eTA'nın 2017 hedefinde İzmir var

Güncelleme Tarihi:

eTAnın 2017 hedefinde İzmir var
Oluşturulma Tarihi: Mart 24, 2017 09:40

eTA'nın 2017 hedefinde İzmir var

Haberin Devamı

GELİŞTİRDİĞİ yazılımla KOBİ'ler ile küçük nakliyecileri internet ortamında bir araya getiren eTA'nın Genel Müdürü Hamdi Erçelik, 2017 yılında İzmir'e odaklanacaklarını söyledi. İnternet sitesinin yanı sıra geliştirdikleri mobil uygulama ile 69 bin kamyoncu ve 7 bin 500 farklı KOBİ'ye ulaştıklarını belirten Erçelik, 2017 yılında 23 milyon dolarlık ciro hedefli bir bütçe yaptıklarını açıkladı.

Borusan Holding'in kamyon ve TIR şoförleri ile KOBİ'leri dijital ortamda buluşturduğu Elektronik Taşımacılık Ağı (eTA) 2017'de İzmir ve çevresine odaklanacağı açıklandı. Ekonomi Muhabirleri Derneği İzmir Şubesi'nin konuğu olan eTA Genel Müdürü Hamdi Erçelik, bugüne kadar İstanbul çevresine odaklanan şirketin 2016 yılında iki kat büyüdüğünü, kuruluşundan bugüne 65 bin kamyoncu esnafı ve 7 bin 500'ü aşkın yük sahibi KOBİ'ye hizmet verdiklerini anlattı. Erçelik, "2017'den başlayarak kamyoncu esnafımız ve KOBİ'lerimiz nerede ise biz de orada olacağız. Halihazırda çıkışımızın yüzde 70'ini İstanbul, Kocaeli ve Tekirdağ oluşturuyor. Bu bölgedeki ağırlığımız devam edecek. Ancak önümüze koyduğumuz bölgesel büyüme hedefimiz doğrultusunda bu yıl İzmir başta olmak üzere Ankara, Adana, Mersin, Konya ve Kayseri'de daha aktif olacağız" dedi.

Büyük firmaların nakliye işlerinin süreklilik arz etmesi ve planlanabilir olmasının avantaj olduğunu, KOBİ'lerin ise ihtiyacının spontane geliştiğini ifade eden Erçelik, "KOBİ'lerden yüklerinin taşınmasıyla ilgili teklif bir gün öncesinde geliyor ve genelde 1 ya da 2 araç ihtiyacı oluyor. Büyük lojistik firmalarının bu ihtiyaca cevap verme yetkinliği yok. Türkiye'de 850 bin ruhsat alınmış kayıtlı araç var. 300 bin tanesi ticari faaliyet yapıyor. Bu araçların da çok önemli kısmı küçük filolardan oluşuyor. Bu esnafla görüştüğümüzde dertlerinin verimsizlik olduğunu söylediler. İki iş arasındaki boş kilometre onların en büyük sorunu ki, TÜİK istatistiklerine göre boş kilometre oranı yüzde 20. Yüklerini bıraktıklarında iş alternatiflerini görebilecekleri bir mecra olmadığını söylediler. eTA, bu ihtiyaç doğrultusunda KOBİ ve kamyoncuyu buluşturma fikriyle 2010 yılında ortaya çıktı. Böylece KOBİ'lerin nakliye ihtiyacını bildirdiği, kamyoncuların da sürekli iş bulabildiği bir mecra oluşturuldu" diye konuştu.

Y KUŞAĞI GENÇLER DE VAR

İlk başlarda akıllı telefonlar olmadığı için kısa mesajla haberleşebildiklerini söyleyen Erçelik, şöyle konuştu:

"Kamyoncuların çoğu akıllı telefon kullanmıyordu. KOBİ'lere internetle ulaşabiliyoruz. Kamyonculara kısa mesaj yollayalım, yerlerini GPS ile belirleyelim dedik. Altyapı için Turkcell ile anlaşıp cihaz geliştirdik. Sanayi 4.0'da makineler konuşacak diyorlar, biz 2013 yılında ilk uygulamaları yapıyorduk. Bir yükün olduğu yerin etrafına 10 kilometre çaplı bir çember oluşturduk. Bu alandaki kamyonculara mesajla işi ilettik. 2014 yılında 2.5 milyon dolarlık ciroya eriştik. Artık Y kuşağı gençler de bu sektörde çalışmaya başladı. Onlar dijital dünyayla daha ilgili."

2017'DE HEDEF 23 MİLYON DOLAR

Kısa mesaj okumada ya da işin kabulünde cevap yazmanın zor olduğunu, akıllı telefonların yaygınlaşmasının işlerini kolaylaştırdığını söyleyen Erçelik, "2014'ün sonunda akıllı telefon kullanımı yüzde 50'nin üzerine çıktı. Mobil aplikasyona geçirdik. Mobil uygulamayla 69 bin kamyoncuya ulaştık. 7 bin 500 farklı KOBİ'yi üye yaptık. 2015 itibariyle 5 milyon dolara çıktık. 2016'da Hazirana kadar kuvvetli büyüme gösterdik. 15 Temmuz ve sonrasındaki ekonomik dalgalanma bizi yavaşlatsa da 10 milyon dolarla bitirdik. 2017 yeniden bizim yılımız olsun dedik ve 23 milyon dolarlık ciro hedefli bir bütçe yaptık" diye konuştu.

"BAŞKA SEKTÖRLERDE BAŞARILI ÖRNEKLERİ VAR"

Dünyada başka sektörlerde de örnekler olduğunu, Uber uygulamasının bir taksisi bile olmadan kişi taşıma hizmeti sağlayarak 70 milyar dolar değere ulaştığını, modellerinin benzediğini tek farkın taşınan yükün farklı olduğunu anlatan Erçelik, "Bizim arzumuz Türkiye'de işi büyütüp yurt dışına açılıp bir Türk markasını dünyaya yaymak. Yazılımımız tamamen yerli. TÜBİTAK desteği ile yazdık. Kodumuz tamamen özgün. Birkaç paket programı entegre ettik ancak, harita destekleri, sipariş birimleri, mobil aplikasyon bizim tarafımızdan yapıldı" dedi.

ÖDEMENİN YÜZDE 70'İ PEŞİN

KOBİ'ler ve kamyoncular arasında bir konumda bulunduklarını belirten Erçelik, ödemelerin yüzde 70'ini peşin olarak yaptıklarını, kalan kısmı ise yükün teslimatından sonra ödendiğini aktardı. TIR veya kamyon sahibi olanların programa üye olabildiklerini, yakın zamanda kamyonet sahiplerinin de üye olabileceğini anlatan Erçelik, şöyle dedi:

"Bu araçlara sahipseniz ve kişi şirketi olarak fatura kesebiliyorsanız, ulaştırma bakanlığının zorunlu tuttuğu belgelere sahipseniz programa üye olabilirsiniz. Yük taşıtacak KOBİ'lerin vergi numarasına sahip olması yeterli. İnternet sitesindeki ön üyelik formunu doldurarak üye olunabilir. İki taraf için de muhatap biziz. Nakliyeci parayı bizden alıp faturayı bize kesiyor. KOBİ'ye faturayı biz kesiyoruz. Sigortayı biz yapıyoruz. Aradan komisyonumuzu alıp kenara çekilelim anlayışımız yok. Eğer nakliyeci ortadan kaybolursa kaybı bizim sigortamız karşılıyor ya da kamyon şoförünün hatası olmayan bir kazada yükte oluşan hasarı biz karşılıyoruz. Eğer şoförün kusuru varsa hasarın bir kısmını onlar ödüyor."

"MOBİL UYGULAMADA TEKLİF VERİYORLAR"

İşlerin mobil uygulamada teklif sistemi üzerinden yürüdüğünü anlatan Erçelik, teklifin fiyatla birlikte gittiğini, eğer fiyat uygunsa hemen kabul edilebileceği gibi, farklı bir fiyat önerilebileceğini söyledi. Eğer işi kabul eden olmazsa kamyoncuların geri yolladığı fiyat tekliflerinin değerlendirdiğini söyleyen Erçelik, "Eğer zaman kaybetmeyeyim bana yakın bir noktada derseniz hemen kabul edebilirsiniz. Ya da fiyat teklifinin değerlendirilmesini bekleyebilirsiniz" dedi.

Timur TARLIĞ / İZMİR, (DHA)

FOTOĞRAF

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!