Eşim ikinci çocuk istemiyor ben de ayrılmayı düşünüyorum

Sayın Güzin Abla, ben 50 yaşında bir erkeğim. Eskiden Saklambaç gazetesi vardı, Güzin Abla’yı orada okurduk. Şimdi o rahmetli olunca biz de size başvuruyoruz işte.
Eşim 42 yaşında, bir de kızımız var. Tek çocuklar ileride sorunlu oluyorlar, diye duyuyorum. İkinci çocuğumuz olmasını ise, eşim istemiyor.
Bense, bir baba olarak kızımın bir kardeşi olmasını, sorun yaşamamasını istiyorum. Ancak eşimle bu konuda anlaşamıyoruz. O “Yaşım geçti, doğum yapmak artık hem benim için hem de bebek için riskli” diyor. Gerçekten kaç yaşına kadar doğum yapabilir? Ben de şimdi ondan ayrılmayı düşünüyorum, bizi aydınlatırsanız bir yuvayı kurtarırsınız.

Rumuz: Soyum

Şimdi gelin de anlayın; hem çocuğunuzun sorunlu olmasını istemediğiniz için ona kardeş getirmeyi düşünüyorsunuz, hem de eşiniz çocuk istemediği için ayrılmaya kalkıyorsunuz. Bu nasıl bir mantık? Bağışlayın ama ben burada erkek dayatmasının bir örneğini görüyorum. O psikolojisini çok fazla düşündüğünüz kızınızın anne ve babasının ayrılması karşısında yaşayacağı travmaya ne demeli?
Evet, eşiniz halen anne olabilir. Birtakım testler sayesinde sağlıklı bir çocuk da dünyaya getirebilir. Ama bir kadın, anne olmak istemiyorsa, kendinde bir kez daha bu gücü bulamıyorsa, onu zorlayamazsınız.
Bir bebek dünyaya getirmek büyük bir sorumluluk biliyorsunuz. Hele bu zamanda. Ve bunu her ikiniz birlikte istemelisiniz. Sırf çocuk doğurmak istemiyor, diye de 42 yaşında ve kim bilir kaç yıllık eşinizi boşanmayı düşünmeniz bana hiç de mantıklı gelmedi. Bunun altında başka nedenler mi var acaba?

Eşimin ihanetini unutamıyorum

Almanya’dan yazıyorum size. Evliyim, iki çocuğum var. Eşim altı yıl önce beni aldattı. Şu anda mutluyuz, ama ben nedense bir türlü bu ihaneti unutamıyorum. Ne yapmam gerekir, bilmiyorum...
Rumuz: Kiraz

Kızım her zaman söylediğim bir şey var, ya ihanet karşısında affetmeyip ayrılacaksın ya da affetmeyi seçersen, o zaman da artık geriye dönüp bakmayacaksın.
Sürekli geçmişi hatırlamak, hele altı yıl öncesine uzanmak, insana mutsuzluktan başka bir şey getirmez. Madem şu anda eşinle aranız iyi, mutlusunuz, başka bir şey düşünme.