Erdal Sağlam: IMF'nin vereceği mesaj

Erdal SAĞLAM

Hazine Müsteşarı Selçuk Demiralp ile Dünya Bankası'yla sürdürülen görüşmeleri konuşuyoruz. Demiralp her şeyin iyi gittiğini belirtirken, Dünya Bankası heyetlerinin IMF heyeti gelene kadar Ankara'da olacağını söylüyor. Demiralp ile Dünya Bankası görüşmeleri hakkında yaptığımız konuşmayı bir sonraki yazıya bırakarak, IMF'le yapılacak görüşmelere gelmek istiyorum.

Demiralp'e, IMF'nin takılacağı muhtemel bir gösterge olup olmadığını sorduğumuzda, ‘‘Yok’’ yanıtını alıyoruz. Demiralp uygulamanın tabii ki gözden geçirileceğini belirtirken, ilk inceleme sonucunda IMF'den ‘‘Her şey programa uygun, iyi gidiyor’’ şeklinde bir mesaj beklediklerini söyledi.

Bütçe ve nakit gelişmelerinin planlanandan iyi gittiğini, faizlerin çok olumlu seyrettiğini, dış borçlanmada programın iki katına çıkılacağının anlaşıldığını kaydeden Demiralp, IMF'den bekledikleri mesaj konusunda ise şunları söyledi:

‘‘Biz şimdi iyi gidiyor dediğimizde, özellikle dünya piyasaları için çok fazla bir anlam ifade etmeyebiliyor. Ancak IMF aynı şeyi söylediğinde bu bütün dünyaya verilmiş, objektif bir mesaj niteliği taşıyor.’’

Gerçekten de IMF'nin vereceği mesaj, Türkiye'nin artan kredibilitesini olumlu yönde etkilemeye devam edecek. Sadece dış piyasalarda değil, iç piyasada da, yaratılan olumlu beklentileri körükleyecek.

Bizce, son günlerde rating puanını artırmasalar da, Moody's ve S and P'nin art arda Türkiye'nin iyi yolda olduğu, gelişmelerin olumlu seyrettiği açıklamalarının ardında da IMF'nin etkisi seziliyor.

İÇ VARLIK KORİDORU

Bankacılar bir süredir, eksi 1.200 olarak saptanan ve piyasaları en fazla etkileyen unsur olan net iç varlık limitinin doğru olup olmadığını tartışıyorlar. Daha doğrusu bu limit nedeniyle faizlerin, zorunlu olarak beklenenden daha fazla düştüğünü söylüyorlar.

Biz de bu soruyu dün CNN Türk'te yaptığımız söyleşide Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Süreyya Serdengeçti'ye sorduk. Serdengeçti, bu limitin özel olarak seçilmiş bir limit olmadığını, başlangıç tablosundaki rakam olduğunu belirterek, bunun ‘‘sterilizasyon yapılmayacağı’’ anlamına geldiğini söyledi. Eksi 1.200'ün bir tavan olduğunun altını çizen Serdengeçti, ‘‘Onun haricinde bir anlayış olarak bir koridor var. Bu koridor parasal tabanın yüzde 5'i kadar aşağı ya da yukarı, eksi 1.200'ün etrafında net iç varlıkların oluşmasını getiriyor. Bu bir performans kriteri değil, orada esnekliğimiz var ama bu bir anlayış’’ dedi.

Yüzde 5 esnekliğin günlük işlemlere yansıdığını hatırlattığımızda ise, ‘‘Yüzde beşin dışında da olabilir, olmaz diye bir şey yok’’ diyerek, bunun performans kriteri olmadığının altını çizdi.

Serdengeçti, bunun dışında bir şey söylemek istemezken, IMF'le yapılacak görüşmelerde programın bütününe ilişkin bir değişiklik beklenmemesi gerektiğini ancak uygulamaya ilişkin bazı rötuşların yapılabileceğini söylemekle yetindi.

Serdengeçti'nin bu sözlerini yorumlayan bankacılar ise Merkez Bankası'nın zaten bir süredir eksi 1.200 koridorunu esnek uygulamaya başladığını kaydederek, bu sözlerin, ‘‘IMF'le oturulup konuşulduktan sonra, eksi 1.200'ün alt ya da üstünde seyredilmesi için belirlenen yüzde 5'lik oranın büyütülebileceğini, dolayısıyla eksi 1.200 net iç varlık limitinin daha esnek hale getirilebileceği’’ anlamına gelebileceğini söylediler.

Bankacılar, eksi 1.200 rakamının uygulamada fazla olduğunun ortaya çıktığını belirtirken, bunun daha esnek hale getirilmesinin programın uygulaması için daha uygun olabileceğini, yapılacak değişikliğin para programının özüne aykırı olmayacağı için yerinde bir davranış olacağını söylüyorlar.