Erdoğan: Ermenistan haksız işgale derhal son vermek zorundadır

Türk Kurultayı'na Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yanı sıra, KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, TİKA’dan sorumlu Devlet Bakanı Sait Yazıcıoğlu, Başbakanlık Dışilişkiler Danışmanı Egemen Bağış, Türk Cumhuriyetleri ile farklı ülkelerdeki Türk temsilcileri katıldı. Erdoğan kurultaya eşi Emine Erdoğan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ile birlikte katıldı.

Kurultayın katılımcıları arasında, MHP Milletvekili Tuğrul Türkeş ile kardeşi Umay Türkeş de vardı. Ayrıca, Irak Türkmen Cephesi Genel Başkanı Sadettin Ergeç ile Türkmen milletvekilleri, DP'de siyasete devam eden Prof.Dr. Enis Öksüz, Azerbaycan'ın Türkiye Büyükelçisi Zakir Haşimov ile çok sayıda eski ve yeni siyasiler de kurultayda hazır bulundu. Başbakan Erdoğan ile İlham Aliyev, kurultayın gerçekleştirildiği Gülistan Sarayı'nın büyük kongre salonuna birlikte girdiler.

Erdoğan ve Aliyev salona girişleri sırasında ayakta alkışlandılar. Kurultayın açılış konuşmalarının ardından, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’e, TÜDEV tarafından Orhun Anıtı heykelcikleri sunuldu. Resmi açılış töreninin ardından, Başbakan Erdoğan ile Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Türk Dünyası’nın Ergenekon’dan çıkışını temsil eden örste demir dövme geleneğini sembolik olarak yerine getirdi.

Gaspıralı’nın "dilde, işte, fikirde birlikö anlayışından yola çıkılarak düzenlenen ve Türk devlet ve toplulukları arasındaki dil birliğini hayata geçirmek amacıyla gerçekleştirilen 11. Türk Kurultayı, Azerbaycan’ın milli lideri Haydar Aliyev, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Atatürk, Ahmet Yesevi, Ertuğurul Gazi, Ali Şir Nevai ve Türk kurultaylarının önderi Başbuğ Alparslan Türkeş anısına saygı duruşu ile başladı.
Azerbaycan ve Türkiye’de kurultayın organizasyonunu üstlenen teşkilatların başkanları tarafından yapılan açılış konuşmalarında, kurultayın Türk dünyasının birlik ve dayanışmasının sağlanmasına yönelik katkıları dile getirildi. Bu yıl Türk Kurultayı'nın sadece Türkiye ayağını organize eden TÜDEV Başkanı Prof. Dr. Abdülhaluk Çay, 1993 yılından bu yana Türkiye'de yapılan kurultayın bu yıl ilk kez Azerbaycan’da gerçekleşmesinden duyduğu mutluluğu belirterek, “Bu Türk milliyetçileri ve Türk Dünyası için çok büyük bir müjdeydi. Şükranlarımızı sunuyorum” dedi.

Erdoğan’ın konuşması Azerbaycan televizyonu tarafından canlı olarak yayınlandı. Sözlerine, kurultayın başlamasına vesile olan Haydar Aliyev ile Alpaslan Türkeş'i rahmetle anarak başlayan Erdoğan, şöyle dedi:

“Haydar Aliyev’in Türkiye ve Azerbaycan arsındaki ‘tek millet iki devlet’ anlayışı bugün yeniden burada fiilen tecelli ediyor. Bu bizim için ayrı bir duygu vesilesi. Yine Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk’ün ‘Azerbaycan’ın kederi bizim kederimiz, sevinci bizim sevincimizdirö anlayışı dostluğumuza ve geleceğimize ışık tutmaktadır. Bunlar bizim bağlarımızı kuvvetlendirmektedir. Bizi birbirimize daha güçlü bağlarla bağlamaktadır.”

Konuşmasında Irak ve Ortadoğu'da yaşanan olumsuzluklardan da söz eden Başbakan Erdoğan buradaki gelişmelerin Türk dünyasını etkilediğini ve bu nedenle gelişmelerden ders çıkarılması gerektiğini kaydetti. Erdoğan, konuşmasında Ermenistan’ı sert bir dille eleştirirken, “Ermenistan’ın Karabağ'ı işgali hepimizin yüreğini yakmıştır” diyen Erdoğan, Avrupa’nın söz konusu işgale sessiz kalmasını da eleştirdi. Erdoğan, “Ermenistan evrensel değerlere ve temel insan haklarına uymayan bu haksız işgale derhal son vermek zorundadır. Türkiye bu konuda her zaman can kardeşi Azerbaycan’ın yanında olmuştur. Bundan böyle de yanında olacaktır” dedi.

Erdoğan, Irak'taki Türkmenler ile Kuzey Kıbrıs Türkleri'nin de benzer sorunlarla karşı karşıya olduğunu hatırlatarak, bir takım sözler vermelerine rağmen haklı davalarında onlara destek olmayan Avrupa’nın ‘samimiyet testinde' sınıfta kaldığını söyledi. Dayanışma çağının yaşandığını anlatan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, tüm bu zorlukların üstesinden gelmek için ‘daha sıkı bir işbirliği ve kuvvetli bir dayanışma içerisinde olunması gerektiğini' söyledi.

Konuşmasında dil birlikteliğinin önemine de değinen Erdoğan, bu kurultayda Türk dili konuşan ülkeler devlet başkanları zirvesinin daimi bir sekretaryasının oluşturulmasını talep ettiğini açıkladı. Başbakan Erdoğan, “Güzel dilimizi konuşan Türek dili devletlet topluluğu, hem uluslarası platformlarda halklarımızın çıkarlarını daha iyi korumamıza imkan verecek hem de barış ve istikrara katkıda bulunacaktır. Dil birlikteliğini sağlama yolunda yapılacak çalışmalara ağırlık vermeliyiz” dedi.

Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ise konuşmasında, Bakü’de toplanan bütün Türk dünyasının hep birlikte ve dayanışma içinde olmasını arzuladığını ifade etti.

ALİYEV: "TÜRKİYE BİZİM PAZARA AÇILAN YOLUMUZ"

Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Türk Dünyası'nın son yıllarda düzenlenen farklı etkinliklerle birlik ve dayanışmasını geliştirdiğini bildirirken “Her birimizin amacı aynı. Bizim birliğimiz güçlü olursa, her birimiz kendi sıkıntılarını aşacak güce de sahip olur” diye konuştu.
Azerbaycan'ın gücünün artmasını, Türkiye ile sürdürülen ekonomik işbirliğinin geliştirilmesine bağlayan Aliyev, Türkiye'nin Azerbaycan’a yaptığı yatırımların büyük önemi olduğunu dile getirdi. Aliyev, “Karşılıklı ticaret teşvik edilmeli. Kaynaklarımız birleştirilerek büyük güce dönüştürülmeli” dedi. Aliyev, Avrasya coğrafyasının çok zengin kaynakları olduğuna dikkat çekerek şunları kaydetti:

“Dünyanın en fazla petrol ve gaz üreten ülkeleri, bu coğrafyada buluşuyor. Dünya enerji pazarına bu kaynakları ithal edebiliriz. Burada, kardeş Türkiye’nin altyasından ve transit olanaklarından yararlanabiliriz. Bu siyasi olarak da avantaj sağlayacaktır. Bu nedenle başlatılan büyük projeler var. Enerji bağımsızlığı, aynı zamanda ülkelerin bağımsızlığı anlamına gelir. Bize bu imkanı, enerjimizin dünya pazarlarına çıkışını Türkiye sağladı. Tüm ülkeler bu imkandan yararlanmalı. Bu genişlemeli.”

Türkiye ve Azerbaycan’ın, Ermeni lobileri tarafından düzenlenen adaletsiz ve haksız ithamlarla karşı karşıya kaldığını ve bu iddalara karşı güçlü şekilde direnmeye çalıştığını anlatan İlham Aliyev, bu mücadelede Türk ve Azeri lobi temsilcilerinin önemli rolü olduğunu söyledi. Türk lobisinin tarihten gelen deneyimi olduğunu ancak Azeri lobisinin yeni faaliyete başladığını kaydeden Aliyev, şöyle dedi:

“Bizler de devlet olarak onları güçlendirmekle yükümlüyüz. Onların gücü bizim gücümüzdür. Bizler de dünya Ermenileri'nin bize karşı sürdürdüğü iddia ve düşmanca tavırlara direnmek için hazır olmalıyız. gelişmiş ülkelerin riyakar politikacılarının ithamlarına karşı direnmeliyiz. Adalet ve hak bizim tarafımızda.”

TALAT: AZERBAYCAN İLE AYNI ACIYI YAŞADIK

KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat da yaptığı konuşmada, Kıbrıslı Türkler'in ve Karabağ işgali nedeniyle zor günler yaşayan Azerbaycan’ın ortak acıyı paylaştığını belirterek şöyle konuştu:

“BM'nin aldığı kararlar nasıl Karabağ'da uygulanmıyorsa, Kıbrıs’ta da çözümü engelleyen Kıbrıs Rum tarafı muteber devlet olarak kalıyor. Bizim herhangi bir ülkeyle ilişki kurmamız Rum tarafının büyük girişimleriyle engellenmeye çalışılıyor. AB ülkelerinin de desteğini alarak, bizimle ilişki kuran dost ülkelere baskılar kuruyorlar. AB ile yapılacak anlaşmalar bahane edilerek baskı yapılıyor. Biz Kıbrıslı Türkler olarak büyük sıkıntıları göze alarak Annan Planı'na ‘evet' dedik. Biz bunu göze aldık. Ama biz bugün cezalandırılıyoruz.”

Türkiye’nin AB sürecini desteklediklerini bildiren Talat, “AB, Türkiye’ye kapılarını açtı ve bu süreç ilerliyor. Kıbrıs Rum tarafı da AB üyesi. Türkiye bu yolunda ilerlerken, kendilerine muhtaç olacağını sanıyorlar. Türkiye’nin önüne engeller çıkaracaklarını, bu engelleri aşmak için Türkiye’nin de Kıbrıs’taki Türkleri taviz vermeye zorlayabileceğini hayal ediyorlar. Türkiye’nin bize, Rumların isteklerini kabul etmemizi söylemesini hayal ediyorlar. Bunun bir hayal olduğunu herkes biliyor. Bunun olmayacak birşey olduğunu, yanlış hesap yaparak attıkları adımlardan biri olduğunu herkes biliyor” diye konuştu. Talat, Kıbrıslı Türklerin Türk Dünyası’nın desteğini bundan sonra da almaya devam edeceğine duyduğu inancı dile getirdi.

Türkmenistan Dışişleri Bakanı ile Kırgızistan Dışişleri Bakanı da kurultayda birer konuşma yaptılar.

Kurultayın ardından Başbakan Erdoğan ile Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, kurultayın ardından ikili görüşme için bir araya geldiler. Başbakan Erdoğan'ın kurultay ardından Türk Devlet ve Toplulukları Dostluk Kardeşlik ve İşbirliği Vakfı'nın geleneksel demir dövme merasimi ile ‘Orhun ve Yenisey Ödülleri Töreni'ne de katılması bekleniyor.