Ev ve işyerinde enerjinin peşindeler
Güncelleme Tarihi:
Ayda KAYAR
Oluşturulma Tarihi: Ekim 08, 2005 00:00
Çin orijinli mekan seçme ve düzenleme öğretisi Feng Shui önce evlerimize girdi. Dünyada olduğu gibi Türkiye’de de birçok insan sadece evini değil işyerini de binlerce yıllık Çin öğretisinden yola çıkarak düzenlemeye başladı. Feng Shui artık fabrikalarda, tıp merkezlerinde, iş merkezlerinde de uygulama alanı buluyor. İş Kuleler, Sabancı Center gibi mekanlarda da Feng Shui uygulandığı anlatılıyor.
Öğretinin sadece bir moda olduğunu düşünenler olsa da, elementlerin enerjisine Çin’e gidip eğitim alacak kadar inananlar hiç de az değil. Feng Shui, Çince ‘Rüzgar ve Su’ demek. Kişilerin özelliklerine uygun ev seçmesini ve dekore etmesini sağlayan öğreti sayesinde enerjilerin evde yaşayanlara pozitif katkılar sağladığına inanılıyor. Yöntem birçok matematik hesaplama gerektiriyor. Önce kişinin doğum tarihiyle belirlenen kua numarası bulunuyor. Çinlilerin 3500 yıldır üzerinde çalıştıkları Feng Shui’nin ana faktörleri, zaman, çevre, bina ve içinde yaşayanlar. Kişilerin kua numarasına göre belirlenen elementlerine uygun olarak düzenlenen mekanlarda kullanılan ana maddeler; ateş, su, metal ve ahşap.
Öğretinin Türkiye’deki uzmanlarından Esra Koyuncu, çevrenize dikkat edin diyor: Bazı lanetli dükkanlar vardır; kim ne iş yapsa, uzun sürmez. Bazı evler vardır, orada mutlu insan görmezsiniz. Bunlar hep mekanların enerjileriyle ilgili. Yeni ev alacakları da uyarıyor Koyuncu: ‘Evin geçmişini araştırın. Evin geçmişinde yaşanmış ayrılıklar, yangınlar, kavgalar olabilir; muhakkak bir uzmana başvurup size uygun olup olmadığın öğrenin. Uygun değilse vazgeçin.’
DANIŞMANI ANNESİ
Tuzla’daki fabrikasını Feng Shui’ye göre dekore eden Deniz Klanten, öğretinin şu sıralarda bir moda haline geldiğini vurguluyor. Enerjilere inandığını ancak felsefesini çok iyi bilmediğini belirten işadamı, annesi Nil Klanten’in 20 yıldır Feng Shui uyguladığını anlatıyor. Klanten, annesinin önerilerini dinlediğini ve ona mantıklı gelenleri yaptığını belirtirken; fabrikanın mimarisini yapan Erginoğlu-Çalışlar Mimarlık’tan Hasan Çalışlar, Feng Shui’yi bilmediğini ve inanmadığını, sadece söylenenleri uyguladığını anlatıyor. Nil Klanten mekanın ölçülerini ve objelerin yerleşimlerini belirlemiş, mimari şirket ona göre uygulamış. Bu düzenleme için binanın girişlerinin yeri dahi değişmiş, bitkiler özel olarak seçilmiş.
Başarılarının öncelikle çalışmaya dayandığının altını çizen Klanten, annesinin önerileriyle dekore edilen binada kendisini mutlu hissettiğini söylüyor. Seçilen renklerin ve mobilyaların rahatlamasını sağladığını ve işe geldiğinde ayaklarının geri gitmediğini anlatıyor. Girişteki okyanus akvaryumunu, havuzu özellikle seviyor.
Klanten, Feng Shui’nin ciddi bir maliyeti olduğuna da dikkat çekiyor. Mekanların, kapıların yerini değiştirmek için para gerekli. Öğretiyi öğrenmek için de zaman...
YÖNETİCİ ODASI DEĞİŞTİ PROJELER HAYATA GEÇTİ
Tiyatrocu Can-Arsen Gürzap çiftinin kızları Elif Gürzap’ın Dialog adlı diksiyon okulu da Feng Shui’ye göre düzenlenen işyerlerinden. Esra Koyuncu’nun 300 metrekarelik bir dairede hizmet veren okulda yaptığı ilk iş, yönetici odasını değiştirmek olmuş. Koyuncu, bir evde nasıl aile reisi ağırlıklı düzenleme yapılırsa, işyerinde de yöneticilerin en güzel odada oturması gerektiğini söylüyor. Elif Gürzap ve diğer yönetici Mete Darcan, artık güneş almayan küçük bir odada değil, büyük ve ferah bir odada çalışıyorlar. Oturacakları yerler de yine Feng Shui’ye göre belirlenmiş.
Yeni dekorasyonda tahta, metal ve bitkiler, enerjilerin yolunu açacak şekilde yerleştirilmiş. Kapının girişine Koyuncu’nun önerisiyle bitkiler konulmuş. Duvarlara asılan eğitmen tiyatrocuların resimleri ve eski oyun afişleri de mekana canlılık kazandırmış. Elif Gürzap, uygulama öncesi geliştirdikleri projeleri tek tek hayata geçirmeye başladıklarını anlatıyor. Ne zamandır düşündükleri oyunculuk okulunun seçmeleri bu hafta sonu yapılıyor.
TIP LABORATUVARINDA METAFİZİK BİLİM
Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji uzmanı Aydoğan Lermi, iki yıla yakın Çin’de kalan kızkardeşini, labortuvarında Feng Shui uygulamasını önerdiğinde geri çevirmiş. Pozitif bir bilimadamı olarak böyle şeylere inanmadığını söylemiş. Ancak evinde yapılan uygulama sonrasında, kendi kendine öğrendiği İngilizce’yle TOEFL’da 551 puan alınca, enerjinin etkilerine inanmış. Şimdi evinde ve tıp laboratuvarında Feng Shui uygulaması var. Kızkardeşi Ayşegül Hanım, laboratuvarı baştan sona düzenlemekle kalmamış, logoyu bile Lermi’nin enerjisiyle uyuşabilecek şekilde çizmiş. Aydoğan Lermi, ‘Etkili oldu mu?’ sorusuna şu cevabı veriyor: Bir tıp adamı için bunu söylemek zor ama etkilerini gördükten sona bu konuya eleştirel bakmıyorum. Laboratuvarım benzeri dokuz işyerinin arasında ve işlerim çok iyi. Gelenler de etkileniyor. Mesela bizim burada çocuklar ağlamaz. Müşteriler burayı 170-200 metrekare sanıyor, oysa sadece 90 metrekarede çalışıyoruz.
BANYODA ATEŞ ELEMENTİ ÇOKTU, YANGIN ÇIKTI
İş idaresi okuduktan sonra Feng Shui’ye merak duyan ve aldığı eğitimlerle bu konuda uzmanlaşan Esra Koyuncu, dekorasyonda Feng Shui öğretisini uygulayacak olanların ev ya da işyerlerini almadan önce bir uzmana danışmalarını öneriyor. Çünkü bazı evler, sahiplerinin elementlerine uyum sağlayamıyor. Böyle olunca evin girişinden banyosuna birçok bölümün yerini değiştirmek gerekiyor. Kemerburgaz’da danışmanlık yaptığı bu evi incelediğinde, evin sahipleri için çok uygun olduğunu görmüş. Ön cephesi güneye ve açık alana bakan evin arka tarafı sitedeki diğer binalar tarafından korunuyor. Giriş kapısı, ev sahibinin özelliklerine uygun olarak kuzeye bakıyor. Koyuncu, mimar Sema Topaloğlu’nun yaptığı evde mutfağın hemen yanındaki banyo konusunda ev sahiplerini uyarmış: Burada ateş elementi çok fazla, yangın çıkabilir. Kısa bir süre sonra da ev sahiplerinden telefon almış: Haklıymışsınız, mumların üzerine düşen bir havlu nedeniyle banyoda yangın çıktı.
Koyuncu, ev sahiplerinin ev içindeki enerjinin yansımalarını, yaşamlarında bereket olarak gördüklerini söylüyor. 350 metrekarelik dubleks ev, misafirlerle dolup taşan, neşeli toplantıların yapıldığı bir ev olmuş. Koyuncu, Feng Shui uygulayacaksanız, mutlaka bir uzmana başvurun diyor.
HAZIR OLURSANIZ MUCİZELER YAKALAYABİLİRSİNİZ
OWO Kişisel Gelişim Merkezi, spritüel kavramların öğretildiği bir yer olarak tabii ki Feng Shui öğretisini uygulamış. Uygulamayı yapan mimar Sevinç Ormancı, inanmanın önemine değiniyor. Siz ne yaparsanız yapın, önce bu öğretiye inanmanız gerek. Ormancı’ya göre eğer inanıyor ve uyguluyorsanız, mucizeler yakalamanız hiç de uzak bir olasılık değil.
OWO’da enerjiyi akışına bıraktığını belirten Ormancı, talebin işyeri sahibi Fulya Eyilik’ten geldiğini söylüyor. Merkeze gelenlerin enerjilerini yükseltmek için Mevlana, Buda gibi kişilerin figürlerini kullandığını belirten Ormancı, kristal ve camın kötü enerjiyi dağıtıcı özelliğinden cam paravanlar yerleştirerek yararlanmış. Etiler’deki beş katlı bahçeli binadaki dekorasyonda ateş renkleri hakim.
Kültür Üniversitesi öğretim görevlisi olan mimar Sevinç Ormancı, kendi evini de aynı öğretiye göre düzenlemiş. Uygulama sonrasında şansının açıldığını, dünyanın önemli mimarlarıyla işbirliğine gittiğini, seminer teklifleri aldığını anlatıyor.
OWO’nun sanibi Fulya Eyilik, matematiksel çalışmalarla uygulanan ve Çin’de yüzyıllar içinde ispatlanan Feng Shui’nin yararını gördüğünü söylüyor. Eyilik’e göre bu öğretiyle düzenlenen mekanlarda enerji kaçakları ve blokajları önleniyor, kişiler kendilerini rahat bir ortamda buluyorlar.
Öğretinin Türkiye’deki uzmanlarından Esra Koyuncu, çevrenize dikkat edin diyor: Bazı lanetli dükkanlar vardır; kim ne iş yapsa, uzun sürmez. Bazı evler vardır, orada mutlu insan görmezsiniz. Bunlar hep mekanların enerjileriyle ilgili. Yeni ev alacakları da uyarıyor Koyuncu: ‘Evin geçmişini araştırın. Evin geçmişinde yaşanmış ayrılıklar, yangınlar, kavgalar olabilir; muhakkak bir uzmana başvurup size uygun olup olmadığın öğrenin. Uygun değilse vazgeçin.’
DANIŞMANI ANNESİ
Tuzla’daki fabrikasını Feng Shui’ye göre dekore eden Deniz Klanten, öğretinin şu sıralarda bir moda haline geldiğini vurguluyor. Enerjilere inandığını ancak felsefesini çok iyi bilmediğini belirten işadamı, annesi Nil Klanten’in 20 yıldır Feng Shui uyguladığını anlatıyor. Klanten, annesinin önerilerini dinlediğini ve ona mantıklı gelenleri yaptığını belirtirken; fabrikanın mimarisini yapan Erginoğlu-Çalışlar Mimarlık’tan Hasan Çalışlar, Feng Shui’yi bilmediğini ve inanmadığını, sadece söylenenleri uyguladığını anlatıyor. Nil Klanten mekanın ölçülerini ve objelerin yerleşimlerini belirlemiş, mimari şirket ona göre uygulamış. Bu düzenleme için binanın girişlerinin yeri dahi değişmiş, bitkiler özel olarak seçilmiş.
Başarılarının öncelikle çalışmaya dayandığının altını çizen Klanten, annesinin önerileriyle dekore edilen binada kendisini mutlu hissettiğini söylüyor. Seçilen renklerin ve mobilyaların rahatlamasını sağladığını ve işe geldiğinde ayaklarının geri gitmediğini anlatıyor. Girişteki okyanus akvaryumunu, havuzu özellikle seviyor.
Klanten, Feng Shui’nin ciddi bir maliyeti olduğuna da dikkat çekiyor. Mekanların, kapıların yerini değiştirmek için para gerekli. Öğretiyi öğrenmek için de zaman...
YÖNETİCİ ODASI DEĞİŞTİ PROJELER HAYATA GEÇTİ
Tiyatrocu Can-Arsen Gürzap çiftinin kızları Elif Gürzap’ın Dialog adlı diksiyon okulu da Feng Shui’ye göre düzenlenen işyerlerinden. Esra Koyuncu’nun 300 metrekarelik bir dairede hizmet veren okulda yaptığı ilk iş, yönetici odasını değiştirmek olmuş. Koyuncu, bir evde nasıl aile reisi ağırlıklı düzenleme yapılırsa, işyerinde de yöneticilerin en güzel odada oturması gerektiğini söylüyor. Elif Gürzap ve diğer yönetici Mete Darcan, artık güneş almayan küçük bir odada değil, büyük ve ferah bir odada çalışıyorlar. Oturacakları yerler de yine Feng Shui’ye göre belirlenmiş.
Yeni dekorasyonda tahta, metal ve bitkiler, enerjilerin yolunu açacak şekilde yerleştirilmiş. Kapının girişine Koyuncu’nun önerisiyle bitkiler konulmuş. Duvarlara asılan eğitmen tiyatrocuların resimleri ve eski oyun afişleri de mekana canlılık kazandırmış. Elif Gürzap, uygulama öncesi geliştirdikleri projeleri tek tek hayata geçirmeye başladıklarını anlatıyor. Ne zamandır düşündükleri oyunculuk okulunun seçmeleri bu hafta sonu yapılıyor.
TIP LABORATUVARINDA METAFİZİK BİLİM
Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji uzmanı Aydoğan Lermi, iki yıla yakın Çin’de kalan kızkardeşini, labortuvarında Feng Shui uygulamasını önerdiğinde geri çevirmiş. Pozitif bir bilimadamı olarak böyle şeylere inanmadığını söylemiş. Ancak evinde yapılan uygulama sonrasında, kendi kendine öğrendiği İngilizce’yle TOEFL’da 551 puan alınca, enerjinin etkilerine inanmış. Şimdi evinde ve tıp laboratuvarında Feng Shui uygulaması var. Kızkardeşi Ayşegül Hanım, laboratuvarı baştan sona düzenlemekle kalmamış, logoyu bile Lermi’nin enerjisiyle uyuşabilecek şekilde çizmiş. Aydoğan Lermi, ‘Etkili oldu mu?’ sorusuna şu cevabı veriyor: Bir tıp adamı için bunu söylemek zor ama etkilerini gördükten sona bu konuya eleştirel bakmıyorum. Laboratuvarım benzeri dokuz işyerinin arasında ve işlerim çok iyi. Gelenler de etkileniyor. Mesela bizim burada çocuklar ağlamaz. Müşteriler burayı 170-200 metrekare sanıyor, oysa sadece 90 metrekarede çalışıyoruz.
BANYODA ATEŞ ELEMENTİ ÇOKTU, YANGIN ÇIKTI
İş idaresi okuduktan sonra Feng Shui’ye merak duyan ve aldığı eğitimlerle bu konuda uzmanlaşan Esra Koyuncu, dekorasyonda Feng Shui öğretisini uygulayacak olanların ev ya da işyerlerini almadan önce bir uzmana danışmalarını öneriyor. Çünkü bazı evler, sahiplerinin elementlerine uyum sağlayamıyor. Böyle olunca evin girişinden banyosuna birçok bölümün yerini değiştirmek gerekiyor. Kemerburgaz’da danışmanlık yaptığı bu evi incelediğinde, evin sahipleri için çok uygun olduğunu görmüş. Ön cephesi güneye ve açık alana bakan evin arka tarafı sitedeki diğer binalar tarafından korunuyor. Giriş kapısı, ev sahibinin özelliklerine uygun olarak kuzeye bakıyor. Koyuncu, mimar Sema Topaloğlu’nun yaptığı evde mutfağın hemen yanındaki banyo konusunda ev sahiplerini uyarmış: Burada ateş elementi çok fazla, yangın çıkabilir. Kısa bir süre sonra da ev sahiplerinden telefon almış: Haklıymışsınız, mumların üzerine düşen bir havlu nedeniyle banyoda yangın çıktı.
Koyuncu, ev sahiplerinin ev içindeki enerjinin yansımalarını, yaşamlarında bereket olarak gördüklerini söylüyor. 350 metrekarelik dubleks ev, misafirlerle dolup taşan, neşeli toplantıların yapıldığı bir ev olmuş. Koyuncu, Feng Shui uygulayacaksanız, mutlaka bir uzmana başvurun diyor.
HAZIR OLURSANIZ MUCİZELER YAKALAYABİLİRSİNİZ
OWO Kişisel Gelişim Merkezi, spritüel kavramların öğretildiği bir yer olarak tabii ki Feng Shui öğretisini uygulamış. Uygulamayı yapan mimar Sevinç Ormancı, inanmanın önemine değiniyor. Siz ne yaparsanız yapın, önce bu öğretiye inanmanız gerek. Ormancı’ya göre eğer inanıyor ve uyguluyorsanız, mucizeler yakalamanız hiç de uzak bir olasılık değil.
OWO’da enerjiyi akışına bıraktığını belirten Ormancı, talebin işyeri sahibi Fulya Eyilik’ten geldiğini söylüyor. Merkeze gelenlerin enerjilerini yükseltmek için Mevlana, Buda gibi kişilerin figürlerini kullandığını belirten Ormancı, kristal ve camın kötü enerjiyi dağıtıcı özelliğinden cam paravanlar yerleştirerek yararlanmış. Etiler’deki beş katlı bahçeli binadaki dekorasyonda ateş renkleri hakim.
Kültür Üniversitesi öğretim görevlisi olan mimar Sevinç Ormancı, kendi evini de aynı öğretiye göre düzenlemiş. Uygulama sonrasında şansının açıldığını, dünyanın önemli mimarlarıyla işbirliğine gittiğini, seminer teklifleri aldığını anlatıyor.
OWO’nun sanibi Fulya Eyilik, matematiksel çalışmalarla uygulanan ve Çin’de yüzyıllar içinde ispatlanan Feng Shui’nin yararını gördüğünü söylüyor. Eyilik’e göre bu öğretiyle düzenlenen mekanlarda enerji kaçakları ve blokajları önleniyor, kişiler kendilerini rahat bir ortamda buluyorlar.