Fosurdatan jüri

Türkstar başladı ekrana renk geldi diye girmek isterdim yazıya ama Armağan Çağlayan sayesinde renk değil duman geldi. Adam jüri üyesi değil sigara fabrikası bacası mübarek.

Elinde sürekli sigara, bir yandan adayları dinliyor diğer yandan konserlerdeki duman makineleri gibi duman salıyor.

İnsanları televizyondan sigaraya özendirmesi bir yana, benim asıl üzerinde durmak istediğim yanı başka. Büyük umutlarla jürinin karşısına geçen yarışmacı adayına saygısızlık bu yaptığı. Saygısızlığın da ötesinde bir saldırı... Hani sigara içeceğine sesli bir şekilde yellense daha ahlaklı bir davranış sergilemiş olacak. Hiç olmazsa verdiği zarar o anla sınırlı kalır, kalıcı bir etki bırakmaz. Belki yarışmacı psikolojik olarak da biraz sarsılır hepsi o...

Hıncal Uluç tısss!

Hıncal Uluç
bir süre önce bir yazı yazmış ve Sabah gazetesi binasında sigara içiliyor olmasını eleştirmişti. Uluç'un yazısına Hürriyet'te de durumun farklı olmadığını yazarak destek vermiş, Hürriyet üst yöneticilerinden çağdaş bir çalışma ortamı sağlamalarını talep etmiştim. Yazının hemen ardından Hürriyet'in her katına sigara odası inşa edilmeye başlanması üzerine de Uluç'a nispet yapmış, ''Hürriyet böyle çağdaş bir zihniyetle yönetiliyor işte. Sizin cepheden ne haber sevgiliUluç?'' diye sormuştum. Uluç geçenlerde ''Sabah'ta yazmanın keyfi'' başlıklı bir yazı yazdı. Yazıda Sabah üst yönetiminin sigara konusundaki tutumunda değişiklik olduğunu gösteren tek bir satır bile yok. Hıncal Uluç sigara içilen ortamlarda yazmaktan mı keyif almaya başladı yoksa?

Türk Dumanlı Hava Yolları

Çarşamba günü Türkiye Bilişim Derneği'nin (TBD) Bilkent'te düzenlediği ''e.Devlet Uygulamaları Konferansı''na katılmak ve kapanış panelini yönetmek üzere Ankara'daydım. Toplantılarda yaşanan izdiham karşısında şaşırdım. TBD'nin iki günlük etkinliğine 60'tan fazla bakan ve müsteşar dahil olmak üzere toplam 4751 kişi katılmış.

Bu denli başarılı konferansları İstanbul'da nasıl yapabiliriz diye düşüne düşüne, THY'nin Ankara Esenboğa Havalimanı'ndaki CİP salonuna girdim. O da ne? Seçim izlenimleri yazmak için geçen hafta gittiğim Bitlis'teki işsiz kahvehanelerindekinden çok daha kesif bir sigara dumanı. İkram görevlisine sigara içilmeyen bölümün nerede olduğunu sordum. İstanbul Atatürk Havalimanı'nda Gloria Jeans kafede yapılan düşüncesiz uygulamanın bir benzeriyle karşı karşıya olduğumu sanıyordum. Yani sigara içmeyenleri havası temiz bölüme geçmek için sigara içenlerin arasından geçmeye zorlayan, sigara içilen ve içilmeyen bölümlerin düşüncesizce konumlandırılması gibi bir durum var diye düşünüyordum.

Meğer çok iyimsermişim. THY'nin uygulaması daha da betermiş. Tamamında sigara içilen salonda, sigara içmeyenler için bir köşede lütfedip birkaç koltuk ayarlamışlar. Üstelik iki salon var ve ikisinde de aynı durum. Birini sigara içilir, diğerini içilmez yapma zekasını gösteren çıkmamış THY'den.

İtirazlarımı ve protestomu sürdürünce, koltuklardan birinde sigarasını tüttüren bir başka yolcunun sataşmasıyla karşılaştım. THY'nin düşüncesizliği yüzünden iki yolcu karşı karşıya geldik. Neyse ki tartışma seslerini duyup, olaya müdahale eden Esenboğa Emniyet Şube Müdür Vekili Mustafa Kuru'nun yatıştırıcılık becerisi ve Ankara Vali Yardımcısı İbrahim Avcı'nın hoş sohbetiyle tartışma tatlıya bağlandı.

Ama Türk Hava Yolları'nın bu düşüncesiz uygulaması devam ederse, o salonda daha çok tatsızlık yaşanır.

Sıradaki yazı: Sigara savunucusu Fatih Altaylı'ya cevap ve sigaraya vergi daha da artırılsın.

Türk'ün kulağı düşmanda

İstediğiniz kişinin telefonunu gizlice dinleme olanağınız olsaydı kimin konuşmalarını dinlemek isterdiniz? Siemens Mobile merak etmiş ve dünya çapında yaptığı, telefon kullanım alışkanlıkları araştırmasına bu soruyu da dahil etmiş.

Ben herhalde en çok Başbakan'ın konuşmalarını dinlemek isterdim. Zaten araştırmanın yapıldığı ülkelerin hepsinde, insanlar cumhurbaşkanının ya da başbakanın konuşmalarını dinlemek isteyeceklerini söylemiş. İstisna ülkeler Rusya ve Türkiye. Ruslar ve Türkler düşmanlarının konuşmalarını dinlemek istermiş.

Araştırmada ''Bir ünlünün telefonunu dinleme olanağınız olsaydı kimi dinlemek isterdiniz'' diye de sorulmuş. Dünya çapındaki sonuçlara göre telefonu en çok dinlenmek istenen ünlüler David Beckham ve Robbie Williams'mış. Türklerin kulak misafiri olmak istediği ünlü ise Tarkan çıkmış.

Seks yaparken telefona cevap verme oranı araştırmanın yapıldığı 13 ülke ortalamasında yüzde 7, Türkiye’de yüzde 25 çıkmış. Orana göre Türklerin iyi seviştiği efsanesi bir palavradan ibaret... Yoksa telefonla konuşurken sevişebilecek kadar kabiliyetli olduğumuzu mu gösteriyor bu sonuç?

Rusya hariç araştırmanın yapıldığı tüm ülkelerde telefonla en çok aranan kategori aileler çıkmış. Türkiye yüzde 46'lık oranıyla bu kategoride birinci. En fazla annesini arayanlar ise yüzde 27 ile Fransızlar.

Araştırma Siemens Mobile'ın kablosuz, DECT tabir edilen telefonlarından sorumlu birimi için yapılmış. Siemens Mobile DECT telefonlarında Türkiye'de pazar lideri konumunda. Araştırma sonuçlarını okurken, Siemens Mobile'ın Türkiye'deki pazar liderliğini korumak için nasıl bir telefonla Türk tüketicisinin karşısına çıkması gerektiğini düşünmeden edemedim. Yakında piyasada şu özelliklere sahip bir kablosuz ev telefonu görürseniz şaşırmayın; Çağrı geldiğinde Tarkan'ın bir şarkısıyla çalan, düşmanları hızlı arama tuşu olan, çaldığında yatakta kaybolmamasını sağlayacak yanar döner ışıklara sahip, vibrasyonlu, aile fotoğraflarını koyacak çerçeveli bir model...

Telefon kabalıkları

KonuÅŸurken bekletme:
Yüzde 35. Birinci İngiltere, yüzde 52. Türkiye yüzde 19

n Başkası gibi davranma: Yüzde 15. Birinci Polonya, yüzde 20. Türkiye yüzde 5

n Seks yaparken telefona cevap verme: Yüzde 7. Birinci Türkiye, yüzde 25

n Gizlice kayıt etme: Yüzde 3. Birinci Fransa, yüzde 5. Türkiye yüzde 1

Hık demiş burnundan düşmüş

Hani herkes çift yaratılmıştır derler ya, kanıtı bu olsa gerek. Berlin Film Festivali'nde Altın Ayı ödülü kazanan Duvara Karşı filminin yıldızı Sibel Kekilli, sanki hık demiş ABD'li yıldız Jennifer Love Hewitt'in burnundan düşmüş. Şarkıcı, dizi film ve sinema oyuncusu olarak ün yapan Hewitt, İnternet'te de çok popüler. Ünlü sinema dergisi Premiere'e göre Jennifer Love Hewitt İnternet'te adına site açılan en popüler üçüncü aktrist. Sinema ve televizyon dizilerindeki başarısına ek olarak Hewitt'in üç de müzik albümü var.

Sürübotlar ''Av''a çıktı

Geçen hafta ''Sürübotlar geliyor'' başlıklı karınca ya da arı oğulları gibi sürü halinde hareket eden moleküler robotların damarlarımızda dolaşacağı günlerin yakın olduğunu yazmıştım. Bu eli kulağında teknolojinin romana da konu olduğunu, Michael Crichton'ın son romanı ''Prey''in kontrolden çıkan sürübotları konu aldığını ve yakında Türkçe'ye de çevrileceğini yazmıştım. Yazımın yayınlandığı gün uğradığım kitapçıda bir sürprizle karşılaştım. ''Prey'', ''Av'' ismiyle karşımdaydı. İpek Demir'in çevirisiyle Altın Kitaplar yayınlamış. Pazartesi günü işe geldiğimde, masama gelen zarftan da ''Av'' çıktı. İpek Demir'in başarılı çevirisini kaçırmayın. n altinkitaplar.com.tr

Adamı gözünden tanır

Gözün iris tabakasını tanıma teknolojisi güvenlik amacıyla uzun bir süredir kullanılıyordu. Oldukça pahalı bir sistem olması nedeniyle genellikle büyük organizasyonlarda kullanılan teknoloji, Panasonic'in BM-DT120 kamerasıyla artık her masaya, her keseye hitap ediyor. Panasonic'in yeni ürünü evleri ve iÅŸ yerlerini hedefliyor. Kullanıcının gözündeki iris tabakasını tarayan kamera kiÅŸisel bilgisayarların istenmeyen kiÅŸilerce kullanılmasını baÅŸarıyla engelliyor. GözbebeÄŸi ile göz akı arasında kalan iris tabakası, tıpkı parmakizi gibi kiÅŸiye özel bir yapıya sahip. Ä°risin kiÅŸiye özel yapısı tek yumurta ikizlerinde bile birbirine uymuyor. Panasonic'in iris tabakası tanıyan kamerası ÅŸifre unutma, her uygulama için farklı ÅŸifre kullanma gibi zorlukları ortadan kaldırıyor. Panasonic BM-DT120 aynı zamanda Ä°nternet kamerası olarak da kullanılabiliyor.Âpanasonic.com.tr
Yazarın Tüm Yazıları