Enayi olmayı nasıl unuttum?..

DAHA vergi zamanı gelmeden yatıracağım vergiyi bir káğıda yazar, onu yuvarlak içine alır, yanına ‘‘Önemli’’, ‘‘Unutma’’, ‘‘Dikkat edilecek nokta...’’ gibi notlar düşer, en gözükür bir yere asarım.

Zaten sonra káğıt kaybolur.

Hatırlamam gereken şeyleri hatırlamam için ise (Ok, ünlem, yıldız, ağaç, tavşan resmi gibi) çeşitli işaretler koyarım.

Avucumun içine ‘‘Unutma’’ yazdığım da olur.

Ancak sonradan unutmamam gerektiğini unutmam da, neyi unutmamam gerektiğini unuturum.

*

Ama enayi olmayı unutacağım ise hiç aklıma gelmemişti.

Doğrusunu isterseniz evde ve ofiste herkese ‘‘Unutmamam gereken şeyi hatırlayan var mı?’’ diye sormadım değil.

Çünkü bir küçük káğıtta ‘‘Dikkat edilecek nokta’’ yazılıydı ve yanında ok işaretleri ile bir hıyar resmi vardı.

Ve bir de çarpı işareti ile ‘‘4’’ rakamı.

Her tarafı aradık, o asıl not káğıdı yok.

Evdekiler, ‘‘Hatırlaman gereken şeyi biraz hatırlasan’’ dediler, ben de ‘‘Hatırlamam gerektiğini hatırlıyorum da, neyi hatırlamam gerektiğini hatırlamıyorum’’ dedim.

*

Oysa anlamam gerekliydi:

4 çarpı hıyar...

Bu vergi işi...

Nitekim önceki gün itibarıyla baktığımda arabamın bir normal ile bir ek vergisini ödediğimi, bir normal ile bir ek vergisini ise yatırmadığımı anladım.

Dün ise hemen hemen tüm gazetelerde ‘‘yatıranların enayi oldukları’’ yazılıydı.

O zaman ben enayi olmayı unuttum sayılır.

Unutmasaydım, oluyordum.

*

Siz ne yaptınız bilemem.

Bildiğim; ulus olmanın yolu paylaşımdır. Bunun en etkili aracıdır vergiler. Biz vatandaşlar vergi vererek bir ulusun parçaları oluruz.

Ama bakın bizi ne hale getirdiler.

İyi vatandaş olmanın ‘‘enayilik’’ sayıldığı... Ulus olma bilincinin devlet eliyle yıkıldığı... Bir kutsal paylaşımın utanca dönüştüğü noktadayız.

Yıktıkları, yok ettikleri şeyin farkında bile değiller.

Ve ben vergimi yatırmayarak ‘‘nasıl enayi olmaktan kurtulduğumu’’ oturup yazabiliyorum...
Yazarın Tüm Yazıları