Ercan Kumcu: Denetim teknolojisi

Ercan KUMCU
Haberin Devamı

Bilgi teknolojisi geliştikçe finansal piyasalarda denetimin de işi zorlaşıyor. Çok kısa sürede yüz binlerce işlem yapılabiliyor. Teknolojiler gelişip hacimler artarken kötü niyetliler için fırsatlar doğuyor. Denetimin işlevi doğal olarak kötü niyetlileri yakalamak.

Denetimin önünde iki çeşit risk var. Birinci risk, suç sayılan bir işlemi görememek. Bir diğeri de, suç olmayan bir işlemi suç olarak tespit etmek. Sermaye piyasalarının geliştiği ülkelerde her iki çeşit risk, denetimciler için çeşitli sorunlar yaratıyor.

Sermaye piyasalarında görülen en yaygın suçlardan biri insider trading (içeriden bilgi alarak kazanç sağlamak). Bir başka ifadeyle, insider trading, oyunculardan birinin ya da bir grubun piyasalarda dengeleri değiştirebilecek bir bilgiyi herkesten önce elde etmeleri ve bu şekilde kendilerine bir avantaj sağlamaları diye özetlenebilir.

BİLGİNİN ÇEŞİDİ

Uluslararası Para Fonu heyetinin Türkiye yetkilileri ile ekonomi politikası alternatifleri üzerinde yaptıkları müzakerelerden sızan bilgiler insider trading sayılabilir mi? Müzakereler sonucunda alınan bir karar dışarı sızmışsa ve birtakım kişiler bu karar yürürlüğe girmeden öğrenip piyasada pozisyon almışsa, bu ‘‘insider trading’’dir.

Buna karşılık, yapılan müzakerelerde gündeme gelen konuların ne olduğu dışarı sızabilir. O bilgileri elde eden insanlar piyasada pozisyon alabilirler. Fakat bu insider trading sayılamaz. Sayılırsa, her işlemi insider trading kapsamına almak çok kolay olacaktır.

Konunun iki boyutu var. Birincisi, ne çeşit bilgilerin insider trading'in dayanağı olduğudur. İkinci boyut ise insider trading'in dayanağı olan bilgilerin piyasadaki birtakım oyuncular tarafından kullanılıp kullanılmadığıdır.

Birinci boyutu tespit etmek fazla zor değildir. Fakat ikinci boyutu tespit etmek oldukça zor bir iştir. Bir yatırımcının diğer yatırımcılardan farklı ve gerçek bilgilere sahip olduğundan dolayı piyasada belirli bir pozisyon aldığını tespit etmek söylendiği kadar kolay değildir.

Gelişmiş ülkelerde bu konuda çeşitli metotlar geliştirilmiş ve halen de geliştirilmektedir. Insider trading suçunun tespiti, piyasadaki işlemlere çıplak gözle bakarak yapılacak bir iş de değildir. Konu son derece matematiksel ve karmaşık istatistik teorisinin alanına girmektedir.

BİLİMSELLİK

Bu konulara çıplak gözle yaklaşmak denetim yapanlar için de, yorum yapanlar için de söz ettiğimiz iki riski beraberinde getirir. Çoğu zaman da, ortada fol yok yumurta yokken piyasalardaki bazı oyuncuları lekelemek çok kolay olmaktadır.

Bu risklerden kaçınabilmek için uygulanan denetim teknolojisini kullanabileceğimiz bilgi teknolojisinin düzeyine çıkartmak gerekmektedir. Bu konuları denetleyen kurum ve kişiler, ileri derecede istatistik bilgisine sahip olmalıdır. Yeterli işletim ve yazılım donanımına sahip olmaları ise şarttır.

Piyasadaki işlemleri káğıt üzerinde incelemekle insider trading'in tespit edilebilmesi mümkün değildir. Mümkün oluyorsa, insider trading'e bulaşanlar bu işi zaten bilmiyorlar demektir.

NOT: Dünkü yazımdaki enflasyon muhasebesi uygulanmamasının sermayeyi vergilendirdiği konusundaki örnek yanlış. Altın ticareti olduğu takdirde örnek doğru olacaktı. Örnek dövizle olsaydı da doğru olacaktı. Konuyu dikkatime getiren Sayın Şükrü Kızılot'a teşekkür ederim.



Yazarın Tüm Yazıları