Sualtı sürpriz dolu / Galapagos'ta dalış

Bu güne kadar dalış için gittiğim ülkelerde öncelikle sualtı yaşamı ile ilgilendim ve sualtında çekeceğim fotoğraflara odaklandım. Ama, Galapagos’u gördüğümde, bu düşüncelerimde, planlarımda bu kadar çelişki yaşayacağımı düşünememiştim. Çünkü, görmeyi amaçladığım köpekbalıklarını, denizkaplumbağalarını, barakudaları, mantaları, okyanus resif balıklarını ve diğerlerini Pasifik Okyanusu’na kıyısı olan pek çok bölgede görebilirdim ama ekvator kuşağında olup da karaya çıktığımda bu kadar farklı bir habitatla karşılaştığım başka yer olmamıştı.

Kumlar üzerinde yatan denizaslanları, devamlı üzerimizde uçan kahverengi pelikanlar, mavi ayaklı martılar, kıyıdaki volkanik kayalıklarda alg ve yosunlarla beslenen deniz iguanaları, her bir bacağı kendi kol boyum ve kalınlığı ile boy ölçüşebilecek dev kaplumbağalar! Bunlar dünyanın başka herhangi bir yerinde göremeyeceğimiz farklı canlılardı.

Bunun yanında ekvator çizgisinin geçtiği denizler, o bölgelerin sunduğu farklılıklar biz sualtı fotoğrafçılarına yabancı değildir.Ancak ekvator çizgisi, Galapagos Adaları’nın tam üzerinden geçmesine rağmen, bu bölge deniz seviyesinde aynı çizgi üzerinde bulunan hiçbir kara parçasına benzemiyor. Buna paralel sualtı yaşamı da dalgıçların gözdesi Indo-Pasifik kuşağından çok farklı.

Sualtı fotoğrafçılığı açısından da önemli olan, buranın balina, köpekbalığı dahil tüm büyük deniz canlılarının dalışlarda görülebileceği, dünyanın ilk 10 bölgesi arasında olması.

Bunun yanında ekvator çizgisinin geçtiği denizler, o bölgelerin sunduğu farklılıklar biz sualtı fotoğrafçılarına yabancı değildir.

Tamamen volkanik yapıdaki adalar 5 milyon yıl önce oluşmuş. Jeolojik gelişme halen sürüyor. Galapagos, dünyanın en fazla aktif volkanını barındıran okyanus bölgelerinin başında geliyor. Sualtında da dip yapısı, sanki birkaç ay önce yeryüzüne fışkırmış lavların donup kaldığı bir görüntüde. Belki renkli değil ama buna karşılık bu denizler son derece zengin bir yaşamı barındırıyor.

Galapagos’a dalış amacıyla gidiyorsanız en doğrusu haftalık tekneler (Liveboard). Bu şekilde adaların kuzeyinde , hatta Kuzey Yarımküre’de kalan ‘Wolf’ ve ‘Darwin’ adalarına ulaşılabilir ve hâlâ el değmemiş bir sualtı yaşamı ile karşılaşılır.

Ama buralarda dalış için tecrübe ve ileri seviye bröve gerekiyor. Ekvator çizgisi üzerinde dalmamıza rağmen su sıcaklığının düşük olması bizler için ilginç bir durumdu. Galapagos’ta yıl içinde 17-24 santigrat arasında gezinmekte. Nedeni, bu bölgede yedi farklı okyanus akıntısının görülmesi.

Dalışlar başlangıç seviyesindeki dalgıçlara uygun değil. Su zaman zaman bulanık ve görüş seviyesi düşük. Açık deniz dalışlarında akıntılar güçlü.Bunun yanında her türlü okyanus canlısıyla karşılaşma ihtimali fazla.

Buna katil balina (orca) dahil. Birçok köpekbalığı türü, öncelikle ‘Galapagos Köpekbalığı’ ve ‘Çekiçbaş’ köpekbalıkları hemen hemen tüm dalış bölgelerinde dalgıçların karşısına çıkıyor.

Dalışlarda deniz iguanalarına dipte rastlamak biraz şansa kalmış olmakla birlikte denizaslanları çoğu zaman dalgıçların karşısına çıkar ve dans edercesine yaptıkları hareketlerle dalışlara renk katarlar.

Galapagos, sadece dalgıçlar için değil, tüm doğaseverler ve gezginler için hâlâ keşfedilmeyi bekleyen bir bölge. Her şeyden önemlisi, yüzyıllardan beri koruduğu farklı doğal yaşamını, üzerinde yaşayan insanların artan nüfusu ve zorunlu olarak turizm gelirlerini artırma çabalarına rağmen doğallığını koruyabilen nadir bölgelerden.

Galapagos’a bir dalış gezisi yapılacaksa beklentileri evde bırakıp karşılaşılacak sürprizlere hazırlıklı olunmalı.