Erdoğan hisselerini 1.2 trilyona sattı

AKP Lideri Recep Tayyip Erdoğan’ın, başbakanlık görevinin yanı sıra Ülker Holding’in gıda ürünlerini dağıtan üç şirkette hisse sahibi olması, iki yıldır başını ağrıtan bir konuydu.

Gazetemizin ekonomi servisinden Nurten Erk, geçenlerde yazdığı iki ayrı haberle Erdoğan’ın Ülker ile yollarını ayırma kararı aldığını duyurmuştu.

Erdoğan’ın Ülker ile yollarını ayırması ticaretten tümüyle çekildiği anlamına mı geliyordu? Erdoğan’ın hissedar olduğu şirketlerin statüsü ne olacaktı?

Bu ve bunlara benzer soruları dün Başbakan’ın yakın bir danışmanına yönelttim. Başbakan ile görüşüp bana dönmeye çalışacağını söyledi.

Danışman, yaklaşık iki saat kadar sonra beni arayarak, ‘Sayın Başbakan’la konuştum. Kendileri bütün hisselerini satıp, ticaretten tümüyle çekildiklerini belirtti. Kendisinin talimatıyla ayrıntıları biraz sonra size aktaracağız’ dedi.

ÜÇ ŞİRKETTE KURUCU ORTAKTI

Aynı danışmanın, bir süre sonra Başbakan’ın muhasebecisinin verdiği teknik bilgileri de aktarmasıyla konuyu önemli ölçüde açıklığa kavuşturmuş olduk.

Ancak ayrıntılarına girmeden önce Erdoğan’ın ticari faaliyetlerinin envanterini kısaca hatırlatalım.

Başbakan, tümü de İstanbul’un Anadolu yakasında Ülker’in ürünlerini dağıtan üç ayrı anonim şirkette kurucu hissedar konumundaydı. Aynı şirketlerde kardeşi Mustafa Erdoğan ve eniştesi Ziya İlgen de hissedardı.

Şirketlerden birincisi Ülker’in bisküvi ve çikolata ürünlerini dağıtan Emniyet Gıda A.Ş. idi.

Ülker’in süt, yağ ve yoğurt ürünlerini dağıtan İhsan Gıda A.Ş. ise ikinci şirketti.

Bu iki şirket, Erdoğan’ın AKP’yi kurmasından çok önce faaliyete geçmişlerdi.

Erdoğan, Başbakan olduktan yaklaşık 9 ay sonra da sonra 2003 yılı aralık ayında da Yenidoğan Pazarlama A.Ş.’yi kurmuştu. Bu şirket, Ülker’in Cola Turka, Çamlıca gibi meşrubat ürünlerini dağıtıyordu.

AİLE SATIŞTAN 3 TRİLYON KAZANDI

Başbakan’ın danışmanının verdiği bilgiye göre, her üç şirkette de Başbakan, kardeşi ve eniştesinin toplam hisseleri yüzde 30’u aşmıyordu.

(Başlangıçta ilk iki şirkette aile payının yüzde 50’yi aşmasına karşılık, sonradan yapılan sermaye artırımlarındaki hisse satışlarında bu payın yüzde 30’lara düştüğü anlaşılıyor.)

Satış aşamasında Erdoğan’ın toplam hisseleri her üç şirkette de yüzde 12 dolayındaydı. Kalan yüzde 18 kardeş ve enişte arasında dağılıyordu.

2 Şubat tarihinde yapılan satış işlemi ile her üç şirketteki aile hisseleri Ülker’in Trabzon bayii Ahmet Günaydın’a geçti.

Ahmet Günaydın, Erdoğan ve ailesinin hisselerinin karşılığı olarak 3 milyon YTL (3 trilyon) ödedi.

Yüzde 12’lik hissesi karşılığında Erdoğan’ın payına 1.2 milyon YTL (1.2 trilyon, yani yaklaşık 900 bin dolar) düştü.

Erdoğan, satış işleminin sonuçlanmasından sonra bu değişikliklerin yansıdığı yeni bir mal beyanında bulundu. Yeni bildirimde, 1.2 milyon YTL’lik para girişi ‘banka ve menkul değerlere ait bilgiler’ faslında gösterildi.

BAŞBAKAN’IN DAVRANIŞI TAKDİR EDİLMELİ

Geride bıraktığımız iki yıl içinde Başbakan Erdoğan’ın ticari faaliyetlerini Ankara’dan köşemizde ısrarla gündemde tuttuk, bu konuda çok sayıda yazı kaleme aldık.

Bütün bu yazılarda, Başbakan’ın tacir sayılmasını gerektirecek ticari faaliyetlerde bulunmasının etik olmadığını vurguladık.

Başbakan Erdoğan’ın gecikmeli de olsa sonuçta bütün hisselerini elinden çıkartmış olması, kuşkusuz kamuoyundaki hassasiyetleri dikkate aldığını gösteriyor. Bu haliyle kendisinin bu davranışı takdir edilmelidir.

Başbakan’a düşen görev, şimdi AB süreci ile de uyumlu olarak bütün siyasilerin ticari faaliyetlerinin sona erdirilmesini öngören bir etik yasasını TBMM’den çıkartmak olmalıdır.

Kendisinin eli artık serbesttir. İş sahibi diğer milletvekillerinin de Başbakan’ın davranışını örnek almaları gerekir.
Yazarın Tüm Yazıları