Funda Hanım’ın bir çiftliği var çiftliğinde keçileri var

Haberin Devamı

Hukuk fakültesini bitirdi. 3 yıl bankacılık yaptı. Doğum nedeniyle ara verdiği iş hayatına deri saraciye üretiyle geri döndü. Bu alanda Avrupa’nın en lüks markaları için üretim yaptı, ihracat rekorları kırdı. 11’inci yılın sonunda radikal bir karar aldı. Anne duyarlılığı ile hareket etti, gıda ve hayvancılık yatırımı yapmaya karar verdi. Baltalı Gıda’yı kurdu. Doktor babasının emekliliğini geçirmeyi planladığı, mandalina ağaçlarıyla kaplı Seferihisar’ın Düzce köyündeki çiftlikte keçi yetiştiriciliğine başladı. Çiftliğin çevresindeki arazileri alıp büyüttü. Bugün, Türkiye’nin en büyük keçi çiftliklerinden birini kurdu. Yüzde 100 keçi sütü üretimiyle de pazarın öncüsü oldu. Funda Özer Baltalı, “Deri sektöründe çok güzel işler yaptım. Ama şu anda yaptığım işten o kadar mutluyum ve keyif alıyorum ki o günleri özlemiyorum. Amacım hep iz bırakacak işlere imza atmak. İleride insanlar bizleri arabamızla ya da mücevherlerimizle hatırlamayacak. Yaptıklarımızla anacak. Ben de bunun için uğraş veriyorum. Bunu başardığıma da inanıyorum” diyor. Erkek egemen bir sektörün kadın temsilcisi Baltalı, iş dışı yaşamının bilinmeyenlerini Sıradışı’na açtı.

Haberin Devamı

Funda Hanım’ın bir çiftliği var çiftliğinde keçileri var

HAYAT FELSEFESİ
Hayatı geldiği gibi yaşamak ve her zaman elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışmak. Sahip olduğum güzel şeylere her gün şükredip, sahip olamadıklarım için üzülmemek.

OTOMOBİL
Binen kemerini takacak

* İlk arabam füme rengi bir Renault Broadway’di. Yanılmıyorsam 1995 yılıydı.
* Şimdi, İstanbul ve Seferihisar’daki çiftlikte yaşıyor ve çalışıyorum. Duruma uygun, şirkette hangi araba varsa onu kullanıyorum.
* İyi ve dikkatli bir şoför olmaya dikkat ediyorum. Ara sıra herkes gibi kurallara uymadığım oluyor. Sıkı sıkıya bağlı olduğum bir kural emniyet kemerimi mutlaka takıyorum ve arabamda herkesin takmasını sağlıyorum.
* Bir otomobilden beklentim sağlam, güvenli ve dikkat çekmeyecek bir model olması.

Haberin Devamı

BESLENME
Öğleni iple çekiyor

* Güne mutlaka güzel bir kahvaltı ile başlarım. Yumurta, kaşarlı bir tost ve kahve olmazsa olmazlarımdandır.
* Öğlenleri Seferihisar’da isem çiftlikte, İstanbul’da isem çoğunlukla dışarıda yemek yiyorum. Salata ve sebze ağırlıklı besleniyorum. Ama kilo kaygısıyla değil.
* Sabah uyanınca öğlen salata yiyeceğimi düşünüp seviniyorum.
* Karadenizli olmaktan olsa gerek balığa çok düşkünüm.
* Izgara köfte yiyerek et ihtiyacımı karşılamaya çalışıyorum.
* Ara öğün gibi düşünmüyorum ama canım istedikçe bir meyve, badem, fındık, ceviz, kestane gibi şeyler yiyorum.
* Bütün bu anlattıklarım sürekli diyet besleniyorum gibi algılanabilir ama çocukluktan gelen, özellikle anne ve babamın bize kazandırdığı bir beslenme seklimiz var, bunun da şimdilerde diyetlerde önerilen gibi olduğunu anlıyorum.
* Ağır yağlı kızartma olmadığı sürece her yemeği yerim. Geleneksel Türk, Akdeniz mutfağını özellikle seviyorum.
* Mutfakla aramın nasıl olduğunu bilmiyorum ama pek yetenekli olduğumu düşünmüyorum. Belki yoğunlaşıp üzerinde çalışabilseydim daha iyi olabilirdim.
* En iyi yaptığım şey sağlıklı tost ve sandviçler... Kızıma okula giderken vermek için geliştirdiğim bir yetenek...

Haberin Devamı

MEKAN
Gereksiz ilgiden hoşlanmam

* İzmir’de Teos Liman Restoran, İstanbul’da Zuma, Bodrum’da Gemibaşı.
* Çok fazla yer denemek için zamanım olmuyor. Genelde misafirlerimi evde ağırlamayı seviyorum.
* Gittiğim mekanlarda kalite-fiyat orantısının doğru olması, temizlik ve iyi servis benim için çok önemli. ‘Aman da kimler gelmiş’ tadında gereksiz gösterişli ilgi benim için çok olumsuz. Sakin mesafeli bir servis, iyi yemek, doğru fiyat önemli.

SPOR
Futbol maçlarını kaçırmam

* 40 yaşından sonra sporu keşfettim. Salonda hoca ile ağırlık, fitness çalışıyorum.
* Güne mutlaka 6-10 kilometre arası yürüyerek başlarım ve haftada 2-3 gün ağırlık çalışmaya gayret ederim.
* Yazın bolca yüzerim.
* Günlük hayatımda mümkün olan her yere yürüyerek gitmeyi tercih ederim.
* Kışın kızımla birlikte yoğun vakit geçirmek için 20 senedir birkaç gün kayak yaparız.
* Futbola özel ilgim var, bütün maçları takip etmeye çalışırım. Galatasaray’ı, özellikle Avrupa’da futbolda hep yenilen takım olma ezikliğinden beni ve benim gibi pek çok kişiyi kurtardığı için beğenirim.

Haberin Devamı

TATİL
Benim hayatım tatil

* Benim sıkça kullandığım bir ifade var, benim hayatım tatil... Şanslı bir ülkede, şanslı bir hayat yaşadığımızı düşünüyorum. İnsanların biraz sıcak, güneş, kar, temiz hava, tarih, güzel yemek için bir yerden bir yere gittiği bir dünyada biz hepsine sahibiz. Her yöne gittiğinizde güzel deniz ve plaj bulabilirsiniz, biraz yukarılara çıkınca dağ, kar hepsi var. Her gün denizden çıkan en taze balıkları yiyip, en kırmızı domatesleri, en güzel sebzeleri bulabilirsiniz. Türkiye’de her yer tarih, nerdeyse toprağın bir karış altında binlerce senelik tarih yatıyor. Üstüne bir de ben bir çiftlikte çalışıyorum. Bir plazada şehrin merkezindeki çalışanların tatil ihtiyacı benim hayatımda geçerli değil. Kızım Türkan New York’ta okuyor, ayda bir kez perşembe-pazar arasında onu görmeye gidiyorum tatil olarak.

Haberin Devamı

Funda Hanım’ın bir çiftliği var çiftliğinde keçileri var

HOBİ
4 yaşımdan beri piyano çalıyorum

* Müzik hayatımın bir parçası, her türlü müziği dinlemekten keyif alıyorum. 4 yaşından beri piyano çalıyorum. Klasik piyano eğitimi aldım, boş zamanlarımda çiftlikte ya da İstanbul’da piyano çalışmayı seviyorum.

KARİYER
Önce hukuk, sonra deri, şimdi de keçi

* Robert Kolej’in ardından Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni bitirdim.
* Avukatlık stajımı tamamladıktan sonra 3 yıl süren bankacılık deneyimim oldu.
* Kızım Türkan doğduktan sonra ara verdiğim iş hayatıma, 3 yaşına geldiğinde deri saraciye üretmek üzere kurduğum şirketimle devam ettim.
* 11 sene süren deri üretimimi gıda ve hayvancılık yatırımı yapmaya karar verince satarak, yoluma yeni işimle devam ettim.
* Seferihisar’daki çiftliğe gelince... Mandalina ağaçları olan bir çiftlikti burası. Babam doktordu ve emekliliğinde burada bir şeyler yapmayı planlıyordu. Ben bu çiftlik çevresindeki arazileri aldım, büyüttüm. Onların hayalini gerçekleştirmek istedim. Burada tesis yapmak hiç kolay değil. Biz her türlü altyapıyı getirdik. Yalnızca hayvan çiftliği yok burada, son teknolojik yatırımlarla yapılmış entegre tesis var. Zaten Hollandalılar gelip burayı görünce şaşırdılar, ‘Bize gelip fikir verin’ dediler. Çiftlik 2008’de, mandıra 2010’da kuruldu. İlk ürünümüzü Şubat 2011’de sattık. Çiftlik 5 milyon dolar yatırımla kuruldu, ardından süt ürünleri tesisimizle birlikte şu ana kadar 30 milyon TL yatırım yaptık.
* Baltalı Gıda’nın ürün gamında süt grubunda günlük tam yağlı pastörize keçi sütü, UHT ambalajlı süt ve evde rahatlıkla yapabileceğiniz kolay yoğurt bulunuyor. Peynir gruplarında ise keçi peyniri, light keçi peyniri, tulum peyniri, kaşar peyniri, dil, hellim, lor; krem peynir grubunda sürülebilir keçi peyniri, labneh, armola, krem keçi peyniri; ithal keçi peynir grubunda ise Fransızların buche de chevre peyniri ‘Baltalı Büş’ adıyla üretiliyor.
* Önümüzdeki günlerde yine Türkiye’de ilk defa taze meyve püresi ve sağlığa faydalı bir kakao türü kullanarak meyveli ve kakaolu günlük pastörize sütlerimizi raflara çıkaracağız. Ardından bebek maması ve dondurma çalışmalarımızla yolumuza devam edeceğiz.

MODA
Kendi stilimi oluştururum

* Modayı severim ve bana uygun olduğu ölçüde de takip ederim. Stili olan insanlardan hoşlanırım ve kendi stilimi bulmaya moda ile uyumlu hale getirmeye çalışırım.

TEKNOLOJİ
TV bile benim için mucize

* Maalesef teknolojiyle aram pek iyi değil. Blackberry ve bilgisayar kullanıyorum. Hala daha televizyonların nasıl çalıştığı bile bana mucize gibi geliyor. Zannediyorum bu da teknoloji ile aramdaki uzak mesafeyi anlatabiliyor.

ASTROLOJİ
Çok inandığımı söyleyemem

* Aynı gün aynı saatte doğan binlerce insanın aynı özellikte olması ya da benzer kaderi paylaşmaları bana pek mümkün gelmiyor, ama fırsat buldukça gazetelerdeki değişik astroloji yazılarını okurum.

SEVİMLİ DOSTLAR
Benim değil, kızımın

* Evde kızımın iki kedisi, tatile geldiğinde yanında getirdiği Malteser cinsi köpeği ve yakın zamanlarda maalesef yaşlanıp ölen ilk köpeği Lady... Bütün bunlar diğer pek çok annede olduğu gibi özgür iradenizle değil, size görev olarak bakımı düşen sevimli dostlar. Sorumluluk sahibi olduğumu düşünüyorum. Gereklerini yerine getiriyorum ama hiç kendime ait bir sevimli dostum olmadı, ilerleyen zamanlarda bilemiyorum.

Yazarın Tüm Yazıları