Fındık yemeliyiz

DÜNYA fındık üretiminin %73'ü ülkemizde gerçekleşiyor. TÜBİTAK tarafından yapılan bir araştırmada fındığın kalp-damar hastalıklarına, kansızlığa, kolestorole, kansere iyi geldiği ve ömrü 5-10 yıl uzattığı araştırmalar sonucu tespit edilmiştir.

B ve E vitaminleri, kalsiyum, demir, çinko, magnezyum, bakır ve manganez bakımından zengin olan fındığa ülkemizde rağbet edilmiyor.

Üreme organları yönünden çok faydalı olan fındık, çocuk sahibi olamayanların neslinin devamında büyük fayda ve sonuç sağlamıştır. TÜBİTAK'ın araştırmasına göre fındık yağı çok faydalı olup kızartmalardan keklere kadar her yiyecekte margarin yerine rahatlıkla kullanılmaktadır. Yakın bir zamanda halkımızın fındık yağına alışması sonucu eczanelerde satılacağını iddia edenler var.

Türk halkına sesleniyorum. Çocuklarınıza fındık yedirin, dinamik ve enerjik çocuklarınız olacak, zeka yönünden çok faydasını göreceksiniz.

Hatırlatması benden.

Yalçın MELİKOĞLU-ORDU

ABD’den terör heyeti

ANKARA'ya bugün yeni bir Amerikan heyeti geliyor.

Heyete, ABD Dışişleri Bakanlığı Terörle Mücadele'den sorumlu Müsteşar Cofer Black başkanlık ediyor.

'Aydınlık' dergisinde yer alan ilginç habere göre, ABD'lilerin çantasında 'PKK'ya af dosyası' bulunuyor.

Daha önce gelen ABD heyetleri sık sık Diyarbakır, Van, Elazığ ve Mardin'de incelemeler yapıyor. Hatta Ankara'daki Büyükelçiliğin Siyasi İşler Müsteşar Yardımcısı Charles Blaha, AKP Bolu İl Başkanı Fatih Metin'e 'nezaket' ziyaretinde bulunuyor.

Heyetlerin, AB uyum yasaları ve 'Topluma Kazandırma Yasası'nın nasıl uygulandığını sorguladıkları biliniyor. Bugün gelecek heyetin, PKK/KADEK ile ilgili 'siyasi konuları' gündeme getirerek PKK'ya affın genişletilmesi konusunu ele alacağı bildiriliyor.

Washington, Abdullah Öcalan'ın İmralı'dan Sincan Cezaevi'ne gelmesini istiyor. Yani, 'Topluma Kazandırma Yasası'nı yeterli bulmuyor.

Türkiye, bir yanda Irak'a asker gönderme konusunu tartışıyor.

Abdullah Öcalan, görüşe çıkmama kararı alıyor.

Türkiye sıkıştırılıyor.

Tavukta faturasız satışlara dikkat

TAVUK
ticareti ile uğraşan bir okurumuz, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'a sesleniyor:

Son günlerde tavuk fiyatları düşünce, haksız rekabetle karşı karşıya kalıyoruz. (Daha önce bu konuda köşenizde bir yazı çıkmıştı.) Bazı firmalar sattıkları malın %35-40'ını faturasız satıyorlar. Bizler gibi her şeyi kayıt altında olan firmalar mağdur oluyor.

Yılda 750 bin ton tavuk eti üretiliyor. Bu konu ile ilgili kişilerin yaptıkları hesaplara göre, bu orandaki bir kaçak nedeniyle sadece KDV'den devletin yılda yaklaşık 50 trilyon kaybı oluyor. Bir o kadar da gelir vergisi kaybı meydana geliyor.

Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın, daha önce tavuk yem hammaddesi ticareti ile uğraştığını biliyoruz. Sayın Bakanım, size bir örnek vermek istiyorum. Üretici firma 15 tonluk bir araca 9 ton faturalı 6 ton faturasız mal yükleniyor. Şehir girişlerindeki denetimlerde, kantar olmadığı için vergi kontrolörleri doğal olarak sadece irsaliyede yazılı miktarı kontrol ediyorlar. Firmalar bu yolla açıktan vurgun yapıyorlar. Bu tür olayların Adapazarı, Göynük ve İzmir'de üretim yapan bazı şirketlerce yapıldığını bildirmek isteriz. Bu ticareti bilen bir kişi olarak, Gelirler Genel Müdürü Osman Arıoğlu ve İstanbul Defterdarı Kadir Boy'u uyarırsanız, onların gereğini yapacaklarını biliyoruz.

Bir müteahhit konuşuyor

‘ADALETİN bu mu Türkiyem’
(20.9.2003) başlıklı üzerine avukatı Rahmi Akyürek tarafından yapılan açıklamada müteahhit Turhan Kaynar şunları söylüyor:

‘‘Yazınızı üzülerek okudum. Bu inşaattan dolayı mağdur oldum. Belçika'da işçi Hüseyin Narin ve hissedarlarının arsasına inşaat yapmayı kabul ettim; halen ikisi nizamlı 7 daire verdim. Sözleşmedeki bütün yükümlülükleri yerine getirdim. Bana, yazıda sözü edilen emlakçi diye getirdiği Ercan Kambur ve Hakan Salim Bilgili'yi tanımam. Nadir'in onlarla rakı sofralarında muhabbetlerinden bilgim yok. Dikmen'de inşaat işlerinden dolayı itibar kazanmış biriyim. Hüseyin Nadir'in iddiaları mahkemede kabul görmemiştir. Kendisinin, bu kişilere ne sebeple ve nasıl borçlandığını bilmemekteyim. Ben de tapuları vermediğinden dolayı kendisiyle davalığım.’’

Mezar mafyası

İSTANBUL'
dan Selimoğlu, Metin ve Demiral aileleri haklı olarak tepki gösteriyorlar:

Edirnekapı Şehitliği'nde 1. adada yanyana Selimoğlu ve Demiral ailesi olmak üzere iki ayrı aile mezarlığımız var. Dün yaptığımız ziyarette ne yazık ki, koca mezar mermerlerinin ve henüz isim yazılmamış olan boş mezar başlarının çalınmış olduğunu gördük. Orada çalışanlar ‘‘Biz saat 16.00'ya kadar bekliyoruz, sonrasını bilmeyiz’’ diyor. Demek ki o saatten sonra mezar mafyası işe koyuluyor. Evler, arabalar, kapkaçcılar derken öbür dünyaya göç etmişlere de son mekanlarında rahat yok. Bu durumda bizim de ölülerimiz yakılsın, küllerimiz denize serpilsin ki mezar soyguncularına kurban gitmeyelim.

Müslümanız diyenler, gavur dediklerinin ölmüşlerine gösterdikleri saygıyı gösterebilseler adam olurlar. Ayıptır, günahtır. Bunlara dur diyecek kimse yok mu Allah aşkına!

Biliyor musunuz?

CHP eski İl Yönetim Kurulu üyesi Mesut Sönmez'in, İstanbul'da sahte ve naylon üyelikler yazıldığı yolundaki şikayeti üzerine Yargıtay C. Başsavcılığı'nca soruşturma açıldığını; bu konuda CHP İl Merkezi'nin bulunduğu Beyoğlu Savcılığı'nın diğer savcılıklara bu tür üyeliklerin olup olmadığı konusunda soruşturmaya esas olmak üzere araştırma yapmalarını istediğini.... Bu arada Sönmez'in bu başvurusu üzerine kendisine bir yıl partiden uzaklaştırma cezasının verildiğini...

Mesaj Panosu

HÜKÜMET,
yüz binlerce işsiz üniversite öğrencisini gelir kapısı olarak görüyor. Kasımda KPSS sınavı yapılacak. 3.5 milyon başvuru formu ve 35 milyon sınav ücreti ne demektir? Kamuda istihdam olanağının çok sınırlandığı bir zamanda bu sınavın gelir sağlamak amacından başka bir amacı olup olmadığını Personel Müdürlüğü'ne sormak istiyorum.

A.K. KONYA

ADALET Bakanlığı özürlüler için kontejan açmıştı. Sınava girmek için toplam 75 milyon lira harcadık. Ancak sınavı kazanamayanların ödedikleri bu sınav harcı gitti. ANAP Milletvekili Lokman Ayva, bu paranın ödenmemesini istemişti. Şimdi bu parayı Ziraat Bankası şubelerinden geri alabilecek miyiz?

M.Y. ANKARA

ULUSAL Kanal Genel Yayın Yönetmeni Ferit İlsever'den: ‘‘AKP, RTÜK'e baskı yaparak ve Kadıköy 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nin Ulusal Kanal lehine verdiği 4 ayrı kararı hiçe sayarak kablolu yayınlarımızı durdurdu. İktidarın talimatlarıyla yasaları pervasızca çiğneyen görevliler hakkında maddi ve manevi tazminat davaları açacağız’’
Yazarın Tüm Yazıları