak Türkiye için büyük lükstür. Türkiye’nin ihtiyacı ağ üzerinde merkezi olarak yönetilen, özel olarak geliştirilmiş akıllı terminallerdir.Ama biz bilgisayar destekli eğitim altyapısı kurmak yerine okulları Microsoft yazılımlarının kullanılmasının öğretileceği bilgisayar laboratuvarlarına çevirmekle uğraşıyor, Bill Gates’in önünde saftorik olmakla övünüyoruz.
Yazarın Tüm Yazıları