Fatih Altaylı: Doğum izni

Fatih ALTAYLI
Haberin Devamı

Tartışmayı galiba Tony Blair başlattı... Eşi Cherie'nin doğumu yaklaşınca, Blair 15 gün resmi doğum iznini kullanmak için başvuruda bulundu.

İnsan başbakan da olsa, ‘‘baba’’ olmak daha önemliydi.

Ve en az başbakanlık kadar, hatta daha ötesinde bir sorumluluktu.

Blair'in izne ayrılmak istediğini söylemesinin ardından Türkiye'de de tartışma başladı.

‘‘Erkeklere de doğum izni verilmeli mi, yoksa verilmemeli mi?’’

Kimileri verilsin diyor, kimileri verilmesin.

Ben verilsin diyenlerden yanayım.

Babalık, annelik kadar zorlu olmasa da, çileli olmasa da, meşakkatli olmasa da zor ve önemli bir görev.

En azından eşlerimizin zor anlarında yanlarında olmak, sorumlulukları paylaşmak, bebeğimizle yakın olmak erkeklerin de hem hakkı, hem görevi.

Bence bizde de babalara doğum izni verilmeli.

Ancak ne yazık ki, şimdilik bu izin verilmiyor.

Ve ben de baba olalı henüz iki saat olmuşken, eşimi kızımızla yalnız bırakıp bu yazıları yazmak için gazeteye gelmek zorunda kalıyorum.

Aklım oradayken, ne kadar yazabilirsem, o kadarını yazmak için!

Bodrum'un müziği Ankara'dan nasıl duyulur?

İÇİŞLERİ Bakanı Sevgili Sadettin Tantan, ne yazık ki saçmalamanın eşiğinde. ‘‘Hakkári ile Bodrum arasında fark yok. Yaz boyunca her yerde 24.00'te müzik yasağı başlayacak’’ diyor.

Böyle bir düşünce hiçbir yerde yok.

Hakkári ile Bodrum aynı ise, dünya jet sosyetesi tatil için neden Hakkári'yi tercih etmiyor, neden Hakkári'nin koylarında mavi yolculuk yapmıyor?

Sayın Tantan eşine bir sorsun, yaz tatili için acaba Hakkári'yi mi tercih eder, yoksa Bodrum'u mu?

Olmaz Sayın Bakanım.

Böyle şey olmaz.

Bodrum dünyanın önemli tatil ve eğlence yerlerinden biridir.

İstanbul, dünyanın en eğlenceli üç kentinden biridir ve belki birincisidir.

Antalya bir turizm başkentidir.

Marmaris de.

Buralar ne Hakkári ile aynıdır, ne başka bir yerle.

Buralarda 24.00'te müzik yasağı koymak vatana ihanettir.

Bindiğin dalı kesmektir.

Ayrıca da bütün bunlara Ankara'dan karar vermek ne hak?

Bırakın bakalım oranın insanı ne diyor, ne istiyor?

Bodrum'da müzik yasağı en başta Bodrumlu'ya zarar.

Hadigari'nin sesi Ankara'ya gelmez Sayın Tantan.

Siz rahat uyuyun.

Memlekete üç kuruş daha döviz gelsin diye, hükümetiniz biraz daha başarılı olsun diye Bodrumlu, İstanbullu, Antalyalı, Marmarisli, Kapadokyalı geceleri geç yatmaya ve gürültüye razı.

Siz keyfinize bakın!..

Türk bayrağına hakaret edene 200 bin dolar mı vereceksiniz?

İSTANBUL Ticaret Odası, İstanbul'da öldürülen iki holiganın ailelerine 100'er bin dolar verecekmiş.

Dostluk nişanesi olarak.

Her işimiz böyle bizim. İfratla tefrit arasında gider geliriz.

Onlar benim oraya giden gazetecime taş atacaklar, benim takımımın teknik direktörü stada suçlu gibi gizlice girecek...

Onlar benim taraftarımı stada yaklaştırmayacaklar, onlar kendi ölüleri üzerinden spora siyaset bulaştıracaklar, menfaat sağlamaya çalışacaklar, ben onların ailelerine yüzer bin dolar vereceğim.

Oh, ne álá.

Üstelik de benim bayrağımı cinsel organına bağlayıp, benim kızlarıma saldıran, sonra da kavga ettiği kişilerin kendinden daha it çıkması nedeniyle öldürülenlerin ailelerine.

İstanbul Ticaret Odası Başkanı Mehmet Yıldırım Beyefendi, popülizm yapmak istiyorsa, başka yoldan yapsın.

O 200 bin doları da holiganların ailelerine vereceğine, holiganizmle mücadele uğruna harcasın.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Kars ile Antalya'yı aynı yapıyla yönetemeyeceğimizi anladığımız zaman.

Yazarın Tüm Yazıları