Enis Berberoğlu: Kosova'dan Kuzey Irak'a

Enis BERBEROĞLU
Haberin Devamı

Türkiye'nin Kosova harekátı için hava üslerini NATO'ya açması, ittifak üyesi sıfatıyla üstlendiği sorumluluğun çok ötesinde anlam taşıyor...

Çünkü Türkiye'nin -ve yeni üye Macaristan'ın- ABD çizgisine verdiği destek, NATO'da Washington aleyhine dönen güç terazisini dengeledi...

Sırbistan'ı gerekirse kara harekátı ile yola getirmeyi amaçlayan ABD ve NATO içindeki az sayıda müttefikinin karşısındaki kefede kimler var, hatırlayın: Hava operasyonuna daha ilk günden itibaren ısrarla muhalefet eden Atina. Sosyal Demokrat-Yeşil koalisyonu çatlama aşamasına gelen Almanya. Arnavut göçmen akınına uğramaktan korkan İtalya...

* * *

Rusya'nın yeni bir siyasi kaosa sürüklenmekte olduğu açık... ABD'nin gönlünde yatan Yeni Dünya Düzeni'ni Balkanlar'a ihraç girişiminin önündeki engel artık Rusya değil, Avrupalı müttefikleri...

Ve unutmayın ki, eğer Kosova operasyonu da, Irak'ta olduğu gibi yılan hikáyesine dönerse... ABD'de yönetimde bulunan Demokratlar'ın yaklaşan başkanlık seçimi öncesinde işi zordur.

O yüzden Türkiye'nin üs desteğinin ABD'nin askeri planlarına katkısını iyi anlamak gereklidir:

1) Türkiye'deki üslerin devreye girmesi ile bugüne kadar hep aynı yönden hava akınına alışan Sırbistan savunma sistemleri bunalacak.

2) Daha önemlisi sorti sayısı artacak, Sırbistan gün boyu vurulacak.

* * *

Kosova özelinde aralarındaki ittifakı teyit eden ABD ve Türkiye'nin Kuzey Irak politikasında fark var mı? Anladığımız kadarıyla Ankara'yı önümüzdeki dönemde uğraştıracak soru budur... Çünkü ABD'nin 1994'ten bu yana Ortadoğu'ya Ankara-Tel Aviv penceresinden yaklaştığı bellidir... Ancak ABD'nin Kosova operasyonu sırasında Irak'ı kontrol altında tutmak amacıyla İran'a yanaşması kafa karıştırıyor.

Çünkü Ankara ve Tel Aviv'in Kuzey Irak uzlaşması ortadadır. Irak'ın toprak bütünlüğünün korunması yönünde, dolayısıyla bağımsız Kürt devletinin kurulmasına karşı ortak tavır bu ittifakın Türkiye açısından en önemli gerekçesidir. Oysa İran'ın, Irak'ı parçalayarak ülkenin güneyinde ve himayesinde kurulacak bir Şii devletinin planlarını yaptığı bellidir. Irak'ın kuzeyindeki bağımsız Kürt devletinin yine İran nüfuz sahasında kalacağı açıktır.

Türkiye'nin Kosova ve Kuzey Irak'ı -en azından müttefikleri tarafından- aynı eksende gördüğü unutulmamalıdır.

MHP Fazilet değildir

Seçimin tartışmasız iki galibinden MHP'nin hükümet dışında kalmasının sonuçlarını iyi düşünmek lazım... Bu yaklaşım eğer 1995 seçimlerinden sonra sahnelenen ‘‘Sistem karşıtı partilerin iktidar şansı yoktur’’ senaryosunun devamı olarak algılanırsa siyasi tansiyon yükselir. Ayrıca siyaset mühendislerinin anlaması gereken, MHP'nin asla Fazilet'i kapattıran yanlışlara düşmeyeceğidir.

Eğer yeni hükümet MHP'siz kurulursa bilin ki, bir sonraki Milliyetçi Cephe iktidarı olacaktır... Çünkü merkez sağın iki çürük ve siyaseten bitik partisinin DSP'nin tavizsiz türban ve laiklik politikasını taşıyacak mecali yoktur... En kısa zamanda MHP'nin safına geçmeleri sürpriz olmaz.



Yazarın Tüm Yazıları