Ercan Kumcu: Zam yapana tehdit bakana yakışmaz

Ercan KUMCU
Haberin Devamı

Geçenlerde Hazine'den sorumlu Devlet Bakanı'nın söylediği bir cümle eski anılarımı hatırlamama neden oldu.

1986 yılının başında rahmetli Turgut Özal, kurların serbest piyasada yükseldiği bir dönemde gerekli ekonomik tedbirleri almaktan çekiniyordu. Önlem almak yerine, ‘‘dövize yatırım yapanın eli yanar’’ gibi demeçler vererek kurlar üzerindeki baskıyı azaltacağını sanıyordu. Sonunda, Türk Lirası yüzde 6 devalüe edilmişti.

1993 yılının sonunda kurlar yine hızlanmaya başlamıştı. Hazine borçlanma ihaleleri iptal ediliyordu. Piyasadan borçlanmak yerine, Hazine, Merkez Bankası'nı para basmaya zorluyordu. Piyasaya çıkan para, döviz talebini azdırıyor ve kurlar her gün hızlanarak artmaya devam ediyordu.

SORUN SİYASETÇİLERDE

Zamanın Başbakan'ı Tansu Çiller hastalığı tedavi edeceğine, ‘‘dövize yatırım yapanlar hüsrana uğrayacaklardır’’ gibi demeçler veriyordu. 1994 yılının başında Türk Lirası resmen yüzde 15'in üzerinde devalüe edildi. Kurlar daha da hızlanarak arttı. Cumhuriyet tarihimizin en büyük finansal krizi böylece başladı. Dövize yatırım yapanlar köşeyi döndüler.

1997 yılı ortasında kurulan 55. hükümetin ekonomiden sorumlu bakanı Güneş Taner, 1997 yılı sonunda kamu fiyatlarını artırarak yükselttiği enflasyonu 1998 yılında kamu fiyatlarına zam yapmayarak kontrol altına almaya çalıştı. Enflasyon istediği hızda düşmeyince de, özel sektörü ‘‘işbirliği yapmıyor’’ diye suçlamıştı.

Enflasyon kamu zamlarını düşük tutmakla inmediğinden, 1999 yılında kamu sektörü de gerekli zamları yapmaya başladı. Sonuçta, 1999 yılında kamu fiyat artışları yüzde 100'ü geçerken özel sektör zamları yine yüzde 50'lerde kaldı.

Geçenlerde bakan, ‘‘zam yapanın canı yanar’’ gibi bir demeç verdi. Ocak ayında özel sektörün çok zam yaptığından yakınan bakan, tehditvari bir tavırla enflasyonun yeteri hızda düşmemesinin sorumluluğunu özel sektörün üzerine yıktı.

ÇÖZÜM POLİTİKALARDA

Bu çeşit beyanlar siyasilerin ekonomik istikrar konusunda inandırıcılığını zayıflatıyor. Enflasyon olgusunun arkasındaki tek sorumlu devlettir. Enflasyonun indirilmesi konusunda tek sorumlu yine devlettir.

Devletin yapması gereken, fiyatların artmasına neden olan iktisadi şartları ortadan kaldırmaktır. Üretici, fiyatlarını artırdığında malını satamadığı zaman zam yapmaz. Sorun, üreticinin malını daha yüksek fiyata satabildiği bir iktisadi ortamın olmasıdır.

Söz konusu ortam 1 Ocak 2000 tarihinde değişmedi. Değişmediği için de, özel sektör fiyatlarını artırabiliyor. Bu çeşit demeçlerle hükümetin inandırıcılığı da zedelendiğinden, olumsuz ortamın devam etmesi mümkün olabiliyor.

Tehditle enflasyon düşmüyor. Tehdit, bir bakana hiç yakışmıyor.

Yazarın Tüm Yazıları