Emin Çölaşan: İşte Fransız yasası

Emin ÇÖLAŞAN
Haberin Devamı

TÜRKİYE'de birileri tutturdular ‘‘İlle de 312. maddeyi kaldıralım. Olmazsa değiştirelim’’...

ANAP'ın düşmesi doğaldır da, ne acıdır ki bu oyuna DSP bile düşüyor.

Ecevit düşüyor, Ecevit!

Bütün amaç, Hocaefendi'yi kurtarmak. Saklasalar da, gizleseler de böyle. Devletin elinden bütün yasal savunma silahları zaten alınmış durumda. Özal döneminde 163. madde kaldırılırken dinci kesimle birlikte bizim sosyetik enteller de, ellerinde kadehlerle alkış tutmuştu.

Şimdi sıra geldi 312. maddeye. Onu da kaldırdınız mı, ya da işinize gelen biçimde değiştirmeyi başardınız mı, iş tamamdır.

Şimdi dikkat edelim, birileri de şöyle diyor:

‘‘Aman efendim, bu maddeyi kaldıralım diyen yok. Ama değiştirelim.’’

Fakat hiçbirinden şöyle değiştirelim, şunu çıkarıp bunu ekleyelim falan gibi somut bir öneri gelmiyor. Zaten gelemez; çünkü aksi takdirde vakvaklar önceden ürkütülmüş olur, kamuoyunda tepkiler oluşur.

Onu da, Meclis'te atacakları son dakika gollerine bırakıyorlar.

İzleyin. DSP, ANAP ve DYP'nin, Fazilet'le nasıl işbirliğine girdiğini o gün göreceksiniz. İnşallah iş işten geçmemiş olur.

*Ê*Ê*

Türk Ceza Yasası'nın 312. maddesini kendi kafalarındaki tek yönlü ‘‘Demokrasi, insan hakları, ifade özgürlüğü’’ gibi kavramlara aykırı (!) bulan din sömürücüleri ve bölücüler, aslında pek çok şeyi bilmezden geliyor. Dün metnini burada verdiğim bu 312. maddenin benzerleri sadece bizde değil, pek çok demokratik ülkenin yasalarında var.

Her sözcüğü aynı olmasa bile, benzerleri var.

Şimdi size Fransız Basın Yasası'nın 23. ve 24. maddelerini biraz özetleyerek veriyorum. Hemen belirteyim, bu maddelerin tercümesini en büyük üniversitelerimizin birindeki öğretim üyesi hukukçular yaptı. Yani çeviri tamamen doğrudur.

İşte ‘‘Suç ve kabahate tahrik’’ başlıklı o maddeler:

‘‘Madde 23: Kamuya açık yer ve bölgelerde yüksek sesle yapılan konuşma, söz ve tehditlerle, yazı, desen, gravür, resim, amblem ve görüntülerle, ya da kamuya açık yer ve bölgelerde satılan, dağıtılan, satışa sunulan, sergilenen diğer bütün yazı, söz, görüntü araçlarıyla gerek kamunun dikkatine sunulan ilan ve afişlerle, gerekse bütün görsel-işitsel iletişim araçlarıyla suç ve kabahat niteliğindeki bir eylemi işlemeye doğrudan doğruya tahrik edenler, bu tahrik etkisini meydana getirmişse, eylemin ortağı olarak cezalandırılırlar.’’

Madde 24: ‘‘Önceki maddede açıklanan araçlardan biriyle aşağıda gösterilen suçlardan birini işlemeye doğrudan tahrik edenler, bu tahrik etkisini göstermemişse 5 yıl hapis ve 300 bin Frank para cezasıyla cezalandırılırlar...

Savaş suçlarını, insanlığa karşı suçları veya düşmanla işbirliği suçlarını övenler de aynı cezaya çarptırılır.

Terör eylemlerini aynı araçlarla doğrudan tahrik edenler veya bu eylemleri övenler, 1. fıkrada gösterilen cezalar ile cezalandırılır.’’

Dikkat ediniz, burada o suçları işleyenlerden değil, övenlerden ve tahrik edenlerden söz ediliyor!

Yani bizimkilerin deyimiyle ifade özgürlüğü ve fikir suçu!

Fransız Basın Yasası'nın 24. maddesi devam ediyor:

‘‘Kamuya açık yer ve bölgelerde yüksek sesle söylenen her türlü ayaklandırıcı ses ve şarkılar suçu, 10 günden bir aya kadar hapis veya...

23. maddede açıklanan araçlardan biriyle belli bir kavim, ulus, ırk veya dine mensup olmaktan veya olmamaktan veya kökeninden dolayı bir kişiye ya da kişi grubuna karşı ayrımcılığa, düşmanlığa veya şiddete tahrik edenler bir yıl hapis ve 300 bin Frank para cezasıyla, ya da bu iki cezadan biriyle cezalandırılırlar.’’

Maddelerin ve öngörülen hapis cezalarının bizim 312. madde ile benzerliğine dikkat ettiniz mi?

Bu maddelerde diğer Fransız yasalarına da atıfta bulunuluyor. Ancak o teknik konulara hiç girmedim ve onları metinde kullanmadım.

*Ê*Ê*

Fransa, bir Avrupa Birliği üyesi. Diğer AB ülkelerinin yasalarında da benzer cezalar var. Halkı düşmanlığa tahrik, suça teşvik, insanlar arasında ayrımcılık yapmak, dünyanın her yerinde suç.

Her devlet, demokrasiyi ancak böyle koruyabilir. Aksi halde savunmasız kalır, biter gider.

Bırakın diğer ülkeleri bir yana, Almanya, İngiltere, İsviçre, Belçika, İsveç, İtalya, Yunanistan gibi aklınıza gelen her Avrupa ülkesinin yasalarında benzer maddeler var...

Ki o ülkelerin hiçbirinde din tüccarlığı yok, terör yok, bölücülük yok, rejimi yıkmak için çaba harcayanlar yok.

Onların hiçbiri PKK belası yaşamamış, terör olaylarında 40 bin'e yakın insanını, terörle mücadelede 100 milyar dolarını yitirmemiş.

Onların komşuları İran, Suriye, Irak gibi terör ihraç eden, despotlukla yönetilen ülkeler değil.

Haydi Bülent Bey, Mesut Bey, Tansu Hanım, Hikmet Sami Bey, verin el ele Necmettin Hocaefendi ve ekibiyle, Apo ve ekibiyle ve kaldırın şu 312. maddeyi! Adamlar o kadar yaygara koparıyor, onların hatırını kırmayın.

Olmazsa değiştirin, o yöntemle yok edin!

Haydi haydi, buyurun.

Yazarın Tüm Yazıları