Galeyana geldim

BU zamana kadar hep...

Haberin Devamı

Aman infiale kapılmayalım.
Aman galeyana gelmeyelim.
Aman hezeyan içine düşmeyelim.
Aman mantığı savuşturmayalım.
Deyip durdum.
Sonuç?
Şehit sayısı önce ikiye, sonra üçe katlandı.
Yani...
Ben “mantık” dedikçe, terörist el yükseltti.

Dün sabahtan beri...
Herkes gibi bende de ne soğukkanlılık kaldı, ne metanet.
Herkes gibi beni de “bir infial hali” esir aldı.
“Bir galeyan hali”, herkes gibi benim de dört tarafımı sardı.
Herkes gibi beni de “bir hezeyan sayıklaması” kuşattı.

Galeyan halinde sürekli haykırıyorum:
Canice katliamlar yaparak mı elde edeceksiniz haklarınızı?
Bebek öldürerek elde edeceğiniz “Kürtçe eğitim” hakkıyla ilk önce hangi Kürtçe kelimeyi öğreneceksiniz ya da öğreteceksiniz?
Kanla mı getireceksiniz barışı?
Askerleri pusuya düşürüp katlederek elde edeceğiniz “statü” ile hiçbir şey olmamış gibi mutlu/mesut yaşamayı içinize sindirebilecek misiniz?
Kan, gözyaşı ve yitip giden canlar, “yerel yönetimlerin güçlenmesi”   ile elde edeceğiniz mutluluğu karşılamaya yetecek mi?
Masaya daha güçlü oturmak için daha ne kadar kan dökeceksiniz?
Devletin size yaptığı haksızlıkların acısını daha fazla katliam yaparak mı çıkaracaksınız?
Hak aramanın, haksızlıklara başkaldırmanın, direnmenin en soylu yöntemlerinin yeryüzünde revaçta olduğu şu dönemde, siz hâlâ bu işi en gaddar ve en vahşi yöntemlerle mi sürdüreceksiniz?

Soruyoruz:
“Niye öldürüyorsunuz, niye bomba atıyorsunuz, niye katlediyorsunuz?”
Cevap veriyorlar:
Öldürüyoruz çünkü devlet müzakere masasına oturmuyor...
Katlediyoruz çünkü alayımızı tutukluyorlar...
Bombalıyoruz çünkü bize statü vermiyorlar...

Ben artık şu noktadayım:
Öldürerek oturulacak müzakere masasının da...
Katlederek gösterilen tutuklama tepkisinin de...
Bombalayarak elde edilecek statünün de...
Canı cehenneme!

Yazarın Tüm Yazıları